Fakat borçlu, mal beyanında bulunmakla, beyanında bildirmiş olduğu malların haczedilmezlik niteliğinden (iddiasından) feragat etmiş olmaz (Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku EI Kitabı- 2013 -2. Baskı, sh 401 vd .. ). İİK'nun 60/4. maddesi gereği, borçlu kendisine ödeme emri tebliğinden itibaren yedi gün içinde borca itiraz etmez ve borcu da ödemezse, aynı süre içinde mal beyanında bulunmak zorundadır. Bu durumda, mal beyanı dilekçesinin icra dosyasına ibrazı, borçluya ait malların haczinden önce olacağından, mal beyanı dilekçesinin içeriğinden, borçluya ait malların haczinin öğrenilmesi de mümkün değildir. Hal böyle olunca, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazla ilgili olarak tapuda 31.07.2014 tarihinde haciz şerhinin işlendiği, borçluya, İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin tebliğ edilmediği, borçlunun hacizlerden 21.10.2015 tarihinde haberdar olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla, 21.10.2015 tarihinde yapılan meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü gerekir....
Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davacının meskeniyet itirazına konu 3+1 evi için, haline münasip olarak belirtilen 2+1 evden bile oldukça düşük bir bedel tespit edildiğini, dava konusu taşınmazın şehrin en merkezi mahallerinden birinde yer aldığını, bilirkişiler tarafından şehrin daha mütevazı mahallelerinde daha küçük bir mesken için fiyat belirlenmesi gerekirken dava konusu meskenden daha yüksek bir bedel belirlenmiş olmasının hatalı olduğunu belirterek, istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/169 KARAR NO : 2020/2338 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2019 NUMARASI : 2019/39 ESAS, 2019/55 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/39 Esas, 2019/55 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle, İzmir 2. İcra Müdürlüğünün 2017/8468 Esas sayılı dosyasından haline münasip meskeninin haczedildiğini, haczi kıymet takdiri raporu tebliği ile öğrendiğini, aynı taşınmazın İzmir 20. İcra Müdürlüğünün 2016/15209 Esas sayılı dosyasından haczine ilişkin yaptığı meskeniyet şikayetinin İzmir 6....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet şikayetine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu davacı T1 açtığı davanın süre yönünden reddine, davacı T2'nin açtığı davanın kabulüne karar verilmiş olup yalnızca kararın kabule yönelik kısmına karşı davalılar tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olması nedeniyle istinaf incelemesi kararın bu kısmına yönelik yapılmıştır. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulunun 12/12/2019 tarihli 2016/10454 sayılı kararında, "taşınmazın üzerine konulan hacizden doğrudan etkilenecek başvurucunun aile konutuna ilişkin güvencelerden yararlanarak meskeniyet iddiasıyla dava açabileceği, dolayısıyla mahkemenin dava ehliyetine ilişkin daraltıcı yorumunun Anayasanın 20. ve 41. maddelerindeki güvencelere uygun olmadığı, Anayasanın 20. maddesinde güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiğine" karar verilmiştir. Somut olayda, meskeniyet şikayetinde bulunan davacı T2, takip borçlusu T1 eşidir....
Öncelikle belirtmek gerekir ki, kıymet takdirine ve sair hususlara ilişkin şikayetler ile birlikte iş bu haczedilmezlik şikayeti birlikte yapılmış, ilk olarak mahkemenin 2019/452 esasına kaydedilmiş, mahkemece 2019/452 E 2020/226 K sayılı karar ile kıymet takdirine yönelik şikayetler bakımından yetkisizlik kararı verilmiş, haczedilmezlik şikayeti yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış, bunun üzerine şikayetçi vekilince haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrikine dair ek karar verilmesi için süresi içerisinde usule uygun olarak HMK'nın 305/A maddesi gereğince talepte bulunulmuş, mahkemece bu yönde bir ek karar verilmemiş, ancak iş bu 2020/455 E sayılı dosya açılmış ve bu dosyanın tensip zaptında haczedilmezlik şikayetinin tefrik edilmesi sebebiyle dosyanın açıldığı belirtilmiş olup, ek karar verilmeden yapılan bu işlem usule aykırı ise de, taraflarca sunulan istinaf ve istinafa cevap dilekçelerinde buna yönelik bir itirazın bulunmaması gözetildiğinde, şikayetin esasına...
Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup; takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı yoktur. (Benzer karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 10/12/2015 tarih 2015/17105 esas 2015/31231 karar) Somut olayda, şikayetçi T1 yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca icra takibinde "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacağından şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi isabetlidir. Yukarıda belirtilen nedenlerle; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı, hükümde kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin Mersin 1....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Uşak 2. İcra Müdürlüğünün 2019/4840 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı davalı tarafından borçlu davacı aleyhine başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takip olduğu, takip kapsamında davacıya ait taşınmaza 20/11/2019 tarihinde haciz konulduğu, 103 davetiyesinin davacıya 18/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, 15/01/2021 tarihinde taşınmazın kıymet takdir işleminin yapıldığı anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Somut olayda davacı vekilinin dava dilekçesinde 103 davetiyesinin tebliğinin usulsüz olduğunu iddia ettiği ancak 27/04/2021 tarihli celsede yine davacı vekilinin davacının, haczi, kıymet takdirine gelindiğinde öğrendiğini beyan ettiği görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2021 NUMARASI : 2020/42 ESAS-2021/429 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet Şikayeti KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Trabzon İcra Müdürlüğünün 2019/22606 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibi nedeniyle müvekkiline ait Giresun İli, Bulancak İlçesi, İsmetpaşa Caddesi, 963 ada, 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinden yer alan B blok, 8....
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, şikayete konu taşınmaza ilişkin olarak icra dosyasından borçlu T1 27.01.2020 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlunun 27.07.2020 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu, şikayetinde 103 davet kağıdı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, borçlu T1 meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır. O halde, mahkemece, istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Sivas 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/118 Esas ve 2020/205 Karar sayılı kararının HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İİK'nın 82/1- 12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şart olduğu gibi, davanın devamı sırasında da haczin geçerliliği dava şartı olup, davanın her aşamasında gözetilmelidir. Somut olayda istinaf incelemesi sırasında icra müdürlüğünün 04/04/2022 tarihli kararı ile dosyanın infazen kapatılması ile hacizlerin kaldırılmasına karar verdiği ve anılan karar doğrultusunda taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırıldığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla, haczin kaldırılması ile meskeniyet şikayeti ile elde edilmek istenen gaye fiilen gerçekleşmiştir....