Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çekişmeli 177 ada 15 parsel sayılı taşınmazın sınırında kadastro tespiti kesinleşmiş olan 177 ada 7 sayılı mera parseli bulunduğu halde, yöntemince mera araştırması yapılmamış, komşu mera parselinin kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı ve taşınmazın meradan açılmış olup olmadığının araştırılmamış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır....

    Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile mera niteliği ile sınırlandırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Mahkemece çekişmeli 130 ada 235 parsel sayılı taşınmazın mera niteliğinde olduğu ve zilyetlikle mülk edinilemeyeceği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın sınırında 130 ada 114 sayılı mera parseli bulunduğu halde, yöntemince mera araştırması yapılmamış, komşu mera parselinin kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı araştırılmamış komşu parsellerden biri hakkında verilecek hükmün diğerlerini de etkileyeceği göz önüne alınarak komşu parsellerle ilgili davaların birleştirilmesi gerekip gerekmediği üzerinde durulmamıştır....

      Mahkemece, kadim ve tahsisli mera üzerinde durulmamış bu konuda herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmamıştır. 199 ada 49 sayılı parsel Hazine'ye ait 07.04.1967 tarih 178, 201 ada 2 sayılı parsel ise aynı tarih 86 sıra nolu tapu kayıtlarına dayalı olarak 2006 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tespit ve tescil edildikleri saptanmıştır....

        Hukuk Dairesi tarafından dosya Dairemize gönderilmişse de, sınırda 1 numaralı mera parselinin bulunduğu, taşınmazların dört yanının kesinleşmiş mera parseli ile çevrili olduğu, orman parselinin mera parselinden sonra geldiği, dolayısıyla Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmıştır. SONUÇ: Dairemiz ile Yargıtay 7. Hukuk Dairesi arasında anlaşmazlık konusu olmuş ve her iki Daire diğerini görevli sayarak görevsizlik kararı vermiştir. Bu durumda; gerekli inceleme yapılıp görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine 01/02/2012 günü oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.04.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine 1019 sayılı mera parselinin ifrazı ile oluşan 2489 sayılı parselin mera olduğunu, öncesi mera olan bir yerin özel mülkiyete konu teşkil edemeyeceğini, 2489 sayılı parsele ilişkin imar düzenlemesi sonucu davacı adına tesis edilen 267 ada 17 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesini istemiştir....

            DAVA     Davacılar vekili dava dilekçesinde;  Van ili, .... ilçesi, Irgatlı mahallesinde bulunan ... no.lu mera parseli içinde ve ekli krokide  gösterilen bölümlerin müvekkillerine ait olduğunu, keşif esnasında  tanık ve bilirkişi beyanları uyarınca tapu kayıtları zemine uygulandığında dava konusu taşınmazların müvekkillerine ait olduğu ve mera vasfında olmadığının anlaşılacağını belirterek, dava konusu  267 no.lu mera parseli içinde bulunan ve ekli krokide gösterilen 199,494 m2, 102,875 m2 ve 22,535 m2 miktarlı taşınmazların mera kaydının iptali ile davacılar adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalılar davanın reddini savunmuştur.  III.  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Van 5....

              adına tespit ve tescil edilmesi ve zeminde kesinleşmiş mera parselinin bulunması nedeniyle ve bir an için sınırda eylemli olarak mera bulunmasa dahi davacı tarafın dayandığı ve belirtmelik tutanağında esas alınan tapu kayıtlarının tesis tarihi ile Hazine adına 4753 sayılı Yasa ile oluşturulan ve taşınmaza uyduğu belirlenen tapu kaydının tesis tarihine kadar 20 yıllık sürenin dolmamış olması nedeniyle kayıt miktar fazlasının zilyetlikle kazanılmayacağı gözönünde bulundurularak davanın reddine karar verilmesi gerekir....

                K A R A R Mahkemenin verdiği karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; “yapılan araştırma, inceleme ve uygulamanın hüküm vermeye yeterli bulunmadığı belirtilerek; varsa mera tahsis kararı, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmazlara komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip, dosya tamamlandıktan sonra taşınmazların bulunduğu yerde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, komşu köylerde ikamet edip, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve tüm tespit bilirkişileri, fen bilirkişisi ve üç kişilik ziraat bilirkişi kurulunun katılımıyla yapılacak keşifte, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamlarının belirlenmesi, mera tahsisi yoksa, komşu mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmazlar ile komşu mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığının...

                  Mahkemece çekişmeli taşınmazın mera niteliğinde bulunduğu ve zilyetlikle mülk edinilemeyecek yerlerden olduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kalan yerlerden olmadığı ve davalı tarafın taşınmaz üzerinde 20 yılı aşan zilyetliğinin bulunduğu, toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Ne var ki, davalı yararına edinme koşullarının gerçekleştiğinden söz edilebilmesi için taşınmazın niteliğinin zilyetlikle kazanıma elverişli yerlerden olması gereklidir. Çekişmeli 132 ada 103 parsel sayılı taşınmazın sınırında 132 ada 63 sayılı kesinleşmiş mera parseli bulunduğu halde, yöntemince mera araştırması yapılmamış, komşu mera parselinin kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı ve taşınmazın meradan açılmış olup olmadığı araştırılmamış, yine komşu parsellerin de aynı nedenle dava konusu oldukları göz önüne alınmamıştır....

                    Doğru sonuca ulaşılabilmesi için taşınmazların bulunduğu yerde varsa mera tahsis kararı, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmazlara komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip, dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve tüm tespit bilirkişileri huzuruyla keşif icra edilmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, komşu 115 ada 73 sayılı mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz bölümleri ile komşu mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mahkemece yapılacak gözlem tutanağa geçirilmeli, taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulundukları, kime ait oldukları, kimden nasıl intikal ettikleri, kim tarafından...

                      UYAP Entegrasyonu