Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir....
Dava konusu taşınmaz tapuda davacı Hazine adına kayıtlı olup, mera tahsis çalışmaları sırasında mera kaynakları arasına alınarak tahsis edildiği anlaşılmaktadır. 4342 sayıl Mera Kanununun 9. maddesine 4916 sayılı yasanın 27. maddesi ile eklenen 7. fıkra ile; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak veya kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır” hükmü getirilmiştir. Görüldüğü üzere, bu nitelikteki bir yerin 4342 sayılı Mera Kanununun 5.maddesinden yararlanılarak mera kaynakları arasına alınması anılan yasa hükmü uyarınca tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınmasına bağlıdır....
Mahkemece yapılacak keşifte; kadimlik iddiası yerel bilirkişi ve tanıklara taşınmazın kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı ve sınırları sorularak sonuca gidilmelidir. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 101 ada 6 parsel sayılı taşınmaz mera olarak sınırlandırılan taşınmaz 26.09.2008 günlü ve 48 numaralı kadastro komisyon kararı ile taraf köylerin kullanımına bırakılmıştır. 4342 sayılı Mera Kanununun 6. maddesi mera komisyon ekibinin kimlerden oluşacağını ve nasıl kurulacağını hükme bağlamıştır. Aynı yasanın 9. maddesinde de komisyon tespit ve tahdit çalışmalarının hangi usul ve esaslara göre yapılacağı belirtilmiştir. Davacının iptalini talep ettiği 26.09.2008 günlü ve 48 sayılı karar mera komisyonu tarafından değil kadastro komisyonunca alınmış bir karardır. Mera komisyonunun 25.09.2012 günlü ve 8704 sayılı yazısında da davalı ...’nde mera tahsis çalışmasının yapılmadığı belirtilmiştir....
Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın mera, yaylak, kışlak iddiasıyla açılan Mera Tespit Komisyonu Kararının iptali istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'ne aittir.Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 20/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 9. maddesinin 4916 sayılı Yasanın 27. maddesi ile eklenen 7. fıkra gereğince; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak ve kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır.” Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlar 3402 sayılı Kadastro Kanununun “Kamu malları“ başlıklı 16. maddesinin ( C ) bendinde sayılmıştır. Dava konusu 1404 parsel numaralı taşınmaz komisyon kararındaki diğer bir çok taşınmaz da "hali" yer olarak vasıflandırılmış olduğundan devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olmayıp, kamunun ortak kullanmasına ayrılan yerlerden olduğundan mera komisyonu çalışmalarından önce bu tür bir taşınmaz için Maliye Bakanlığından izin alınması gerekmez....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera Tespit KARAR : Milas 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20.09.2019 tarih ve 2017/997 Esas 2019/1485 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nin 11.02.2021 tarih ve 2021/64 Esas 2021/130 Karar sayılı görevsizlik ilamı ile, Dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Kabule göre de. mera tespit tahdit ve tahsis işlemlerine karşı açılacak davalarda Hazine ve ilgili köy veya Belediye tüzel kişiliği aleyhine husumet yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, Tarım ve Orman Bakanlığının yetkisinin mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsis ile sınırlı olduğu, anılan bakanlığa genel mahkemelerde mera, yaylak ve kışlaklar hakkında onları koruma yada sahiplenmeye yönelik dava açma veya bu istemler ile tespit, tahdit ve tahsis işlemlerine karşı itirazen açılcak davaları takip etme hakkının açık bir hükümle tanınmadığı gözetilmeden bu davalı yönünden husumet konusu değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması da isabetsizdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MERA TESPİT KOMİSYONU KARARININ İPTALİ ... Dava, mera komisyonu kararının iptali istemine ilişkin olmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 12.02.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 30.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemce bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 9. maddesine 4916 sayılı yasanın 27. maddesi ile eklenen 7. fıkra ile; “Belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazinenin özel mülkiyetindeki arazilerin mera, yaylak veya kışlak olarak tespit ve tahdit çalışmalarından önce Maliye Bakanlığından izin alınır” hükmü getirilmiştir. Somut uyuşmazlıkta; dava konusu taşınmazın belediye ve mücavir alan sınırları içinde olmayıp, Toybelen Köyü sınırları içinde kaldığı anlaşıldığından bu tür araziler için mera tespit ve tahdit çalışmaları yapılmadan önce Maliye Bakanlığından izin alınmasına gerek yoktur....
yaptığı tesbit, tahdit ve tahsis kararlarının, mera komisyonu tarafından Mera Kanununun 13/4. maddesi gereğince yaptığı ilân ya da tebliğ üzerine 30 günlük süre içinde açılacak davalara bakma görevinin asliye hukuk mahkemelerine ait olduğu kabul edilmelidir....