İK'nın 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti İİK'nın 16. maddesi uyarınca öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılmalıdır. Somut olayda; 103 davet kağıdının 01/02/2019 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, davacının dava dilekçesinde de 103 davet kağıdı tebliği ile haczi öğrendiğini bildirdiği, 103 davetiyesi tebliğinin usulsüz olduğuna yönelik bir iddianın bulunmadığı, meskeniyet şikayetinin 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 29/03/2019 tarihinde ileri sürüldüğü, meskeniyet şikayetinin icra mahkemesinde ileri sürülmesi gerektiği, icra müdürlüğüne yapılan itirazların hukuki sonuç doğurmayacağı, Mahkemenin şikayetin süreden reddine ilişkin kararının isabetli olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, İİK.nın 82/1- 12.maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması talebine ilişkin şikayet, takibin muvazaalı ve mükerrer olması sebebiyle takibin iptaline ilişkin şikayettir. Hatay İcra Dairesinin 2019/27522 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 tarafından borçlu Metin Genç hakkında 26/07/2019 tarihinde genel haciz yoluyla 205.428,26 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı, davanın 25/08/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacının meskeniyet şikayetine yönelik istinaf sebeplerinin değerlendirilmesinde, İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmiştir. Anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3. kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmamaktadır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçluya 103 davetiyesinin tebliğ edilemediği, her ne kadar borçlunun İcra Müdürlüğünce yapılan fiili haciz ve kıymet takdiri sırasında haciz mahallinde bulunduğu ve hacizden haberdar olduğu, şikayetin süresinde yapılmadığı iddia olunmuş ise de, 25.02.2020 tarihli taşınmazın fiilen haczi ile kıymet takdir tutanağı başlıklı tutanakta borçlunun hazır olduğunun belirtilmediği, borçlunun bu tutanakta imzasının bulunmadığı, haczedilmezlik şikayetinin süresinde yapıldığını, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunması için bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturmasının gerekmediği, taşınmaz tapuda arsa olarak kayıtlı ise de, üzerinde meskeniyet şikayetine konu olan evin bulunduğunun yerel mahkemece mahallinde yapılan keşifte belirlendiği, uzman bilirkişilerden alınan raporda şikayete konu olan taşınmazın toplam değerinin 247.203,30 TL olduğu, borçlunun hissesinin...
Meskeniyet nedeni ile haczedilmezlik şikayeti, mevcut ve oturmaya elverişli bir evin varlığı halinde yapılabilir. Henüz mesken olarak kullanılabilir durumda olmayan taşınmaz, meskeniyet şikayetine konu edilemez (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 22/05/1996 tarih, 6810- 6879 sayılı içtihatı). Mahkemece yargılama aşamasında yapılan keşif sonucu alınan rapor kapsamında göre dava konusu evin keşif tarihi itibarıyla inşaat aşamasında olduğu anlaşılmaktadır. Bir malın haczedilip haczedilemeyeceği haciz anındaki durumuna göre belirlenir. Dava konusu taşınmazın 24/04/2018 tarihinde haczedildiği anlaşılmakla, mahkemece, bilirkişiden haciz tarihi itibarıyla inşaatın durumu ve taşınmazın oturulabilecek durumda olup olmadığı hakkında ek rapor alınması ile sonuca göre değerlendirme yapılması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde görülmemiştir....
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağının bulunmadığı, takibin konusu itibarı ile İİK 34. maddesi gereğince ilamların icrası her icra dairesinden talep edilebileceğinden, davacının yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
’a temyiz yolu açık olmak üzere 14/04/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/02/2019 NUMARASI : 2017/405 ESAS - 2019/102 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Meskeniyet Şikayeti) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; haline münasip evinin haczedildiğini, başkaca gayrimenkulünün olmadığını belirterek, İİK mad. 82 uyarınca haczedilmezlik şikayetiyle taşınmazı üzerindeki haczin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....
Mahkemenin kararında bahsettiği davanın aynı mahkemenin 11.03.2016 dava tarihli 2016/210 Esas-2016/212 Karar sayılı dava dosyası olduğu, dava konusunun taşınmaz üzerine 25.08.2015 tarih ve 27385 yevmiye numarası ile işlenen hacze ilişkin meskeniyet şikayeti olup şikayetin süre yönünden reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....
YANIT: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı T1 taşınmaz maliki olmadığından haczedilmezlik şikayetinde bulunmak için hukuki yararının bulunmadığını, tasarrufun iptali kararı ile mahkeme tarafından verilmiş bir cebri icra yetkisi bulunduğunu, bu nedenle meskeniyet iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, davacıların alacağın tahsilini engellemek için kötüniyetli olarak her yola başvurduklarını, taşınmazda bulunan diğer hacizlere ilişkin meskeniyet iddiasında bulunulup bulunulmadığının araştırılması gerektiğini, davacıların borçların ödemeyerek hacze kendilerinin sebebiyet verdiklerini, davanın açılmasında davalının kusuru bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, "meskeniyet iddiasına yönelik şikayetin kabulü ile, dava konusu taşınmaz üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına" karar verilmiştir....