Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, il mera komisyon kararının iptali ve taşınmazın davacı adına tescili istemine ilişkindir. ... Kadastro Mahkemesi, kadastro tutanaklarının 14.06.2007 tarihinde kesinleştiği, davanın mera tahsis komisyon kararına, mera sınırlandırılmasına itiraz ve tescile ilişkin olup, 05.11.2010 tarihinde açıldığı, kesinleşen kadastro çalışmaları sonrasında, 4342 sayılı yasa gereğince mera tahsis komisyonlarının yaptığı tahsis istemlerine karşı açılan davalara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde bakılması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı vermiştir. ......
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, il mera komisyon kararının iptali ve taşınmazın davacı adına tescili istemine ilişkindir. ... Kadastro Mahkemesi, kadastro tutanaklarının 14.06.2007 tarihinde kesinleştiği, davanın mera tahsis komisyon kararına, mera sınırlandırılmasına itiraz ve tescile ilişkin olup, 05.11.2010 tarihinde açıldığı, kesinleşen kadastro çalışmaları sonrasında, 4342 sayılı yasa gereğince mera tahsis komisyonlarının yaptığı tahsis istemlerine karşı açılan davalara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde bakılması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı vermiştir. ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MERA KOMİSYON KARARININ İPTALİ Dava, mera komisyon kararının iptali istemine ilişkin olmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 12.02.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, il mera komisyon kararının iptali ve taşınmazların davacı adına tescili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, dava konusu yaşınmazların bulunduğu yerde kadastro çalışmalarının başlanacağının bildirildiği gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Kadastro Mahkemesi ise, dava konusu taşınmazın bulunduğu .... mezrasının kadastro çalışmaları dışında bırakıldığı ve kadastro tespit tutanaklarının düzenlenmediği gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4342 sayılı Mera Kanunu’nun 13/5. maddesi hükmü uyarınca, komisyon kararlarına karşı 30 günlük askı ilan süresi ve tebligatı gerektiren hallerde tebliğden itibaren 30 günlük süre içinde asliye hukuk mahkemesine, kadastro yapılan yerlerde ise kadastro mahkemesine dava açılabilir....
Bu sebeple, hükmün 2. paragrafında yer alan “809 parsel nolu tapu kaydının tapusunun iptali ile” kelimelerinin kaldırılarak, bunun yerine “809 parsel hakkında verilen mera tespit komisyonu kararının ve özel sicilindeki kaydının iptali ile” kelimeleri yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 03/11/2008 günü oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca İl Mera Komisyonu tarafından mera tespit ve tahdit çalışmaları yapılmıştır. Dava, mera komisyonu tespit ve tahdit kararının iptali istemiyle 30 günlük askî ilânı süresi içinde açılmışsa da, mera komisyon kararının askı ilânından önce çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyde genel arazi kadastrosu yapılıp çekişmeli taşınmaz hakkındaki kadastro tespit tutanağı kesinleşmiştir. İl Mera Komisyonunca yapılan bu işlemlere karşı yapılan itirazların inceleme ve sonuca bağlanması 4342 sayılı Mera Kanunun 13.maddesi gereğince genel mahkemelerin görevi içindedir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi zorunludur. Hal böyle olunca; mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır....
Somut olayda; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca il mera komisyonu tarafından mera tespit ve tahdit çalışmaları yapılmıştır. Dava, mera komisyonu tespit ve tahdit kararının iptali istemiyle 30 günlük askı ilânı süresi içinde açılmış ise de, mera komisyon kararının askı ilânından önce çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyde genel arazi kadastrosu yapılıp çekişmeli taşınmaz hakkındaki kadastro tespit tutanağı kesinleşmiştir. İl mera komisyonunca yapılan bu işlemlere karşı yapılan itirazların inceleme ve sonuca bağlanması, 4342 sayılı Mera Kanununun 13. maddesi gereğince genel mahkemelerin görevi içindedir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi zorunludur. Hal böyle olunca; mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır....
Somut olayda; dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca İl Mera Komisyonu tarafından mera tespit ve tahdit çalışmaları yapılmıştır. Dava, mera komisyonu tespit ve tahdit kararının iptali istemiyle 30 günlük askı ilânı süresi içinde açılmış ise de, mera komisyon kararının askı ilânından önce çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyde genel arazi kadastrosu yapılıp çekişmeli taşınmaz hakkındaki kadastro tespit tutanağı kesinleşmiştir. İl Mera Komisyonunca yapılan bu işlemlere karşı yapılan itirazların inceleme ve sonuca bağlanması 4342 sayılı Mera Kanunun 13. maddesi gereğince genel mahkemelerin görevi içindedir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi zorunludur. Hal böyle olunca; mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl dava yönünden davaya konu taşınmazların hali hazırda ... adına kayıtlı olduğu, davacıların zilyetliğe dayalı olarak mera komisyon kararının iptali ile dava konusu taşınmazın adına tescilini isteme konusunda aktif dava ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; birleşen davada ise, taşınmazlardan 109 ada 24 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yerleşim yerleri, evler, depolar ve buralara ait bahçeler olduğu, 106 ada 21 parselin ise halihazırda tarımsal amaçlı kullanılan tarla niteliğinde olduğu, taşınmazların bu özellikleri dikkate alındığında mera vasıflarının bulunmadığı ve mera olarak kullanımlarının mümkün olmadığı gerekçesiyle bu taşınmazlar yönünden alınan komisyon kararının iptaline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Köyünde kain mera sicilinde kayıtlı bulunan 12117 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 11.522,28 m2’ lik kısmının Adana İl Mera Komisyonunun 07.03.2013 tarih ve 7 sayılı kararıyla ve ...’nin 11.3.2013 tarihli olurlarıyla mera olarak tespitinin yapıldığını, ancak bu kısmın kesinleşmiş orman sınırları içinde kaldığını açıklayarak, mera komisyon kararının iptali ile taşınmazın bu kısmının orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmış ve 30.10.2014 tarihli dilekçesiyle talebini 12.864,58 m2 olarak ıslah etmiştir. Mahkemece verilen, davanın kabulüne, dava konusu 12117 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 12.864,58 m2’lik kısmına ilişkin mera tahsis kararının iptali ile bu kısmın orman vasfıyla Hazine adına tesciline ilişkin önceki karar, davalılar ... vekili, Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı vekili ve Çukurova Belediyesi Başkanlığı vekilinin temyizi üzerine, ... (Kapatılan) 20....