İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, müvekkili ve eşinin emekli maaşı ile geçinmesinin mümkün olmadığı, çiftçilik ile geçimlerini temin etmeleri sebebiyle maişet şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerektiği, yine 750.000,00 TL'ye müvekkilinin haline münasip bir mesken almasının mümkün olmadığı, meskeniyet şikayetinin de tam kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından İİK'nun 82. maddesi kapsamında açılan meskeniyet ve maişet şikayetine ilişkindir. İİK.'nun 82/1 maddesinin 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki “aile” terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar....
Yasal bu düzenleme, aile konutunun tapu sicilinde maliki olan borçlunun borcundan dolayı alacaklıların yapacakları bir icra takibi sonucu haczine ve satışına engel teşkil etmemektedir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 82/1-12. maddesinden faydalanma hakkı sadece tapu maliki takip borçlusuna ait bulunmaktadır. Somut olayda, taşınmaz üzerine şikayetçinin lehine aile konutu şerhi verilmiş bulunması, takipte taraf olmayan şikayetçinin bu şerhe dayanarak haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına imkan tanımamaktadır. O halde meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi yerine işin esasına girilerek yazılı gerekçeyle reddi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden karar sonucu itibariyle doğru olup, bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekmiştir....
Sayılı dosyada tebligatların usulünce yapıldığı gerekçesi ile davayı usulden reddettiğini belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4, 12. bentleri uyarınca meskeniyet ve maişet iddialarına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İİK'nın 82/1- 4,12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Dava dilekçesi ile, 09/10/2020 tarihli hacze yönelik olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulmuş olmakla, Soma İcra Müdürlüğünün 2014/525 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacıya 103 davetiyesi tebliğ edilmediği, davacının daha önce haczi öğrendiğine ilişkin bir bilgi ve belge de olmadığından, şikayet yasal süresindedir....
Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. Somut olayda, anılan yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca şikayetçiler T2 ve T3 icra takibinde borçlu sıfatını taşımamaları nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacakları, kaldı ki şikayete konu haczin muris adına tapuya kayıtlı taşınmazların tümüne değil yalnızca takip borçlusuna düşecek hisse üzerine konulduğu anlaşılmakla davacılar vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....
Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır. Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup, iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Somut olayda, borçlu ...’ın haczedilmezlik şikayetinde bulunduktan sonra 21.12.2019 tarihinde öldüğü dosyada mübrez nüfus kayıt örneğinden anlaşılmaktadır. Bu mirasçının kendisi ve ailesinin ihtiyacı nedeniyle bu yargılamaya devam etmesi olanaklı değildir. O halde, mahkemece şikayetçi borçlu ...’ın ölümü nedeniyle meskeniyet iddiasının dayanağı ve dolayısıyla haczedilmezlik şikayetinin konusu kalmadığından istemin vefat eden borçlu yönünden reddi gerekirken, şikayetin esası incelenerek kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda, mahkemece, taraflarca takip edilmediği ve yenilenmediğinden bahisle HMK'nun 320/4. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, HMK anlamında bir dava değildir. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda, mahkemece, taraflarca takip edilmediği ve yenilenmediğinden bahisle HMK'nun 320/4. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, HMK anlamında bir dava değildir. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ... (asıl dosya şikayetçisi) tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda; mahkemece, takipsiz bırakıldığından bahisle HMK'nun 150/6. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğinde olup, HMK anlamında bir dava değildir. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda; mahkemece,takipsiz bırakıldığından bahisle HMK'nun 150/6. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğinde olup, HMK anlamında bir dava değildir. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda, mahkemece, ikinci kez takipsiz bırakıldığından bahisle HMK'nun 150/6. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, HMK anlamında bir dava değildir. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....