WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2014/4615 Esas sayılı dosya olduğu ve şikayetçinin 36 Bağımsız bölüm yönünden meskeniyet şikayetinde bulunduğu şikayet dilekçesi içeriğinden anlaşılmakta olup, mahkemenin gerekçesinde dayandığı üzere, borçlunun taraf olduğu başka bir takip dosyasına yaptığı şikayet tarihi itibariyle hacizden haberdar olduğunun kabulü mümkün değildir. O halde mahkemece...2. İcra Müdürlüğünün 2014/4615 Esas sayılı dosyası ile haciz konulduğu ileri sürülen şikayetçinin meskeniyet şikayetinde bulunduğu 36 bağımsız bölüm yönünden meskeniyet şikayetinde bulunduğu nazara alınarak şikayetin incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin süre yönünden reddi isabetsizdir....

    Mahkemece, borçlunun 16/04/2015 tarihinde taşınmaz haczinden haberdar olmasına rağmen İİK 16. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal sürenin geçirilmesinden sonra, meskeniyet şikayetinde bulunduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Hüküm borçlu tarafından temyiz edilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11, HMK'nun 73, 81, 82, 83, Avukatlık Kanunu'nun 41. maddeleri uyarınca, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerekir. Süre vekile tebliğden itibaren başlar. Somut olayda; icra takibinin dayanağı ilamda borçlunun vekille temsil edildiği görülmektedir. Takip dosyasının incelenmesinde, kıymet takdir raporunun 21.05.2015 tarihinde vekile tebliğ edildiği ve 25.05.2015 tarihli şikayetin süresinde olduğu anlaşılmaktadır....

      Somut olayda; meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazın 10.05.2013 tarihinde haczedildiği, haczin borçluya 103 davetiyesi ile 25.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 30.04.2014 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Taşınmaz haczine ilişkin 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet de İİK'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Borçlu meskeniyet şikayet dilekçesinde açıkça 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiada bulunmamış, süresinden sonra 19.06.2014 tarihli duruşmadaki beyanı ile tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürmüştür. O halde mahkemece meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/10/2019 NUMARASI : 2019/513 2019/657 DAVA KONUSU : Şikayet (Usulsüz Tebligata İlişkin) KARAR : Mersin 2....

        İlk derece mahkemesi tarafından; borçluya yapılan tebligatların usulüne uygun olduğu, borçlunun borca itirazının yasal 7 günlük itiraz süresinden sonra mahkemeye yapıldığı, ayrıca meskeniyet iddiasının da yasal 7 günlük şikayet süresinden sonra ileri sürüldüğü gerekçesi ile davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine, borca itirazı ve meskeniyet iddiasına dayalı şikayetleri süresinden sonra ileri sürüldüğünden reddine karar verilmiştir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/03/2021 NUMARASI : 2021/153 ESAS, 2021/197 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/119 E., 2019/1139 K. sayılı ilamına dayanılarak İzmir 8....

        Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, ... ili ... ilçesi, ... köyü, 247 ada 15 parsel sayılı taşınmaz için meskeniyet iddiasının ileri sürüldüğü ancak, taşınmaz üzerine haciz tarihinden önce 19.04.2006 tarih ve 1987 yevmiye numası ile Türkiye ... Bankası A.Ş. lehine ipotek tesis edildiği ve mahkemece ipoteğin niteliği ya da borcun haciz tarihinden evvel ödenip ödenmediği araştırılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece yapılacak iş, öncelikle borçlunun usulsüz tebliğ şikayetinin değerlendirilmesi ve tebligatın usulsüz olduğu tespit edilirse istemin öğrenme tarihine göre yasal süresinde olup olmadığının değerlendirilmesidir....

          Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde ;"İcra dosyası incelendiğinden satış ilanının Tebligat Kanunun 21. Maddesine göre muhtara yapıldığı görülmektedir. Belirtilen tebligat usulsüzdür....

          Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiası İİK.nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup açıkça ve delilleriyle ileri sürülmesi gerekir (HGK'nun 27.01.2010 tarih 2009/12-539 E.,2010/16 sayılı kararı). Somut olayda borçlunun icra mahkemesine verdiği dilekçesinde kendisine gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olduğuna dair açık bir iddiası bulunmamaktadır. Şikayet dilekçesinde yer alan: "ödeme emrinin muhtara bırakıldığı, ödeme emrinden 21.09.2015 tarihinde haberdar olunduğu" şeklindeki beyanlar usulsüz tebligat şikayeti olarak yorumlanamaz. Zira tebligat usulsüzlüğü ayrıca, açıkça ve delilleriyle ileri sürülmüş değildir. O halde yöntemine uygun olarak açıkça ve delilleriyle ileri sürülen bir tebligat usulsüzlük şikayeti bulunmadığı halde mahkemece hukuki tavsifte hataya düşülerek 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uygulanmak suretiyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

            İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davacının meskeniyet şikayetinin süresinde olmadığından reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın yasal olmadığını, somut olayda müvekkiline 103 davetiyesinin usulen tebliğ edilmediğini, hacizden kıymet takdir raporunun tebliği ile haberdar olunduğunu, 103 davetiyesinin bizzat müvekkiline tebliğ edilmediğini, tebellüğ eden şahsın da müvekkilini haberdar etmediğini, müvekkilinin 103 davetiyesinin kendisine tebliğe çıkarıldığından haberdar olmadığından bu tebligatın usulsüz olduğunu iddia etmesinin beklenemeyeceğini, dava konusu taşınmazın müvekkilinin haline münasip meskeni olduğunu beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. Maddesine dayalı meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayetidir. İzmir 2....

            UYAP Entegrasyonu