Uyuşmazlık meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti olup haciz konusu taşınmazın hisse değeri 341.000 TL'dir. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihine göre uyuşmazlık konusu değerin, yukarıda belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, anılan Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti yoktur. 5311 sayılı Kanunla değişik İİK.nin 364/1-2. maddeleri ve 6100 sayılı HMK'nin 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 02.10.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Şikayetçinin icra takibinde taraf sıfatı olmadığından, yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı yoktur. Diğer taraftan, İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur....
Takip, ipotek alacağına dayalı olarak başlatılmıştır. Borçlu, ipotek kurulurken bu evi, mesken olarak kullanmaktan vazgeçmiş sayılır. İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline münasip meskenin haczedilemeyeceği düzenlemesi haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası bulunmadığı gibi, meskeniyet şikayetine konu edilecek bir haciz işlemi de bulunmadığından, kararda bir isabetsizlik görülmemiştir. Mahkemece birleşen dosya sehven esasa kaydedilmiş olmakla, hükümde ayrıca karar verilmemesi sonuca etkili görülmemiştir....
Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır. Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Öte yandan, borçlunun ölümü ile İİK'nun 53. maddesi uyarınca; alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde ön görülen yasal yedi günlük sürede İİK'nun 82/1-12. maddesi uyarınca kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceklerdir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayeti ile takibe konu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 16, 17, 18 ve 82/1-12. maddesi 3. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir mesken dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır" hükmüne uyulması gerektiğini, elbirliği veya müşterek mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda meskeniyet iddiasında bulunulmasının hukuken mümkün olmadığını,davacının davasının bu yönüyle de red edilmesi gerektiğini, davacı borçlunun Kırklareli İcra Müdürlüğünün 2019/2917 esas sayılı dosyasındaki dava konusu yapılan Kırklareli , Merkez, Eriklice Köyü,1335 parsel sayılı taşınmaza yönelik meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verilmesi, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Şikayete konu taşınmazın haciz tarihinin 13.07.2015 olduğu, borçlu vekilinin icra dosyasına vekaletnamesini 10.06.2015 tarihinde ibraz ettiği, vekilin icra müdürlüğüne 09.05.2016 tarihli beyanı ile haczin kaldırılması talebinde bulunduğu görülmüş olup, 09.05.2016 tarihi itibariyle borçlu vekilinin hacizden muttali olduğunun kabulü gerekir İİK'nın 82/1-12. maddesinde borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edilmektedir.İİK'nın 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlu adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulmuş geçerli bir haczin varlığı gerekir. Öte yandan; İİK'nın 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; meskeniyet davasının süresinde açılmadığını, davacının meskeniyet şikayetinde de bulunma hakkının olmadığı, davacının borçlu olmadığını, esasa ilişkin ise taşınmazın davacı tarafından kullanılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, icra takibi borçlularının Durdu Kılıç, Hava Kılıç ve Mustafa Kılıç olduğu, İİK.'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde; borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı ifade edildiği, anılan yasal düzenleme uyarınca, meskeniyet şikayeti yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takip borçlusu sıfatı taşımayan 3. kişilerin haczin kaldırılmasını istemesinin mümkün olmadığı, T1 takipte borçlu sıfatı olmayıp dolayısıyla da meskeniyet şikayetinde bulunamayacağı gerekçesiyle şikayetin aktif husumeti ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiştir....
Kıymet takdirine ilişkin itiraz davadan tefrik edilmiş, yetki itirazı ve meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmiştir....
GEREKÇE: Katılma alacağına ilişkin ilama dayalı olarak başlatılan ilamlı takipte, borçlu vekili tarafından meskeniyet şikayetinde bulunulmuş olup ilk derece mahkemesince dayanak ilamın katılma payı alacağına ilişkin olduğu, yani borcun şikayete konu taşınmazın bedelinden kaynaklandığı belirtilerek (İİK 82/2 mad.) meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesi üzerine davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Öncelikle davacı tarafa 103 davetiyesi tebliğ edilmediğinden şikayet süresindedir. İİK'nun 82/1. maddenin 12. bendi uyarınca borçlunun haline münasip evi haczedilemez. Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise; meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için haczin dayanağını teşkil eden borcun haczedilmezlik iddiasına konu edilen evin bedelinden doğmamış olması koşul olarak düzenlenmiştir. Borcun evin bedelinden doğması halinde bahsi geçen madde uygulanmaz ve dolayısıyla haczedilmezlik şikayeti ileri sürülemez....