Ara Sok. 4/13 adresinde bulunan taşınmaza haciz konulduğu, davacı borçlu tarafından maaşının tamamına haciz konulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu ayrıca meskeniyet iddiasına ilişkin huzurdaki davanın 05/09/2018 tarihinde açıldığı, maaşının tamamının nafakaya kesilmesine ilişkin itirazda bulunmuş olsa da nafaka alacaklarında belirtilen oranın İcra Müdürlüğü'nün taktirinde olduğu, İcra Müdürlüğü'nce tamamına ilişkin kesinti yapıldığı anlaşıldığından, davacının maaşı üzerindeki haciz oranının azaltılması talebinin reddine, Gaziosmanpaşa Mah. 1924 ada 2 parselde bulunan 13 nolu bağımsız bölüme ilişkin olarak alınan bilirkişi raporu dikkate alınarak Meskeniyet şikayeti açısından; davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile haczedilen meskeniyet iddiasına konu taşınmazın değerinin 414.400- TL olduğunun tespitine, borçlunun haline münasip evi alabileceği miktarın ise 270.000- TL olduğu anlaşıldığından şikayete konu taşınmazın satılarak şikayetçi borçlunun haline münasip ev alması için gerekli olan...
Alacaklı istinaf dilekçesinde özetle; meskeniyet şikayetine konu taşınmazın, davacının suç işleyerek zimmetine geçirdiği para ile alındığını, borcun kaynağı evin bedelinden kaynaklandığından İİK m. 82/2 hükmü gereğince istisna kapsamında olduğunu, davacının, davaya konu meskende sadece eşi ve bir kızı ile yaşadığını, dava konusu taşınmaz dışında davacı adına kayıtlı iki adet daha taşınmazı olduğunu, dosyada alınan bilirkişi raporunda da görüldüğü üzere davaya konu mesken, haline münasip ev statüsünde olmadığını, bu nedenlerle İİK m. 82/2 hükmü gereğince şikayete konu taşınmazın meskeniyet şikayetine konu edilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle meskeniyet şikayetinin reddi gerekmekte iken şikayete konu taşınmazın satışına karar verilerek satış bedelinden haline münasip evin temini için gereken tutar düşüldükten sonra kalan paranın alacaklıya ödenmesine dair kararın kaldırılarak meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, meskeniyet...
Ayrıca şikayetçi borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için şikayete konu meskende oturması zorunlu değildir. Şikayete konu meskenin kiraya verilmiş olması meskeniyet şikayetinde bulunulmasına engel teşkil etmez. Yine, taşınmazın bulunduğu yerin 2863 sayılı yasa gereği korunması gerekli kültür varlığı olması da meskeniyet şikayetinde bulunmaya engel teşkil etmez. Mahkemesince de belirtildiği üzere; davacının haczedilen meskeni dışında başka meskeninin bulunmadığı, davacının eşi ve iki çocuğu ile ikamet ettiği, mahkemece aldırılan bilirkişi raporuna göre taşınmazın değerinin 628.906,00 TL olduğu, davacı borçlunun ekonomik ve sosyal durumuna göre haline münasip yaşanabilir bir meskenin piyasa değerinin 255.000,00 TL olduğu belirlenmiştir....
Borçlu İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvurusunda, İcra Müdürlük işleminin iptalini talep ettiği, Mahkemece borçlunun ipotek konulmasına muvafakat etmekle meskeniyet şikayetinden feragat etmiş olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir . İİK'nun 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir "haciz işlemi" de mevcut değildir. Genel kredi sözleşmesinden doğacak borç için verilen ipotekli takipte meskeniyet şikayeti dinlenilemez Bu durumda Mahkeme'nin şikayetin reddine dair kararı gerekçe itibariyle yerinde değil ise de, açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan onanması gerekmiştir....
Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasında bu sebeple hukuki menfaati yoktur. O halde mahkemece meskeniyet şikayetinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekirken kabulü isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu taşınmaz üzerinde,... lehine tescil edilmiş 09.05.1994 tarih ve 4164 yevmiye no'lu ipotek şerhinin bulunduğu, bu ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet iddiası Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu vekili, İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; müvekkili aleyhine yürütülen takipte haczedilen taşınmaz ile ilgili olarak İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi kapsamında meskeniyet şikayetinde bulunmuş, Mahkemece şikayetin kısmen kabulü ile taşınmazın satışının yapılması halinde satış bedelinden öncelikle davacının haline münasip bir ev alması için bilirkişi raporunda belirtilen 150.000 TL'nin borçluya ödenmesine, geri kalan bedel üzerinden alacaklı açısından takibin devamına karar verilmesi üzerine hüküm alacaklı...
un ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulundukları, mahkemece dosyalar arasında irtibat bulunduğundan birleştirilmesine karar verildiği ve yapılan yargılama sonunda meskeniyet şikayetinin kabulüne davacının payına düşen kısmının satışından 150.000,00 TL'sinin mesken alımı icin davacıya verilmesine karar verildiği görülmektedir. Asıl dava ve bu dava dosyası ile birleşen dosyada şikayetçiler meskeniyet şikayetinde bulunarak taşınmazları üzerine konan hacizlerin kaldırılmasını talep etmişlerdir. 6100 Sayılı HMK.nun l66.maddesine göre ayrı ayrı açılmış davaların aralarında bağlantı bulunmaları halinde birleştirilerek bakılabilmeleri mümkündür. Ancak, birleştirme kararı, taraflar arasındaki uyuşmazlığı esastan çözümleyen bir karar değildir. Bu karar, sadece birleştirilen davaların yargılama safhalarının müşterek cereyan etmesi sonucunu doğurup, her dava, ayrı ayrı hükme bağlanmalıdır. Davaların birbirlerinin içerisinde erimesi, tek bir davaya dönüşmesi gibi bir durum söz konusu değildir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nce itirazın iptali davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verildiği, borçlu vekilinin 13.04.2015 ve 17.02.2016 tarihlerinde ihtiyati hacze itiraz ettiği, mahkemece, bu nedenle hacizden haberdar olduğu gerekçesiyle meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmişse de, borçlu vekilinin ihtiyati tedbir kararına itiraz etmesi, müvekkilinin evine konulan hacizden de haberdar olduğu sonucunu doğurmaz. Borçluya, hacze ilişkin 103 davetiyesinin tebliğ edilmediği, borçlunun, icra dosyasında herhangi bir işlem de yapmadığı görülmektedir. Borçlunun, daha önce herhangi bir nedenle haczi öğrendiği de ispatlanamadığına göre, beyan ettiği gibi kıymet takdiri raporunun tebliğ edildiği tarihe göre yapmış olduğu meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü gerekir....
Zira, zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyct iddiasında bulunmasını engeller. Somut olayda; şikayete konu taşınmaz üzerinde, ... Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi lehine 21.01.2010 tarihli 832 yevmiye numarası ile ipotek kurulduğu, söz konusu ipoteğin, ... A.Ş. aracılığıyla kooperatife üye esnaflara kooperatifçe kullandırılan kredi sözleşmesi gereğince kooperatif lehine kurulan ipotek olduğu görülmüş olup, ipoteğin zorunlu ipoteklerden olması ve sosyal amaçlı kredinin teminatını teşkil etmesi karşısında, borçlunun, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunmasında herhangi bir engel bulunmamaktadır....