İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; tüm dosya kapsamına göre davanın Meskeniyet İddiasına Dayalı Haczedilmezlik Şikayeti ve Kıymet Takdirine İtiraz olduğu, icra müdürlüğünce yapılan keşif sonucu alınan kıymet takdiri raporu ile Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan raporda taşınmazın bedelinin aynı yani 170.000. TL olarak tespit edildiği ve raporların bir birlerini teyit ettiği belirtilerek Kıymet Takdirine İtirazın Reddine karar verilmiştir. Meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti için; Davanın yasal süresinde açıldığı, davacının birden çok taşınmazı olmasının dahi bu taşınmazlardan bir tanesi için meskeniyet iddiasında bulunmasına engel teşkil etmediği, taşınmaz üzerinde mevcut ipoteğin zorunlu esnaf kredisinden kaynaklandığı ve bu suretle ipoteğinde meskeniyet iddiasına engel teşkil etmediği, ancak davacının sosyal ve ekonomik konumuna göre haline münasip evin bedelinin 150.000. TL olup, mahcuz evin bedelinin 170.000....
Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmamaktadır. Somut olayda, şikayetçi ...'ın yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca icra takibinde "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı açıktır. Bu durumda, mahkemece, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2019/5964 esas sayılı dosyasından 25/09/2019 tarihinde saat 10:00'da yapılacak satışın durdurulması ve devamında haksız ve hukuka aykırı icra memur muamelesi işlemlerinin iptali ile müvekkilinin tek meskeni olan taşınmazın sattırılmaya çalışılması nedeniyle, meskeniyet itirazının kabulü ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin iptali talebi olduğunu, takip ekinde yeralması gereken kredi sözleşmeleri ve ipotek sözleşmesi takibe eklenmediğini ve müvekkiline gönderilmediğini, takip dayanaktan yoksun olduğunu ve iptalinin gerektiğini, ipoteğin zorunlu ipotek mi yahut isteğe bağlı ipotek mi olup olmadığı anlaşılmadığını, davalı tarafından sattırılmaya çalışılan taşınmazın müvekkilinin haline münasip meskeni olduğunu, satılmasının da haksız ve hukuka aykırı olduğunu, takip dayanaklarından ve ödeme emrinden taşınmazın hangi borç için sattırılmaya çalışıldığı açık ve net olmadığını, müvekkilinin itirazının kabulü gerektiğini, icra dosyasına kredi sözleşmelerinin sunulmadığını...
Buna göre Mahkemece davanın süresinde açılıp açılmadığı ve dosyada ileri sürülen derdestlik itirazı da değerlendirilerek, sonucunda davanın süresinde açıldığı ve derdestlik itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılması halinde; meskeniyet şikayeti yönünden yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere uygun mahallinde bilirkişi heyeti oluşturularak keşif incelemesi yapılarak sonucu gidilmesi gerekir. "Şikayetçinin meskeniyet şikayeti ileri sürülen adreste oturmadığının sabit olduğu, ileride bu adreste oturacağına dair bir iddia ileri sürmediği" gerekçesine dayanılarak hacze konu taşınmazla ilgili şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....
İcra Müdürlüğünün 2018/2609 Esas sayılı dosyasına meskeniyet iddiasında bulunulduğunu, bunun borca itiraz olarak kabul edilmesi gerektiğini, haczedilmezlik itirazının borca itiraz olarak değerlendirilmesi gerektiğini, bu taleplerinin mahkemece tarafından kabul edilmezse hakklarının zayi olmaması için yerel mahkeme tarafından meskeniyet konusunun araştırılması gerektiğini, süresinde başvurdukları haczedilmezlik şikayetinin kabul edilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının lehlerine bozulmasını ve yasal süresi içinde başvurdukları meskeniyet iddialarının kabul edilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık, ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve İİK'nun 82/12 maddesinde düzenlenen meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
Temyiz Sebepleri Borçluya 103 davetiyesi gönderildiği durumlarda daha öncesinden hacze muttali olunsa dahi şikayet süresinin borçluya 103 davetiyesinin gönderildiği tarihten itibaren başlayacağı, somut olayda şikayetçi her ne kadar dosyaya 21.02.2020 tarihinde dosya fotokopisi istemli olarak dilekçe vermiş ise de; kendisine gönderilen 103 davet kağıdının tebliğ tarihi olan 14.07.2020 dikkate alındığında, 16.07.2020 tarihinde açılan işbu meskeniyet şikayeti isteminin süresinde olup, istinaf mahkemesinin kararının bu yönü ile usul ve yasaya açıkça aykırı olduğu, şikayteçinin bahse konu taşınmaz haciz kayıtlarının fotokopisini aldığına dair de dosyada bir kayıt bulunmadığı ileri sürülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte İİK'nun 82/1-12 maddesi gereği meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İİK md.82/1-12, 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet şikayeti Temyiz incelenmesine esas olmak üzere; ... 3. İcra Müdürlüğü’nün 2012/5560 Esas sayılı dosya aslının mahallinden temin edilerek dosya arasına alınmasına, ondan sonra temyiz incelemesi yapılması için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Açıklanan nedenlerle, tarafların istinaf başvurularının kısmen kabulü ile HMK'nın 353/1- b-2. bendi gereğince ilk derece mahkemesi kararının meskeniyet şikayeti yönünden kaldırılmasına, davacının konusu kalmayan meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, tarafların sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Davacı borçlu tarafça, meskeniyet şikayeti ile birlikte, usulsüz tebliğ şikayetinde de bulunulmuş olmasına rağmen mahkemece, yalnızca meskeniyet şikayetine ilişkin hukuki değerlendirmede bulunulmuş, usulsüz tebliğ şikayeti ile ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....
Bu itibarla dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava ve takip dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....