WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” şeklinde düzenlemeler yapılmıştır...

    Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir" hükmü getirilmiştir.Yukarıya aynen alınan...

      Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir....

        Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları kapsamına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, dava konusu taşınmazın kadimden beri mera-yaylak vasfında bulunduğu, Taşkent Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/45 E-2004/5 K sayılı ilamı, uzman ziraatçi bilirkişi raporu, teknik bilirkişi raporu, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından anlaşıldığına, anılan ve kesinleşen mahkeme kararı eldeki dava bakımından güçlü delil oluşturduğuna göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün esasının ONANMASINA, Davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden 600 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Hazine vekiline ödenmesine şeklinde hüküm kurulmuştur....

          Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları kapsamına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğini, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, dava konusu taşınmazın kadimden beri mera-yaylak niteliğinde bulunduğu, Taşkent Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/45 E-2004/5 K sayılı ilamı, uzman ziraatçi bilirkişi raporu, teknik bilirkişi raporu, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından anlaşıldığına, anılan ve kesinleşen mahkeme kararı eldeki dava bakımından güçlü delil oluşturduğuna göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün esasının ONANMASINA, Davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden 540 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı hazine vekiline ödenmesine" şeklinde hüküm kurulmuştur....

            Mera Kanununun 6. maddesine göre mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisi Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılır. Uygulamayı yapacak merci ise valilik onayı ile oluşturulacak olan mera komisyonu ve komisyona bağlı olarak çalışan teknik ekiplerdir. Aynı Kanunun 3. maddesinde yapılan tanımlamalara göre, Tahdit; çayır, mera, yaylak ve kışlak arazisi olduğuna karar verilen yerlerin sınırlarının usulüne uygun olarak ülke nirengi sistemine dayalı 1/5000 ölçekli haritalar üzerinde belirtilmesini ve bu sınırların arazi üzerinde kalıcı işaretlerle işaretlenmesini, Tespit; bir yerin mera, yaylak ve kışlak arazisi olup olmadığının resmi evrakla ve bilirkişi ifadeleri ile belgelendirilmesini, ifade eder....

              Mahkemece düzeltme işleminin 41. madde kapsamında hesap hatasının düzeltilmesi şeklinde ve doğru olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Burada İl Tarım Müdürlüğünün dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunun tartışılması gerekmektedir. 4342 sayılı Mera Kanunu’nun “Mera, Yaylak ve Kışlakların Hukuki Durumu” kenar başlıklı 4. maddesinde; mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olduğu, bu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu açıklanmıştır. Aynı Kanunun 6. maddesinde; mera yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı ifade edilmiştir....

                Mahkemece düzeltme işleminin 41. madde kapsamında hesap hatasının düzeltilmesi şeklinde ve doğru olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Burada İl Tarım Müdürlüğünün dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunun tartışılması gerekmektedir. 4342 sayılı Mera Kanunu’nun “Mera, Yaylak ve Kışlakların Hukuki Durumu” kenar başlıklı 4. maddesinde; mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olduğu, bu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu açıklanmıştır. Aynı Kanunun 6. maddesinde; mera yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı ifade edilmiştir....

                  Mahkemece düzeltme işleminin 41. madde kapsamında hesap hatasının düzeltilmesi şeklinde ve doğru olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Burada İl Tarım Müdürlüğünün dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunun tartışılması gerekmektedir. 4342 sayılı Mera Kanunu’nun “Mera, Yaylak ve Kışlakların Hukuki Durumu” kenar başlıklı 4. maddesinde; mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olduğu, bu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu açıklanmıştır. Aynı Kanunun 6. maddesinde; mera yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı ifade edilmiştir....

                    Mahkemece düzeltme işleminin 41. madde kapsamında hesap hatasının düzeltilmesi şeklinde ve doğru olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Burada İl Tarım Müdürlüğünün dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunun tartışılması gerekmektedir. 4342 sayılı Mera Kanunu’nun “Mera, Yaylak ve Kışlakların Hukuki Durumu” kenar başlıklı 4. maddesinde; mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olduğu, bu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu açıklanmıştır. Aynı Kanunun 6. maddesinde; mera yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı ifade edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu