"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız takipte borçlunun meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece, borçlunun aynı taşınmazla ilgili daha evvel başka bir takip dosyasından konulan haciz nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunması üzerine aynı mahkemenin 2013/77 Esas sayılı dosyasında ipoteğin zorunlu ipotek olmadığından davanın reddine karar verildiği ve hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğinden bu ilama dayanılarak taşınmazda daha önceden zorunlu olmayan ipotek bulunduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği...
İcra Hukuk Mahkemesinin 25.02.2021 tarih 2020/108 Esas 2021/120 Karar sayılı ilamı ile meskeniyet şikayetinin kabulüne ilişkin verilen kararın istinaf ve temyiz incelemesinden geçerek 15.12.2021 tarihinde kesinleştiği, dolayısıyla aynı icra dosyasındaki aynı taraflar arasında ve aynı hacze ilişkin meskeniyet şikayeti davası yönünden kesin hüküm bulunduğu görülmekle HMK'nın 114/1-i maddesi uyarınca meskeniyet şikayetinin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinde dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile borçluların istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlular temyiz isteminde bulunmuştur. B....
İİK'nun 82/12.maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir “haciz işlemi” de mevcut değildir. Genel kredi sözleşmesinden doğacak borç için verilen ipotekli takipte meskeniyet şikayeti dinlenilemez. Bu durumda Mahkeme'nin şikayetin reddine dair kararı gerekçe itibariyle yerinde değil ise de, açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan onanması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366. ve HUMK 428. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 23.09. 2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili, icra mahkemesindeki şikayetinde, ihalenin feshi talebinin yanı sıra meskeniyet iddiası nedeniyle taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması talebinde bulunmuş, mahkemece, davanın reddine karar verilirken meskeniyet şikayeti yönünden ayrı, ihalenin feshi şikayeti yönünden de ayrı vekalet ücretine hükmedilmiştir....
İİK’nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK’nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaza ilişkin haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa konulan her haciz yeni bir haciz olup, borçlunun yeni hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda, borçlunun meskeniyet iddiasına konu taşınmaza 09.05.2013 tarihinde konulan haciz için Mahkeme’nin .. sayılı dosyası ile ileri sürülen meskeniyet şikayetiyle ilgili verilen karar henüz kesinleşmemiş ise de, eldeki haczedilmezlik şikayeti 16/02/2016 tarihli başka bir haciz işlemine ilişkin olduğundan, derdestlikten söz edilemez. Kaldı ki, 09/05/2013 tarihli haczin düştüğü, alacaklı vekilinin yeniden haciz konulması için 16/02/2016 tarihinde talepte bulunduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun, meskeniyet iddiası ile haczedilemeyeceğini ileri sürerek taşınmazındaki 22.02.2013 tarihli haczin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece takip dosyasına açılan 24.07.2012 tarihli talep ile haczi öğrendiği gerekçesiyle haczedilmezlik şikayetinin süreden reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12.bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar....
İcra Mahkemesinin meskeniyet iddiasına ilişkin kararının bu durumu da kapsadığı, aksini düşünmenin mahkeme kararını hukuken ve fiilen hükümsüz kılacağı ve uygulanamayacağı anlamına geleceği, durum bu iken alacaklı vekili dosyaya gelen paranın tarafına ödenmesini talep ettiği, icra müdürlüğü ise bu talebi 15.04.2019 tarihinde haklı gerekçelerle reddettiği, bu red kararı üzerine dosya alacaklısının iş bu davaya konu şikayeti yaptığı, yapılan yargılama sonucunda işbu davada yerel mahkemenin şikayeti kabul ederek dosyaya gelen paranın alacaklıya ödenmesine karar verdiği, her ne kadar icra mahkemesi kararları kural olarak yeni ve farklı bir takip için kesin hüküm sayılmazsa da, meskeniyet iddiasının icra mahkemesince davacı lehine 200.000,- TL için kabulünden sonra, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile farklı bir şahıs tarafından başlatılan sonraki takip ve o davada ipotek sahibine karşı meskeniyet iddiasında bulunulamayacağı için haciz ve satış sonrasında dosyaya gelen 134.069,25 TL satış parasının...
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- İncelemeye konu Meskeniyet şikayetine ilişkin karar usul ve yasaya uygun olup, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davacı vekilinin taşkın hacze ilişkin şikayeti niteliği itibariyle kesin olup, istinaf kanun yoluna başvurulamayacağından istinaf başvuru talebinin USULDEN REDDİNE, 3- Peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye harç alınmasına yer olmadığına, 4- İstinaf yargılama giderinin istinafa başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, 5- İnceleme HMK'nun 353. maddesi gereğince duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 6- Kararın taraflara tebliğ edilmesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda tarafların yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren meskeniyet şikayeti yönünden 2 haftalık yasal süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak, taşkın haciz şikayeti yönünden kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....
Somut olayda, ihaleye konu taşınmazların maliki olan borçlu, meskeniyet ve maişet nedeniyle haczin kaldırılmasını talep ettiği icra mahkemesi dosyasında, Manisa 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/480 Esas, 2021/312 Karar sayılı ve 20.05.2021 tarihli kararıyla meskeniyet şikayetinin kabulüne, ihaleye konu taşınmazlara ilişkin maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti yönüyle şikayetin reddine karar verildiği, şikayetçi tarafın karara karşı 28.05.2021, davalı tarafın 04.06.2021 tarihinde istinaf yoluna başvurdukları, Dairemizin 26.04.2022 tarih ve 2021/2072 E-2022/1225 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddedildiği, söz konusu kararın şikayetçi borçlu tarafından temyiz edildiği, kararın Yargıtay 12. HD'nin 23.01.2023 tarih ve 2022/7920 E, 2023/370K. sayılı kararı ile onandığı, işbu şikayete konu ihalelerin ise 31.08.2021 tarihinde yapıldığı görülmektedir....
Meskeniyet Şikayeti açısından yapılan değerlendirmede, 18 parsel sayılı taşınmaz için yapılan değerlendirmede; şikayete konu kargir ev ve arsasının (depo bölümleri hariç) değerinin (59.400 TL+ 38.000 TL = 97.400,00 TL) olduğu, evin şikayetçinin şikayete konu evde birlikte yaşadığı aile fertleri ile hallerine uygun bir ev alabilmesi için gerekli paranın haciz tarihindeki değerinin ortalama 110.000,00 TL civarında olduğunun tespit edildiği, böylece şikayetçinin sosyal ve ekonomik durumu gözönüne alındığında şikayete konu evin bedelinin şikayetçi-borçlunun haline uygun bir ev alabilmesi için gerekli paradan (ve satış ve paylaştırma giderlerinden, İİK m. 138/2) daha az ve haline münasip olduğu anlaşılmakla bu taşınmaz açısından meskeniyet şikayeti yerinde görülmüştür. 19 parseli sayılı taşınmaz açısından ise bu parselde bulunan ev borçlunun ikinci evi olup meskeniyet şikayetine konu olamayacağından iddiası yerinde görülmeyerek, Şikayete konu 126 Ada 18 parsel sayılı taşınmaz açısından;...