Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme 1. Uyuşmazlık, meraya müdahalenin men'i ve kâl istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 2. Meraya el atmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. 3. Değerlendirme 1. Davacı 415 ada 87 parsel sayılı mera parseline el atmanın önlenmesi ve kâl isteminde bulunmuştur....
Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, ... adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra ... tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek ... adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda ... adına kayıtlı olan taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” hükmü getirilmiştir....
Mahkemece mera niteliğindeki çekişme konusu 382 ve 348 parsel sayılı taşınmazların taraf köyler arasında müştereken yararlanıldığının tespitine davalı köyün elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hükmü davalı ... temyiz etmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 3. maddesinde yapılan tanıma göre mera hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir. Tahsis işleminden maksat ise, mera yaylak ve kışlakların münferiden yada müştereken yararlanılmak amacıyla bir veya birkaç köy ya da belediyeye bırakılmasıdır. Dosya kapsamından 348 ve 382 parselleri 1987 yılında yapılan kadastro çalışmalarından mera niteliği saptandıktan sonra davalı Köy Tüzel Kişiliğinin kullanımda olduğu tespit edilmiştir. Ne var ki; her iki taşınmaza ait tapu kaydında «... Köyünün intifa hakkı vardır» şerhinin kayıtlara yazıldığı görülmektedir....
Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Davacı, dava konusu meraya davalıların tarım yapmak suretiyle işgal ve tecavüzde bulunduğunu belirtmiş, iddiasına Tokat İl Tarım ve Orman Müdürlüğü 01/06/2018 tarihli Pazar Mera Teknik Ekibi Komisyonu tarafından hazırlanan mera alanının kim tarafından, ne şekilde kullanıldığına dair raporunu dayanak göstermiştir....
Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....
Davacı köy, bu alanın mera olduğunu, kullanımlarındaki meraya davalı köyün yersiz elatmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun “tanımlar” başlıklı 3.maddesinde mera; hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere 29.06.2007 tarihli krokide etrafı yeşil renkle taranan alan yasada tanımı yapılan geleneksel nitelikte mera değildir. Bilirkişiler bu yerin mahalli tabirle “tump” niteliğinde olduğunu belirtmiş, teknik bilirkişiler ise kadastro çalışmaları sırasında bu alanın kadastro harici boşluk olduğunu ifade etmişlerdir. Şu halde davacı, çekişmeli alanın mera niteliğinde olduğunu kanıtlayamadığı gibi, davalı köyün haksız elatmasını da kanıtlayamamıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/01/2022 NUMARASI : 2021/237 ESAS - 2022/47 KARAR DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera Tespit Komisyonu Kararının İptali) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, T17 İl Mera Komisyonu Başkanlığının Erzurum, Yakutiye ilçesi, Akdağ Mahallesi, 12685 ada 1, 19, 29, 1142 parsel sayılı meraların kullanım hakkının Akdağ Mahallesi ve Kuzgun Mahallesine verilmesine dair 28.05.2021 tarih ve 11 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacıların aktif husumetleri bulunmadığı gibi müvekkiline husumetin yöneltilemeyeceğini, mera tahsis çalışmalarının 4342 sayılı yasa ve Mera Yönetmeliğine usulüne uygun şekilde yerine getirildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Erzurum 3....
Umuma ait çayır ve otlak yerlerinin kullanılmasında ve bunlardan faydanılmasında mera yaylak ve kışlaklara ilişkin hükümler uygulanır." Az yukarıda yer verilen Mera Kanunu'nun 4.maddesinin 5.fıkrasında açıkça umuma ait çayır ve otlakların da mera, yaylak ve kışlakların kullanılması hükümlerine tabi tutulduğu, dolayısıyla çayırlık vasfında olan taşınmazlar yönünden de 4.maddeye aykırı kullanım olması halinde tıpkı mera parseline yapılan tecavüz nedeniyle ortaya çıkan zararın giderilmesi için gerekli olan eski hale getirme bedelinin zararı verenden talep edilmesi mümkün olacaktır. Her ne kadar ilk derece mahkemesince, davaya konu yerin kadim mera olmaması ve tahsis kararından sonra masraf yapılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, bu değerlendirmenin usul ve yasaya uygun olduğundan söz edilemez....
Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Mera ve yaylaya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....
Meradan yararlanma hakkı olan köy ve belediyeler mera olarak sınırlandırılma,yoksun kaldıkları yararlanma nedeniyle haksız elatmanın kaldırılmasını, hayvanlarının yararlanamaması sebebiyle ot bedelini, mülkiyet hakkı sahibi olan Hazine ise, mera olarak sınırlandırılmasını,haksız elatmanın giderilmesini ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun 4/4 maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarının tahsilini haksız eylem sahibinden isteyebilir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6. maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerinin GıdaTarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır....