Dava, mera niteliğindeki taşınmaza elatmanın önlenmesi ve tazminat istemine ilişkinmdir. Dava konusu 16 parsel sayılı meraya tecavüzü nedeniyle davalı hakkında Yavuzeli Kaymakamlığı İdare Kurulunun 03/03/2011 tarih ve 9 sayılı Kararı ile men kararı verilmiş ve infaz edilerek davalıya 05.03.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı men kararını öğrendikten sonra kullanmayı bıraktığını ileri sürdüğüne göre bu hususun şüpheye yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması gerekir. Diğer taraftan, davacı Hazine belirlenecek tazminat bedelinin tahsilini de talep etmiştir. Kural olarak, meraların kuru mülkiyeti Hazineye, yararlanma hakkı köy ve belediyelere aittir....
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda, davacının davasının kabulüne, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfiyle gösterilen meraya tecavüzün men'ine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, ... merasına elatmanın önlenmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ... kadastrosu yapılmamıştır. Somut olayda, davacı ... tüzel kişiliği, davalı ... Bakanlığına husumet yönelterek dava konusu taşınmazın mera niteliğindeki yerlerden olduğu iddiasıyla ... merasına elatmanın önlenmesi talep ve dava etmiştir. Ne var ki, mahkemece mahallinde icra edilen keşif sırasında, uzman ... bilirkişisi tarafından eski tarihli memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmaz bölümlerinin mera olmadığı, ... sayılan yerlerden olduğu saptanmıştır. ... vasfındaki taşınmazlar yönünden dava açma hakkı ... ile ......
Davalı vekili kararı temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 3.maddesinde yapılan tanıma göre; yaylak çiftçilerin hayvanları ile birlikte yaz mevsimini geçirmeleri, hayvanlarını otlatmaları ve otundan yararlanmaları için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir. Yasanın 4. maddesi hükmünce de, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yaylanın özel mülkiyete geçirilmesi ve amacı dışında kullanıması olanaklı değildir. Mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy ve belediyeye aittir. 0 köy veya beldeyi köy ya da belde insanlarından ayrı düşünmek mera, yaylak ve kışlaklardan yararlanmalarını yasaklamak mümkün değildir. Esasen bu konuda yasal düzenlemeler yapılmış, Mera Kanununun 4.maddesinde kullanım hakkı köy ya da belediye halkına tanınmış, 20.maddede ise, yaylaklardan kullanımın kullanma amacına uygun yapılar meydana getirilerek sürdürülmesine izin verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.06.2010 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ,meraya el atmanın önlenmesi ve 1527,20TL eski hale getirme bedelinin tahsilini talep etmiştir. Davalı, dava konusu yeri 2009 yılında 1 yıl için kiraladığını ve mera olduğu belirlenen yeri sadece 1 yıl için ektiğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,davalı taşınmazı 27.02.2009 yılında icar sözleşmesi ile kullanmaya başladığı ,davalının kullandığı dönemden önce meralık vasfının bozulduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/770 KARAR NO : 2021/423 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BOZDOĞAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Mera, Yaylak ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera KARAR : Bozdoğan Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 11.01.2019 tarih ve 2018/137 Esas 2019/18 Karar sayılı kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.4.2006 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 1.3.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve asli müdahil vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... , davalı ... köyü tüzel kişiliğinin köylerine ait kadim meraya elattığını ileri sürerek , elatmanın önlenmesini istemiştir. Davalı köy tüzel kişiliği vekili , nizalı meranın her iki köyün müşterek yararlandığı mera olduğunu ve buna ilişkin ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/75-131 sayılı ilamının kesinleştiğini belirterek davanın kesin hüküm nedeniyle reddini savunmuştur. Yargılamalar sırasında ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.04.2008 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, ... Köyü sınırları içinde bulunan ... mevkiindeki kadim meraya ve içinde bulunan gölete davalı ... halkı tarafından hayvan otlatılması, göletin yapımına engel olunması suretiyle tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek meraya ve gölet yapımına müdahalesinin önlenmesini istemiştir. Davalı köy temsilcisi, dava konusu yer ile ilgili kesin hüküm bulunduğunu, köylerine ait kadim mera olduğunu, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.03.2010 gününde verilen dilekçe ile meraya müdahalenin meni - kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, 430 sayılı mera parselinin tarla olarak kullanılması, saya ve ağıl yapılması suretiyle oluşan haksız elatmanın kal suretiyle giderilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temyiz etmiştir....
Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09/06/2015 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedelinin tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, mera vasfı ile kayıtlı olan 360 parsel sayılı taşınmazın 19.490,86 m²'sine davalı tarafından fıstık dikilmek suretiyle tecavüz edildiği belirtilerek 360 parsel sayılı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve 8.952,00TL eski hale getirme bedelinin tahsilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir....