WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.09.2014 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ot bedelinin tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 10.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ot bedelinin tazmini istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MERAYA ELATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL. -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,29.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. 3. Değerlendirme 1....

        Davanın esasına gelince; 4342 sayılı Mera Kanunundaki tanıma göre tahsis; çayır, mera, yaylak ve kışlakların kullanımlarının verimlilik ve sosyal adalet ilkelerine uygun şekilde düzenlenerek münferiden ya da müştereken yararlanmak üzere bir veya birkaç köy ya da Belediye’ye bırakılmasıdır. Değişik bir anlatımla tahsis, idari kararla şimdiki Mera Kanununa göre Mera Komisyonu kararıyla yapılabilir. Şayet, mera, yaylak ve kışlak yetkili mercice bir veya birkaç Köy ya da Belediye’ye tahsis edilmemişse yararlanma hakkının kimde olduğunun saptanmasında kadim kullanmaya bakılır. Somut olayda; davacı köyler 4 ve 5 parseller üzerinde kadim kullanma haklarının bulunduğu ileri sürmüşler ve bazı delillere dayanmışlardır. Mahkemece yapılan inceleme, araştırma ve yapılan keşif ve keşifte izlenen yöntem hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır....

          Mera, bir veya birden fazla köy ve kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanmaz, sınırları daraltılamaz. (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya el atmanın önlenmesi davası kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzelkişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu atında olan yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Kural olarak meraların kuru mülkiyeti Hazineye, yararlanma hakkı köy ve belediyelere aittir....

          Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır.   Mera, yaylak ve kışlak davalarında,  tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir. Tahsise dayanıldığında, dayanak belgelerin, ayrıca karşı tarafın savunmasında ileri sürdükleri kayıtların tüm geldileri ile birlikte merciinden getirtilmesi, kadimlik iddiası varsa bu hususun araştırılması, gerektiğinde köyün kuruluş tarihinin İçişleri Bakanlığından sorulması ve köyün kadim ya da muhdes olup olmadığının saptanması gerekir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 17.04.2006 gününde verilen dilekçe ile mera komisyonu kararının iptali ile birleşen dosyada elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın yetki nedeni ile reddine dair verilen 03.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ... İli Mera Tespit Komisyonunun 10.02.2006 tarihli ve 2006/5 sayılı kararının iptali aynı zamanda davacı ve davalı köy tüzel kişiliği arasındaki yayla sınırının tespiti ve elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davalı ... Tüzel Kişiliği vekili, yetki itirazında bulunmuş aynı zamanda davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, ......

              Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...Tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2020 NUMARASI : 2017/209 ESAS, 2020/141 KARAR DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Meraya Elatmanın Önlenmesi) KARAR : İlk derece mahkemesinin 02/07/2020 tarihli kararına karşı davacı orman idaresi ile davalı T7 ve davalı T3 tarafından kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı orman vekili dava dilekçesinde özetle; Bandırma ilçesi, Yeniziraatli Mahallesi sınırları içerisinde bulunan dava konusu 451 parsel sayılı taşınmaz mera olarak tespit gördüğü ancak söz konusu taşınmazın mera vasfında olmadığını, 1998 yılında 130 nolu Orman Kadastro Komisyonunca yapılan kesinleşen Orman Kadastro ile orman tahdidi içine alındığını ayrıca eylemli orman niteliğinde olduğunu beyanla Bandırma İlçesi, Yeniziraatlı mahallesi, 451 parsel sayılı taşınmazın mera olarak yapılan sınırlandırılmasının iptali ile orman vasfı ile T7 adına tescili...

                Davacılar vekili, davaya konu yaylalardan köy ve mahalle sakinlerinin yararlanmaya devam edeceğini, devlet ormanı içinde kalan yaylalardan yararlanmaya bir engel bulunmadığını, Kırkkavak mahallesi halkından Mevlüt Çabuk isimli şahsın yaptığı evin dava konusu edilen yerde kaldığını, taleplerinin mülkiyete ilişkin olmadığını belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, yaylaya el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Meraların mülkiyeti hazineye, yararlanma hakkı köy ve belediyelere aittir. 4342 sayılı Mera Kanunun Mera, Yaylak ve Kışlaların Hukuki Durumu kenar başlıklı 4. maddesinde, Mera, Yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyelere ait olduğu, bu yerlerin Devletin Hüküm ve tasarrufu altında olduğu, aynı kanunun 6. maddesinde mera yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı ifade edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu