WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Parselde kayıtlı bulunan taşınmaza istinaden 28.02.2014 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunmuş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiş, bu karar 04.4.2014 tarihinde temyiz edilmiştir. İhale tarihi 30.4.2014 olup, bu durumda satışın durdurulması gerekirken ihalenin yapılmış olması İİK'nun 364/3. maddesine aykırı bulunmaktadır. O halde, mahkemece, yukarıda anılan yasa maddesine istinaden ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsuz haciz yolu ile takibe karşı borçlunun, icra mahkemesine başvurusunda, meskeniyet iddiası ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece, şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar....

      Somut olayda borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazında 02.12.2015 tarihinde kıymet takdirine yönelik keşif yapılmış olup, kıymet takdir tutanağında "borçlu ... hazır, bilgi verildi, anladım dedi, işleme geçildi" ibaresi yazılı ise de, tutanakta borçlunun imzası olmadığı gibi imzadan imtina ettiğine dair bir kayıt da mevcut değildir. Asıl olan borçlunun öğrendiğini bildirdiği tarih olup bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile isbatlanabilir. Bu durumda borçlunun taşınmazına konan haczi şikayet dilekçesinde beyan ettiği tarihte öğrendiğinin kabulü gerekir. Borçlu tarafından öğrenme tarihine (25.02.2016) göre 7 günlük yasal süre içinde icra mahkemesine meskeniyet şikayetinde bulunulduğuna göre mahkemece başvurunun esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken istemin süre aşımı nedeniyle reddi isabetsizdir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçluların meskeniyet şikayetiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece davanın takip edilmemesi sebebiyle açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 18/3. maddesi; “Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder; duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir” hükmünü içermektedir....

          Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın tapu kaydına 02.09.2013 tarihinde haciz şerhi işlendiği, mahcuz taşınmaza ilişkin örnek 22 davet kağıdığının borçluya 01.10.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun bu tarihte haczi öğrendiği halde 7 günlük şikayet süresinden sonra meskeniyet şikayetini 30.12.2013 tarihinde yaptığı görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, şikayetin süresinde yapılmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken; yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsiz ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...

            Diğer taraftan, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde, takibin tarafı olmayan 3. kişinin, şikayete konu taşınmaz üzerinde ipoteği bulunmasından dolayı yargılamaya dahil edilmesi doğru olmadığı gibi lehine vekalet ücreti hükmedilmesi de isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlunun sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, meskeniyet şikayetinin yasal süre aşımından reddine ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bu durumda, şikayetçi vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Şikayetçi vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                Somut olayda meskeniyet şikayetine konu taşınmazın değeri 43.472.600.000 TL, borçlunun haline uygun evi alabileceği miktar ise 25.000.000.000 TL olarak belirlendiğine göre Mahkeme mahcuzun satılarak borçlunun haline münasip ev alması için gerekli olan 25.000.000.000 TL nin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken  yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  İlçesi ... 2 Parsel sayılı taşınmazda adına kayıtlı meskeni bulunduğunu, ayrıca bunların dışında davacının başkaca taşınmazının olup olmadığının tespitini talep ettiklerini, davacı adına kayıtlı başkaca mesken ve taşınmazları bulunduğundan açılan davanın Yargıtay içtihatları dikkate alınarak reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca Yargıtay içtihatları gereğince meskeniyet itirazında bulunan taşınmaz için daha önceden ipatek verilmesi halinde meskeniyet itirazının dinlenmeyeceği ve meskeniyet itirazının reddine karar verileceğinin vurgulandığını, dava konusu taşınmazın tapu kayıtları incelendiğinde dava konusu taşınmaz üzerinde daha önceden ipotek tesis edildiğini, davacı tarafın Mart/2018 tarihi itibariyle Kuruma olan borcunun 536.000 TL civarında olduğunu, davacı tarafın bu borçtan kurtulmak amacıyla haksız ve kötüniyetli olarak meskeniyet itirazında bulunduğunu, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, meskeniyet iddiasının tespiti isteğine ilişkin olup, temyiz incelemesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14.maddesi gereğince 2.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 2.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu