İSTİNAF SEBEPLERİ: ilk derece mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu haline münasip sayılabilecek daire üzerine toki kayıtları üzerinden hacizler konulduğunu, mahkeme eksik inceleme ile davayı reddettiğini oysa toki kayıtları üzerinden haciz koyabildiklerini göre hacizler konusunda meskeniyet iddiasının dinlenmesi gerektiğini eşi ile anlaşma boşanma gerçekleştirdiğini tokide ki bu kayıtlar yüzünden daire konusunda anlaşmanın yürürlüğe giremediğini, kararın kaldırılmasını ve meskeniyet iddiasının kabulüne karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; Meskeniyet şikayetin ibarettir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı taşınmaz maliki davacı/borçlu bakımından da mümkün değildir. Taşınmaz üzerindeki ipoteğin de meskeniyet iddiası nedeniyle veya TMK'nın 194. maddesine dayalı olarak icra mahkemesinde terkini yasal olarak mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
Temyiz Sebepleri Şikayet ve istinaf dilekçesini tekrarla, müvekkilinin aktif dava ehliyeti olduğunu, Anayasa Mahkemesinin 12.12.2019 tarih ve 2016/10454 sayılı emsal kararı ile eşin de meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı olduğuna karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İcra İflas Kanunu'nun 82. maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2020/23 ESAS 2021/174 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Denizli 3. İcra Müdürlüğünün takip dosyası ile davacı Tahsin adına kayıtlı taşınmazın haczedildiğini, söz konusu taşınmazın meskeniyet nedeniyle haczedilmez olduğunu, meskeniyet nedeni ile haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Dava İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....
Mustafa BUYURGAN Başkan 30660 Selvinaz BULUT Üye 37474 Halit ÇAVUŞ Üye 41413 Hatice DEMİRÖRS Katip 93534 KARŞI OY GEREKÇESİ: Meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının yalnızca borçluya ait olduğu, borçlu dışında üçüncü kişilerin bu hakkının bulunmadığı (12. H.D. 23/03/1995 3427/4225, 03.04.2017, 2016/13876 E.,2017/5261 K. HGK 03/07/1996 12/446- 536), kararlarında açıklandığı üzere, İİK'nın 82/12.maddesinden faydalanma hakkının sadece takip borçlusuna ait olduğu, somut olayda meskeniyet şikayetine konu edilen taşınmaza ait tapu kaydında şikayetçi 3. kişi lehine "aile konutu" şerhi yer olmuş olsa dahi takipte taraf sıfatı bulunmayan şikayetçi 3....
Davanın konusu meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetidir. İİK nun 82/12 maddesinde ;"Borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği belirtilmiş olup, anılan yasal düzenleme uyarınca meskeniyet şikayeti yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3.kişinin haczedilmezlik şikayetinde bulunmaya hakkı olmadığından takip dosyasında da davacının takip borçlusu olmadığı, 3.kişi sıfatında bulunduğu anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince meskeniyet şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine yönelik verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun HMK 353(1)-b/1 maddesi gereğince esastan reddine, Dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstanbul 19....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile satışa ilişkin işlemlerde usule ve yasaya aykırılık bulunmadığı, meskeniyet şikayeti yönünden 103 davetiyesinin 29.05.2013 tarihinde, kıymet takdir raporunun ise 10.05.2019 tarihinde tebliğ edildiği, 7 günlük yasal sürede şikayet yoluna başvurulmadığı gerekçesi ile meskeniyet şikayetinin süresinde yapılmadığı anlaşılmakla şikayetlerin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçiler istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
a ait taşınmazın kaydı üzerinde borçlunun rızası ile tesis edilmiş ipotek bulunduğu, bankaca konulmuş ipotek nedeniyle meskeniyet iddiasında bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi 3. kişi istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Şikayetçi vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddiaları tekrarlayarak, meskeniyet iddiasında bulunan kişinin taşınmazı ipotek ettirdiği söylenen takip borçlusu olmayıp eşi olduğunu, Anayasa Mahkemesi kararlarına göre eşinin borcundan dolayı aile konutunun satılamayacağını iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C....
Dava İİK'nun 82/12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, meskeniyet iddiasına konu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, Türkiye Vakıflar Bankası A.Ş lehine haciz tarihinden önce ipotek tesis edildiği anlaşılmıştır....