Her ne kadar Davacı vekili müvekkili T1 babası Adnan Yılmaz ve diğer aile üyeleriyle yaşadığı ve borçlu babası Adnan Yılmaz'a ait olan taşınmaza haciz konulduğunu 12/07/2021 tarihinde öğrenmiş bulunduğunu kanuna açıkça aykırı olan haciz için gerekli şartlar oluşmadığından süresi içinde itiraz ettiğini meskeniyet sebebi ile haczedilmezlik şikayetinde aktif dava ehliyeti bulunduğunu beyan etmiş ise de; Yargıtay 34 XX 672.11.2018 tarih 2017/9026 Esas 2018/11808 Karar sayılı ilamına göre meskeniyet savında bulunma hakkının yalnızca tapu maliki borçluya ait olduğu bu hakkın borçlunun kişiliğine sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğu ve borçlu dışındaki kişilerin bu hakkı bulunmadığını tespit etmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki meskeniyet şikayeti üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacının meskeniyet şikayetinin kısmen kabulü kısmen reddine karar verilmiştir. Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf talebinin HMK 353(1)-b/1 maddesi gereğince esastan reddine, alacaklının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, süresinde yapılmayan meskeniyet şikayetinin usulden reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı/borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Mahalesi, ... mevkii, 980 Ada 20 parsel sayılı taşınmazın haczedildiğini, haczedilen taşınmaz üzerinde evlerinin bulunduğunu, bahse konu evin haline münasip evi olduğunu ileri sürerek, meskeniyet şikayetinde bulunmuş, mahkemece meskeniyet şikayeti açısından belediyeden su faturasının mesken olarak kesilip kesilmediği sorulmuş gelen yazı cevabında meskeniyet iddiasında bulunulan yerin işyeri olarak faturalandırıldığı, 31.10.2014 tarihinde yapılan keşif sırasında borçlunun bu yerin işçilerin yemek vs ihtiyaçları için kullanıldığı beyanı esas alınarak haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verildiği görülmektedir. İİK’nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince; borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....
Bu itibarla; dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava ve takip dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu meskeniyet şikayeti yönünden kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından meskeniyet şikayetine ilişkin verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; alacaklının haklarını yerine getirmek için borçlunun bütün mal ve gelirlerine el konulması, gereksiz zorlama vasıtalarına başvurulmasının kamu yararına ve kamu düzenine aykırı olduğunu, borçlunun aracı haczedilerek yakalanmışken haline münasip meskenine de haciz konulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıya 103 davetiyesi tebliği edilmediğini, tesadüfen öğrendiğini, mahkemece bilirkişi ve keşif vasıtasıyla aracın değerinin borcu karşılayıp karşılamadığının belirlenmesi, şikayet ve itirazlarının bu yönüyle değerlendirilmesi gerektiğini beyanla istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava aşkın haciz şikayeti ve İİK 82/1- 12 maddesinde belirtilen meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takip kapsamında davacıya, taşınmazın haczine dair 103 davetiye gönderilmediğini, 103 davetiye gönderilmesinin yeni bir hak bahşettiğini, 103 davetiye değil de kıymet takdir raporu gönderilmişse bunun da 103 davetiye yerine geçeceğini, somut olayda da 103 davetiye yerine kıymet takdir raporu gönderildiğini ve raporun tebliğinden sonra süresi içinde meskeniyet şikayetinde bulunulduğunu, bu nedenle davacının hacze haricen muttali olmasının bir öneminin kalmadığını belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, İİK’ nun 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetine ilişkindir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerindeki ipoteğin konut kredisinden kaynaklandığını, zorunlu ipotek niteliğinde olduğunu, haczedilmezlik şikayetinde bulunamamak için açıkça bir feragat aranması gerektiğini, ipotek sonucu evin paraya çevrilme ihtimali nedeniyle hareket edilerek haczedilmezlikten feragat edildiği sonucunun çıkarılmaması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Manisa 1. İcra Müdürlüğü'nün 2020/2531 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı davalı tarafından borçlular davacı ve Mustafa Küçük hakkında başlatılan takip olduğu, takip kapsamında davacıya ait taşınmaza 30/07/2020 tarihinde haciz konulduğu, davacıya 103 davetiyenin 17/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre şikayetin süresinde olduğu anlaşılmıştır....
Mahkemece; aile konutu şerhi bulunan taşınmazla ilgili meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olduğu, anılan maddeye dayalı olarak tapuda lehine aile konutu şerhi verilen kişinin haczin kaldırılmasını istemesinin mümkün olmadığı (12.HD.2014/30622 esas 2014/29007), takipte borçlu sıfatı taşımayan üçüncü kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmadığı, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Anayasanın 153.maddesinin son fıkrasına göre Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Anayasa Mahkemesinin 2016/10454 başvuru numaralı, 12/12/2019 tarihli (Emine Göksel başvurusu) kararında borçlu dışında ayrıca borçlunun eşinin de meskeniyet şikayeti hakkının olduğu kabul edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, borçlu eşi tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir. İstinaf eden 3. kişi her ne kadar adli yardım talebinde bulunmuş ise de, davacının takip dosyasında borçlu sıfatı olmaması nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunabilecek kimselerden olmadığından, talebinin açıkça hukuki dayanaktan yoksun olması nedeniyle HMK'nun 334 ve devamı maddeleri gereğince adli yardım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı alacaklı tarafından borçlu Hüsamettin Çetin hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatılmıştır. Borçlunun eşi T1 tarafından haczedilmezlik şikayeti açılmış, mahkemece şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir....
Davalı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle; davacı tarafından sunulan haczedilmezlik şikayetine konu davanın hukuki yarar şartından yoksun olduğunu beyanla, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile İİK'nun 82/1- 4 maddesi uyarınca açılmış haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....