Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ :ELATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL. -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; mera vasfı ile davacı ... adına kayıtlı taşınmaza elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 3.6.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ......

    Devletin hüküm ve tasarrufu altında, kamu malı niteliğindeki mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz. (Mera Kanunu 3 ve 4.madde) Meralar, Devletin sadece nezaret ve muhafaza yetkisi bulunup, tahsis şekli keyfi bir şekilde değiştirilemez. Mer’aların tahsis amacının nasıl ve hangi yol izlenerek değiştirileceği 4342 sayılı Mera Kanunu’nun 14 ve 15. maddelerinde düzenlenmiştir. Mer’aların kuru mülkiyeti Hazineye, yararlanma hakkı köy ve belediyelere ait bulunduğundan, yararlanma hakkı olan köy ve belediyeler yoksun kaldıkları yararlanma nedeniyle haksız elatmanın kaldırılmasını, hayvanlarının yararlanamaması sebebiyle ot bedelini isteyebilirler. Mülkiyet hakkı sahibi olan Hazine ise, haksız elatmanın giderilmesi ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun 4/4 maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarını haksız eylem sahibinden alabilirler....

      Dava dilekçesindeki anlatımlara ve dosya kapsamına göre davacının istemi idarece evvelce belirlenen sınırın nereden geçtiğinin arazide belirlenmesi ve orman alanından yararlanma hakkına ve kadim mera, otlakiye ve su kaynaklarına elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere 31.5.1965 tarih 4/2 sayılı içtihatı birleştirme kararında; "..tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının diğer köyün sınırı içine alınmış olması halinde dahi ilk köyün bu yerlerden eskisi gibi yararlanacağı" belirtilmiştir. 4342 sayılı Kanunun 29. maddesinde de bu prensip benimsenmiştir. 6831 sayılı Orman Kanununun 20 ve onu izleyen maddeleri hükmünce orman içerisinde mer’a yaylak ve kışlak da bulunabilir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/751 KARAR NO : 2022/791 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TOKAT 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/63 ESAS, 2021/321 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi ve Eski Hale Getirme KARAR : Tokat 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/63 esas, 2021/321 karar sayılı dava dosyasında verilen elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme talebinin kabulüne karşı, davalı tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ovayurt Köyü muhtarının Tokat İl GIda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'ne verdiği 08.01.2018 tarihli mera işgali konulu dilekçesi ve akabindeki İl Mera Komisyonu'nun 12.01.2017 tarih ve 01 nolu kararı ile Pazar mera Teknik Ekibi tarafından dava konusu mera parselleri üzerinde inceleme, ölçüm ve araştırma yapıldığını, zeminde yapılan incelemeler...

        taşınmaza müdahalesinin önlenmesini, taşınmazın eski hale getirilmesine ve kal'ine ve kal (mera haline getirme) masraflarının davalıdan tahsilini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MERAYA ELATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL. DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,05.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Maddesine göre meralar özel mülkiyete geçirilemez ve amacı dışında kullanılamaz. Mera kanunun 4. Maddesi devamında “Amaç dışı kullanılmak suretiyle vasıfları bozulan mera, yaylak ve kışlakları tekrar eski konumuna getirmek amacı ile yapılan masraflar sebebiyet verenlerden tahsil edilir" denildiğini, bütün bu nedenlerle davalının taşınmaza müdahalenin men'i ve taşınmaz üzerindeki kalıcı yapıların kaldırılması için bu davayı açmak zorunlu olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davanın kabulünü, davalının taşınmaza müdahalesinin önlenmesini, taşınmazın kal'ine ve meranın kal (mera haline getirme) masraflarının davalıdan tahsilini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı duruşmadaki beyanında özetle; Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          Eldeki davada, davacı köy sadece idari sınırların mahkeme eliyle saptanması için değil, idari sınırlar içerisinde kalan ve mera niteliğindeki bir kısım taşınmazlara davalı belediyenin elattığı iddiasıyla dava açmıştır. Davalı ... ise buna karşılık, 3527 ve 1151 sayılı mera parsellerinden yararlanma hakkının kendilerine bırakıldığını savunmuştur. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa ... olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma ... olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir....

            Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

              Dava, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından açılmış eski hale getirme ve ot bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4.maddesinde meraların hukuki durumu belirlenmiş, 5.maddesinde ise mera olarak tahsis edilecek yerler sayılmış 6.maddede ise tespit ve tahdit işlemlerinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı bildirilmiştir. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan meralarda Hazinenin mülk sahibi olarak dava açma hakkı vardır. Mera Kanununun 6.maddesinde mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilmiş olup Bakanlığın yetkisi tespit, tahsis ve tahsisin değiştirilmesi ile sınırlı olduğundan anılan Bakanlığın genel mahkemede mera, yaylak ve kışlaklar hakkında onları koruma ya da sahiplenmeye yönelik dava açma hakkı açık bir hükümle tanınmamıştır....

                UYAP Entegrasyonu