Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu saptamaya göre Hazinenin elatmanın önlenmesi isteminin reddiyle Hazine meranın mutasarrufu olmadığından ot bedeline yönelik talebin reddedilmiş olmasında yasaya aykırılık yoktur. Ancak; 1543 parselin mera olduğu çekişme konusu değildir. Meralar hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerdir. Mera, yaylak ve kışlak gibi özel mülkiyete tabi olmayan yerlerin amacı dışında kullanma olanağı bulunmamaktadır. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. ncü maddesi hükmünce amaç dışı kullanılmak suretiyle vasıfları bozulan mera, yaylak ve kışlakların tekrar eski konumuna getirmek için yapılan masraflar sebebiyet verenlerden tahsil edilir....

    Bu saptamaya göre Hazinenin elatmanın önlenmesi isteminin reddiyle Hazine meranın mutasarrufu olmadığından ot bedeline yönelik talebin reddedilmiş olmasında yasaya aykırılık yoktur. Ancak; 927 parselin mera olduğu çekişme konusu değildir. Meralar hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerdir. Mera, yaylak ve kışlak gibi özel mülkiyete tabi olmayan yerlerin amacı dışında kullanma olanağı bulunmamaktadır. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. ncü maddesi hükmünce amaç dışı kullanılmak suretiyle vasıfları bozulan mera, yaylak ve kışlakların tekrar eski konumuna getirmek için yapılan masraflar sebebiyet verenlerden tahsil edilir....

      Dava, Tarım ve Köyişleri Bakanlığını tarafından açılmış, meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 4. maddesinde meraların hukuki durumu belirlenmiş, 5.maddesinde ise mera olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6.madde de tesbit ve tahsis işlemlerinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı bildirilmiştir. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan meralarda Hazine'nin mülk sahibi olarak dava açma hakkı vardır. Mera Kanunu'nun 6.maddesinde mera, yaylak ve kışlakların tesbit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilmiş olup, Bakanlığın yetkisi tesbit, tahsis ve tahsisin değiştirilmesi ile sınırlı olduğundan, anılan Bakanlığın genel mahkemede mera,yaylak ve kışlaklar hakkında onları koruma yada sahiplenmeye yönelik dava açma hakkı açık bir hükümle tanınmamıştır....

        Dava, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından açılmış meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4.maddesinde meraların hukuki durumu belirlenmiş, 5.maddesinde ise mera olarak tahsis edilecek yerler sayılmış 6.madde de tesbit ve tahdit işlemlerinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı bildirilmiştir. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan meralarda Hazinenin mülk sahibi olarak dava açma hakkı vardır. Mera Kanununun 6.maddesinde mera, yaylak ve kışlakların tesbit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilmiş olup, Bakanlığın yetkisi tesbit, tahsis ve tahsisin değiştirilmesi ile sınırlı olduğundan anılan Bakanlığın genel mahkemede mera, yaylak ve kışlaklar hakkında onları koruma ya da sahiplenmeye yönelik dava açma hakkı açık bir hükümle tanınmamıştır....

          Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar, özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3-4) 31.5.1965 tarihli ve 4/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma ... sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı...”öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa ... olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

            Dava, meraya elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir....

              Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....

                Dava, Tarım ve Köy İşleri Baykanlığı tarafından açılan elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme istemine ilişkindir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4.maddesinde meraların hukuki durumu belirlenmiş, 5.maddesinde ise mera olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6 maddede tesbit ve tahdit işlemlerinin Tarım ve Köy İşleri Bakanlığınca yapılacağı bildirilmiştir. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan meralarda Hazinenin mülk sahibi olarak dava açma hakkı vardır. Mera Kanununun 6.maddesinde mera, yaylak ve kışlakların tesbit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köy İşleri Bakanlığıca yapılacağı belirtilmiş olup, bakanlığın yetkisi tesbit, tahsis ve tahsisin değiştirilmesi ile sınırlı olduğundan anılan bakanlığın genel mahkemede mera, yaylak ve kışlaklar hakkında onları koruma ya da sahiplenmeye yönelik dava açma hakkı açık bir hükümle tanınmamıştır....

                  Dava, mera'ya elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alındığından; devletin hüküm ve tasarrufundaki meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla, Hazine dışında yararlanan köy ve belediyenin de kullanıcı sıfatı ile dava açma hakkı vardır....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.10.2005 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve muarazaanın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.11.2007 mün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi istemi ile açılmıştır. Davalı ..., dava konusu yerin kendi idaresi sınırları içerisinde kaldığını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişmeli mera davalı köyün idare sınırları içerisinde kaldığı saptandığından, dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı ... temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 3.maddesinde yapılan tanıma göre mera; hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir....

                      UYAP Entegrasyonu