Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu deliller ışığında davacının eski hale getirme bedeli istemi hakkındaki davanın kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle davanın tümden reddi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle usul ve yasaya aykırı hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 23.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi...

    Ancak burada talep edilebilecek eski hale getirme bedeli, meralık niteliği bozulan taşınmazın tekrar mera niteliğini kazanması için yapılması gereken masraflardan ibarettir. Dosyada yer alan 18.11.2014 tarihli bilirkişi raporunda hafriyat ve doldurma giderlerinin de katılmasıyla eski hale getirme bedeli fazla hesaplanmıştır. Davacı ... vekili meni müdahale ve eski hale getirme bedeli talep ettiğinden, davanın kabulü ile mahkemece yukarıdaki ölçüler dikkate alınarak bilirkişi vasıtasıyla eski hale getirme bedelininde tespit edilmesi ve bu bedele hükmedilmesi gerekir. Yukarıda açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir....

      Dava meraya elatmanın önlenmesi, eski hale getirilme bedeli ve alınan malzeme bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Yapılan yargılama sonunda dava konusu 57 parselin mera parselinden ifraz edilerek ariyet ocağı olarak tescil edildiği ve davalının Üretim İzin Belgesi bulunduğundan davanın red edilmiş olması yerinde görülmüştür. Ancak vekalet ücreti ıslah edilen eski hale getirme bedeli üzerinden takdir edilmiş ise de bozmadan önceki gerekçeli kararda da belirtildiği üzere bu davalarda eski hale getirme bedeli ile zemin bedelinin karşılaştırılıp, şayet zemin bedeli yüksekse eski hale getirme bedeline, şayet zemin bedeli düşükse zemin bedeline hükmetmek gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi...

        Mahkemece, yapılan bu saptamalar göz ardı edilerek davacının eski hale getirme bedeli isteminin yazılı bazı gerekçelerle reddi doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle davacı Hazine yararına bozulmalıdır. 2- Dava konusu istekler haksız elatmanın giderilmesi ve eski hale getirme bedelinin ödetilmesi taleplerinden ibarettir. Haksız elatmanın önlenmesi talebi husumet noktasından reddedildiğinden davalılar yararına maktu ücret takdiri doğru ise de dava konusu edilen eski hale getirme bedeli nedeniyle tarife uyarınca nisbi avukatlık ücreti hesap ve takdiri gerekirken bu yönün göz ardı edilmesi doğru olmamıştır. Karar, kabul şekline göre davalılar yararına bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda (1). bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı, (2). bent uyarınca davalılar yararına BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davalılara iadesine, 07.10.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.01.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ile meranın eski hale getirilmesi bedeli ve ot bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsili istemi ile açılmış, davalı reddini savunmuştur. Mahkemece elatmanın önlenmesi talebinin kısmen kabulüne eski hale getirme bedelinin tahsiline, ot bedeline yönelik istemin ise reddine karar verilmiş, faiz istemi konusunda hüküm kurulmamıştır....

            Hükme esas alınan ziraat mühendisi bilirkişi raporunda her ne kadar dava konusu yere elatmanın iki yıl önce terkedilmiş olması nedeniyle meranın doğal çaylı otlarıyla kaplanmaya ve doğal olarak eski hale gelmeye başladığı, bu nedenle eski hale getirme istemlerine gerek bulunmadığından, eski hale getirme bedeli alınmasına yer olmadığı belirtilmiş ise de; davalı mera vasıflı taşınmazda esasen ceza hukuku açısından suç teşkil eden haksız eylemini sürdürmüş ve amaç dışı kullanmak suretiyle mera vasfının bozulmasına neden olmuştur. Davacı Hazine yasadan kaynaklanan hakkını kullanarak eski hale getirme bedelini talep ettiğinden davalının bu bedel ile sorumlu tutulması gerekir. Mahkemece eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerekirken reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

              Davalılar... ve ..., eski hale getirme bedelinin fahiş olduğunu ve meranın eski hale getirildikten sonra bedel istenebileceğini savunmuşlar; diğer davalılar yanıt vermemiş duruşmalara da katılmamışlardır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar ... vekili temyiz etmiştir. Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Hukuki nitelikleri itibariyle devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olan meralar özel mülkiyete konu olamazlar. Mülkiyet hakkı sahibi olan ..., haksız elatmanın giderilmesi ve bunun dışında 4342 sayılı Mera Kanununun 4/4 maddesine dayanarak meralarda meydana gelen tahribat sebebiyle eski hale getirme masraflarının tahsilini haksız eylem sahibinden isteyebilir....

                Mahkemece elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, eski hale getirme bedelinin tahsiline, ot bedeline yönelik istemin reddine karar verilmiş, faiz istemi konusunda hüküm kurulmamıştır. 1- Dava konusu olan 318 ve 319 nolu mera parsellerinin elatılan bölümünün yüzölçümü gerçekte 5750 metrekare olup, kısa kararda bu miktar için elatmanın önlenmesine karar verildiği, halde gerekçeli kararın hüküm fıkrasında 8487 metrekare olarak gösterilmiş olması H.U.M.K.nun 80 ve 459.ncu maddeleri hükmünce yerinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiş, bozma nedeni yapılmamış davalı tüm davacının diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava konusu mera vasıflı taşınmazın vasfının davalı tarafından bozulduğu dosya kapsamı ile sabit olmuştur....

                  Vekili 113 ada 184 sayılı mera parseli için davalı şirketin ruhsat sahaları içerisinde bulunan mera alanının tahsis değişikliğinin, ilgilisi tarafından 20 yıllık ot bedeli, teminat, geri dönüşüm sözleşmesi ve ifraz dosyalarının ibraz edilmemesi nedeniyle Valilik makamının olurları ile iptal edildiğini, Yozgat İl Mera Komisyonununca yapılan tespitte dava konusu mera parselinde tahribat olduğu ve mera dokusunun bozulduğunun belirtildiği, toplamda 32.718,96 m² lik alana haksız müdahalenin men'ine, eski hale getirme ve taş toprak bedeli olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı şirketten 10.000,00-TL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedeli istemine ilişkindir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.01.2006 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava mera vasıflı taşınmaza elatmanın önlenmesi ile meranın eski hale getirilmesi bedeli ve ot bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsili istemi ile açılmış, davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece elatmanın önlenmesi talebinin reddine, eski hale getirme bedelinin tahsiline, ot bedeline yönelik istemin reddine karar verilmiş, faiz istemi konusunda hüküm kurulmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu