Somut olayda: dava dilekçesinde meskeniyet şikayeti ile birlikte ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, 103 davetiyesi gönderilmediğine ilişkin iddialar ileri sürülmüştür. Mahkemece, davacının usulsüz tebliğ şikayeti hakkında HMK'nın 297/2.maddesine aykırı olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle, esasa ilişkin inceleme yapılmaksızın davacıların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 bendi gereğince kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına, Mahkemece öncelikle davacıların usulsüz tebliğ şikayeti değerlendirildikten sonra, geçerli bir haciz olup olmadığı da değerlendirilmek suretiyle davacıların meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine oy çokluğu ile karar vermek gerekmiştir....
İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda, dava konusu taşınmaza 12/10/2016 tarihinde haciz konulduğu, alacaklı vekilinin 20/07/2017 tarihinde satış talebinde bulunarak aynı tarihte 4.000,00 TL satış avansını dosyaya yatırdığı, dolayısıyla haczin ayakta olduğu anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğünün 2018/11525 esas sayılı dosyasında alacaklı tarafça borçlu hakkında genel haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleşmesi üzerine borçluya ait taşınmazların tapu kaydı üzerine haciz konulduğu, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurarak haczedilen İzmir ili, Konak ilçesi, Köprü Mah. 814 ada, 1 parsel, giriş zemin kat 3 nolu bağımsız bölümün davacının haline münasip evi olduğu, ayrıca haczedilen diğer taşınmazın dosya borcunu karşıladığı, taşınmaz üzerine konulan haczin taşkın haciz niteliğinde olduğunu belirterek, meskeniyet iddiası ve taşkın haciz iddiasında bulunduğu, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile, taşınmazın satışının 235.000,00 TL 'den aşağı olmamak üzere yapılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği görülmüştür Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, takibin iptali istemiyle İzmir 10....
İlk derece mahkemesi kararında da açıklandığı gibi dava konusu İstanbul ili Sancaktepe ilçesi, Samandıra Mah. 7570 ada, 17 parsel B Blok K:1 No:3 deki taşınmaza haciz konulduğu, Tapu Müdürlüğüne taşınmazın tapu kaydına haciz şerhi konulmasına yönelik 03/09/2021 tarihli müzekkerenin aynı tarihte şikayetçi borçlu tarafından Uyap vatandaş portal uygulamasından okunduğu, taşınmazın 03/09/2021 tarihinde tapu kaydına haciz şerhinin işlendiği, borçlu tarafından haciz şerhi işlenmiş takbis takyidat raporunun da 16/09/2021 tarihinde uyap ortamından açılarak görüldüğü , işlem kütüğünden bu hususun belli olduğu, haciz şerhini de gösteren tapu takyidat raporunun açılarak görülmek suretiyle hacizden haberdar olunduğu, şikayetin yasal 7 günlük süre geçtikten sonra 30/09/2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla mahkemenin davanın süre yönünden reddine yönelik kararı usul ve yasaya uygun olmakla yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddini karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
İcra Müdürlüğü dosyasından konulan haciz şerhine ilişkin meskeniyet şikayeti ve bu şikayete istinaden verilen bir karar mevcut ise de, satışa esas alınan İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün 2019/7461 Esas sayılı dosyasındaki haciz için meskeniyet şikayetinde bulunulmadığı, her haczin yeni bir şikayet hakkı doğuracağı ve bu hakkın kullanılmadığı anlaşıldığından, İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğünün 2019/10645 Esas sayıl dosyasından verilen 05/01/2021 tarihli kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun HMK.353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
nın 82/12 maddesine dayalı meskeniyet iddiasına ilişkin şikayet niteliğindedir. İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir.Şikayet süresi haczin bildirimi tarihinden değil, öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nce belirlenen meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, (şikayete konu taşınmaz üzerindeki) haczin öğrenilme tarihi ile başlar. Dolayısıyla, ayrıca 103 davetiyesinin, 103 davetiyesi gönderilmemiş ise kıymet takdir raporunun tebliği ile hak düşürücü süre yeniden işlemeye başlamaz. İİK’nin 8/a maddesinde “İcra ve iflas dairelerince yapılacak her türlü icra ve iflas iş ve işlemlerinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi kullanılır; her türlü veri, bilgi, belge ve karar, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla işlenir, kaydedilir ve saklanır” düzenlemesi bulunmaktadır. HMK’nin 199....
İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Dosya kapsamı ve delil durumu değerlendirildiğinde, istinaf olunan kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesi kararında; meskeniyet şikayetinin, İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonra olduğu, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığından ve meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de olmadığından, meskeniyet iddiasının dinlenmesinin mümkün olmadığı tespiti üzerine, İlk Derece Mahkemesi'nin ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı ve şikayetçinin lehine ipotek kurulan bankaya kredi borcu olduğu gerekçesi ile meskeniyet şikayetinin reddi kararına ilişkin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi isabetsizdir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut olmadığından, haciz bulunmadığından meskeniyet şikayetinde bulunma olanağı olmadığı, davacı tarafından her ne kadar taşınmazın değerinin düşük tespit edildiği ve satış ilanının usulsüz olması nedeniyle satışın iptali talebinde bulunmuş ise de takip dosyasında taraf olmayan ve taşınmaz hissedarı olmayan davacı tarafından, sırf borçlunun eşi olması sıfatıyla taşınmazın değeri ve satış ilanının usulsüz olduğundan bahisle satışın iptali talebinde bulunamayacağı, bu hususta şikayet hakkının borçlu, takibin tarafı olan kişiler ya da taşınmaz hissedarlarına ait olduğu belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir....
Bu durumda mahkemece yapılacak iş, tapudan ipotek akit tablosunun okunaklı ve onaylı bir örneği getirtilerek, ayrıca ipoteğin mahiyeti ve konulma nedeni ilgili banka şubesinden sorulmak suretiyle araştırılarak, zorunlu ipotek olup olmadığı; zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun tamamen ödenip ödenmediği tespit edildikten sonra ipoteğin meskeniyet şikayetine engel olmadığı kanaatine varılması halinde meskeniyet şikayeti değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar vermektir....