Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, borçlunun meskeniyet şikayetine konu ettiği taşınmazlara 02/07/2019 tarihinde haciz konulduğu, borçluya haciz işleminin tebliğ edilmediği, taşınmazların kıymet takdirinin yapıldığı, Kozan İcra Müdürlüğünün 2019/262 talimat sayılı dosyasından düzenlenen 06/01/2021 tarihli kıymet takdiri raporunun davacı borçluya 21/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacının kıymet takdiri raporunun tebliğine ilişkin tebligatın usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin bir şikayetinin bulunmadığı, bu durumda davacı borçlunun taşınmaz haczinden en geç kıymet takdiri raporunun tebliğ edildiği tarihte haberdar olduğunun kabulünün gerektiği, davacı tarafından kıymet takdiri raporunun tebliği tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 10/06/2021 tarihinde mahkememize meskeniyet şikayetinde bulunulduğu, açılan davanın süresinde olmadığı gerekçesiyle davacının meskeniyet iddiasının süreden reddine, davacının süresinde yapılmayan meskeniyet iddiasına dayalı satışın...

Açıklanan nedenlerle, davacının meskeniyet şikayetine ilişkin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine, davacının kıymet takdiri ile satışın durdurulması ve iptali istemine ilişkin şikayetleri yönünden istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiştir....

iddiası dikkate alınarak kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

DAVA KONUSU : MESKENİYET NEDENİYLE KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Küçükçekmece 1.İcra Müdürlüğü'nün 2018/16173 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ödeme emri tebliğ edildiğini, itiraza uğramayarak takibin kesinleştiğini, İstanbul ili, Eyüp İlçesi, Alibeyköy Saya Mevkii, 247 pafta, 113 ada, 141 parselde kayıtlı, 4 numaralı taşınmazı üzerine haciz konulduğu ve 103 tebliği yapılmaksızın kıymet takdiri yapılmak üzere talimat olarak tevzi bürosuna yazı yazıldığını görünce haberdar olduğunu, yasaya açıkça aykırı haciz için gerekli koşullar oluşmadığından süresi içerisinde şikayet yolu ile meskeniyet iddiası nedeniyle bu hacze itiraz ettiğini, haczin kaldırılmasını, satış işlemlerinin durdurulmasını, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2023 NUMARASI : 2022/379 ESAS, 2023/16 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Taraflar arasında görülen meskeniyet iddiası davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan Erzurum 4. İcra Müd.nün 2020/3616 Esas sayılı icra takip dosyasından ve müvekkilinin ailesi ile yaşadığı ve kardeşleri ile 1/3 oranında hissedar olduğu evine haciz konulduğunu ve satışa geçildiğini müvekkilinin evine kıymet takdiri için 08.09.2022 tarihinde gidildiğinde haberdar olduğunu, söz konusu taşınmazın müvekkilinin ailesi ile birlikte yaşadığı ve halen ikamet ettiği haline münasip evi olduğunu ve haczedilemeyeceğini belirterek; haczin kaldırılmasını talep etmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Somut olayda; meskeniyet iddiası ileri sürülen İstanbul İli, Bahçelievler İlçesi, Kocasinan Mah., Bağlar Mevkii, 3875 Parsel, Zemin Kat, 1 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazın, haciz ve şikayet tarihinde tam hisse ile borçlu Alpaslan Çinar adına kayıtlı olduğu görülmektedir. Bu durumda, şikayet edenin yukarıda değinilen yasal düzenleme ve açıklamalar uyarınca, şikayete konu taşınmazın maliki olmaması ve icra takibinde "borçlu" sıfatını taşımaması nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı açıktır. Bu nedenle, mahkememizce, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine'' karar verildiği görülmüştür....

Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarına göre de meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı sadece borçluya tanınmış olduğundan davacının meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin verilen karar yerinde görülmüş olup, dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; üzerinde ipotek bulunan dava konusu taşınmazlar hakkında meskeniyet iddiasında bulunulamayacağını, meskeniyet iddiası ileri sürülen 1117 ada 1 Parseldeki taşınmaz üzerinde T.Ekonomi Bankasının, 230 ada 14Parselde kayıtlı 1Nolu bağımsız bölüm üzerinde Denizbank'ın, 230ada 4Parselde kayıtlı 2 Nolu bağımsız bölüm üzerinde Denizbank'ın ipoteklerinin bulunduğunu, taşınmazların ikisinin tek taşınmaz, birinin iş yeri olarak kullandığı iddiasının mesnetsiz olduğunu, taşınmazların haline münasip tanımına uymadığını belirterek şikâyetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Bodrum 2. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; aktif husumet yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından açılan meskeniyet ve maişet şikayetine ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; İlk derece mahkemesince de belirtildiği üzere şikayete konu taşınmazlar üzerinde Türkiye Ekonomi Bankası A.Ş. lehine tesis edilmiş ipoteklerin bulunduğu, celp edilen ipotek senetleri incelendiğinde, söz konusu ipoteklerin 3. kişi Nuray Doğan'ın kullandığı kredinin teminatı olarak tesis edilmiş olduğu, yine doğmuş ve doğacak alacakların teminatı olarak verilmiş olduğu, bu sebeple söz konusu ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmadığı, ipoteğe konu borcun şikayet tarihi itibariyle devam ettiği, bu haliyle söz konusu ipoteğin haczedilmezlik şikayetinde bulunmaya engel teşkil ettiği anlaşıldığından, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

Meskeniyet iddiası İİK'nun 82/12. maddesi uyarınca taşınmazlar yönünden geçerli olup taşınır hükmündeki enkaz yönünden böyle bir iddianın dinlenmesi mümkün değildir. Ancak taşınmazın tapu kaydında şikayetçi borçlu yönünden verilmiş bir tahsis kararı veya kurulmuş bir intifa hakkı bulunması durumunda meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Dairemizin 16.4.2019 tarih ve 2018/6810 E. - 2019/6436 K. sayılı bozma ilamında da bu hususa değinilmiştir. Somut olayda, şikayet konusu yerin tapu kaydında buranın İzzet Paşa adına kayıtlı olup şikayetçi borçlu yönünden verilmiş bir tahsis kararı veya kurulmuş bir intifa hakkının bulunmadığı, bu suretle borçluya ait enkaz niteliğinde menkul olduğu anlaşılmıştır....

    UYAP Entegrasyonu