Temyiz Sebepleri Davalı şirket vekili, şirketin ... 1 Barajı ve HES inşaatı işi kapsamında tamamen idarenin talimatları doğrultusunda ve sözleşme maddeleri kapsamında yüklenici olarak işini yaptığını, döküm sahalarının idare tarafından gösterildiğini, sunulan delil, belge ve bilgilerin mahkemece değerlendirilmediğini, hükmün bozulmasının istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meraya elatmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanun'u m.3,4). 2....
Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...Tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....
Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.10.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ..l ve davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalıların elatmalarının önlenmesine, taşınmaz üzerindeki muhdesatların kaline, eski hale getirme bedelinin davalılardan tahsiliyle davacıya ödenmesine karar verilmiştir....
Mahkemece, kadastro tespitlerinin doğru olduğu, taşınmazların mera olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı Hazine temsilcisi ile davalı ... vekili ayrı ayrı temyiz etmişlerdir. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş yada kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu m. 3 ve 4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği yada taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin yada Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır....
Davacı,152 sayılı taşınmazın mera olduğu iddiasına dayanarak el atmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedelini istemiştir. Dosya içinde bulunan kayıtlardan dava konusu taşınmazın ham toprak vasfı ile Hazine adına kayıtlı olduğu ve mera komisyonu tarafından mera çalışmaları yapılarak mera kapsamına alındığı ancak mera tahsis kararının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalının uzun yıllar ham toprak vasıflı dava konusu taşınmazı kullandığı ve bu kullanıma karşı da ecrimisil ödediği idare tarafından bildirilmiştir Mahkemece mahallinde yapılan keşif sonucu alınan uzman bilirkişi raporunda taşınmaz üzerinde bulunan davalıya ait zeytin ağaçların yaş ve miktarı tespit edilmiş ve bunlarında kaline karar verilmiştir. Taşınmaz üzerindeki ağaçların durumu TMK 729. maddesinin yaptığı gönderme sebebi ile Yasanın 722 ve 723 .maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava meraya yönelik elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkin olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi "Dava meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme istemlerine ilişkindir. Bu niteliğe göre dosyanın Yargıtay'daki temyiz incelemesi 7. Hukuk Dairesine ait olup Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli 7. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 13/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile özetle; Yerel mahkemece verilmiş olan kararın usul ve yasa aykırı olduğunu, mahkemece kal taleplerinin ve elatmanın önlenmesi taleplerinin reddine karar verildiğini, davalı tarafından Pazar İlçesi Mera teknik ekibinin yaptığı incelemelerde dava konusu merayı kullandığının tespit edildiğini, bütün bu tespitler değerlendirilmeden verilen kararın yasa ve usule aykırı olduğunu, taşınmazda davalılar tarafından meraya yapılan yapıların kaldırılması için de kal talepleri bulunduğunu, bu talepleri değerlendirilmeden karar verildiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: İncelemeye konu uyuşmazlık, davanın . kararının eksik incelemeye ve/veya hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı, hükmün fer'ilerinde usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sarıkamış Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 25/09/2014 NUMARASI : 2011/202-2014/409 Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.06.2011 gününde verilen dilekçe ile mera, yaylak ve kışlağa ilişkin davalarda yeniden tespit ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 25.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı O.. K.. vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilen dava dosyası için 3 adet tebligat pulunun gerekli olduğu anlaşılmıştır. Davacı O.. K.. vekilince Sarıkamış Mahkemeler Veznesine 40,00 TL'lik gider avansı ödendiği tepit edilmişir....