İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/06/2022 NUMARASI : 2022/1032 ESAS - 2022/1419 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....
DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Somut olayda, borçlunun başvurusu İİK.nun 82/12. maddesi gereğince meskeniyet iddiası olup, şikayet niteliğindedir. Bu durumda, mahkemece, İİK.nun 82/12 ve 18/3. maddeleri uyarınca yargılamaya devam edilip işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozulmasına karar verilerek dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: İstek, 2004 sayılı İİK.'nun 82/12 maddesine dayalı meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
gerekçesi ile 01/08/2019 tarihli karar ile satışın düşürüldüğü anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince, vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur....
İİK'nun 82/12. maddesi gereği meskeniyet şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlunun adına kayıtlı meskende bizzat oturması şart olmadığı gibi, burayı kiraya vermesi dahi bu talepte bulunmasına engel değildir. Ayrıca borçlunun birden çok taşınmazı olması halinde de bunlardan biri hakkında meskeniyet şikâyetinde bulunulabilir. Somut olayda; borçluya ait birden fazla ev de bulunmadığı halde eşinin köy evinde oturduklarından bahisle meskeniyet şikayetinin reddi doğru değildir. Yapılan incelemede borçluya ait evin 45.000 TL değerinde olduğu belirlenmiş olup, belirlenen bu bedel nazara alındığında anılan evin borçlunun haline münasip meskeni olarak kabulü gerekir. Bu durumda Mahkemece, meskeniyet şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, hükmüne uyulan bozma ilamına uygun düşmeyen gerekçelerle bu yöndeki istemin de reddi doğru değildir....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirket aleyhine sözleşme alacağından bahisle takip başlatıldığı, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde 08/04/2016 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, her ne kadar davacı şirket vekili ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini beyan etmişse de tebligat parçasının incelenmesinde adresin geçici olarak kapalı olması nedeni ile evrakın mahalle muhtarına tebliğ edildiği,2 nolu haber kağıdının kapıya yapıştırıldığı, komşunun beyanının alındığı, haber verilen komşunun imzadan imtina ettiği, ödeme emrinin borçlu şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, her ne kadar tebligat parçasının incelenmesinde iki ayrı kaşe mevcut ise de altta bulunan kaşenin boş olduğu, sehven bu kaşenin vurulduğu anlaşılmış olup, davacı tarafın bu konudaki iddiası yerinde görülmemiş, icra dosyasının talep olmadan usulsüz olarak ihya veya yeniden icra müdürlüğünce oluşturulduğu...
nun 82/12.maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası, haczedilmezlik şikayeti olup, davacı/borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için bu tür takiplerde haciz safhası bulunmadığından ve meskeniyet iddiasına konu edilecek bir haciz işlemi de olmadığından meskeniyet iddiasının dinlenmesinin mümkün olmamasına, istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/14732 Esas sayılı icra dosyası ile haline münasip evine haciz konulmuş olup, buna ilişkin meskeniyet iddiası davalarını Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/151 esas sayılı dosyası ile açtıklarını, müvekkilinin alacaklı tarafından haczi sağlanan haline münasip evi, ailesinin ve kendinin mesken olarak kullandığı evi olup, üzerindeki hacizin kaldırılmasını talep etmiştir....
Somut olayda; meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazın 19.10.2012 tarihinde haczedildiği, haczin borçluya 103 davetiyesi ile 13.8.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 22.8.2013 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Taşınmaz haczine ilişkin 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet de İİK'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabi olup, borçlu meskeniyet şikayet dilekçesinde açıkça 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiada bulunmamış, tebliğ tarihinde ve halen annesinin rahatsızlığı sebebiyle Nevşehir ilinde olduğunu ileri sürmüştür....