Kadastrodan önce ...’nın ...’yi davalı göstererek açtığı meni müdahale davası, ...’nin ...’yı davalı göstererek açtığı meni müdahale ve kal davası ile birleştirilmiş ve birleşen dosyada kal istemiyle ilgili dava ayrıldıktan sonra dosya 12.11.2001 tarihli görevsizlik kararı ile kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro mahkemesine aktarılan dava dosyaları ile tespit tutanakları birleştirilerek ve tespit maliklerinin diğer mirasçıları davaya dahil edilerek yapılan yargılama sonunda; ... tarafından ... aleyhine açılan davanın reddine, ... tarafından ... aleyhine açılan davanın kabulü ile 139 ada 37 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaliyle fen bilirkişileri ... ve ... tarafından hazırlanan 9.2.2006 tarihli krokide (A) harfi ve kırmızı boyalı olarak gösterilen 142.33 metrekare taşınmazın 139 adanın son parsel numarası verilerek ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.04.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza vaki elatmanın kal suretiyle önlenmesi istemine ilişkindir. Davalılar, taşınmaz kaydında lehine muhdesat şerhi bulunduğunu davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir....
Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (Türk Medeni Kanununun m.722, 724, 729). Bir kişi lehine muhdesadın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19/II. maddesi imkan sağlamaktadır. Gerçekten, anılan hüküm uyarınca “Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir”. Bu tür bir hakkın zemin üzerindeki binanın veya ağaçların yok olması gibi bazı nedenlerle ortadan kalkacağı kuşkusuzdur. Diğer taraftan, Türk Medeni Kanununun 1012. maddesi hükmü gereğince de, kaydın terkini kütükte hak sahibi görünen bütün ilgililerin rızasına bağlı olarak yapılabilir. Türk Medeni Kanununun 1026.maddesi uyarınca terkin işlemi yapacak mercii ise ilgili Tapu Sicil Müdürlüğüdür....
Köyü 103 ada 178 parsel (eski 412 parsel) sayılı taşınmazın dosya içinde mevcut fen bilirkişisinin 23/03/2016 tarihli kroki ve raporunda A harfi ile gösterdiği 140,34, B2 harfi ile gösterdiği 82,17 m2'lik kısımlarının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davacının meni müdahale ve kal talebine yönelik olarak açtığı davasının ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ...oğlu ... mirasçısı kayyımı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tahdide dayalı tapu iptali ve tescil ile meni müdahale ve kal istemlerine ilişkin olup, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 10.08.2006 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde çalışmasının mevcut olduğu anlaşılmaktadır....
Mahkemece “davanın kısmen kabulü ile ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki davacının hissesine vaki müdahalenin önlenmesine ve ecrimisil ile ilgili talebin reddine dair verilen ilk hükmün taraflarca temyizi üzerine “duraksamaya yer bırakmayacak şekilde keşif yapılmamış, davalı tarafın bu yöndeki itirazları dikkate alınmadığı gibi müdahale olgusunun tümden sonlandırıldığı ileri sürülmesine rağmen bu savunmada açıklığa kavuşturulmaması "gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada mahkemece bu kez “Meni Müdahale yönünden davanın konusu kalmadığından bir karar verilmesine yer olmadığına, Ecrimisil ve kal yönündeki davacı tarafın taleplerinin reddine “karar verilmiş, hükmün taraflarca temyizi üzerine “meni müdahale yönünden temyiz itirazlarının reddine, davalının çekişme konusu taşınmaza dava tarihi itibariyle müdahalesi olduğu saptandığına göre, haksız işgal tazminatı olan ecrimisilden de sorumlu olacağı, davalının taşınmaza el atmasının hukuksal...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.08.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi muarazanın giderilmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacının muarazasının giderilmesi talebinin reddine, davacının meni müdahale talebinin kabulüne, kal talebinin reddine dair verilen 02.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraflarca istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 01.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.11.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi, kal ve tazminat istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; meni müdahale ve kal davasının konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına tazminat talebinin kabulüne dair verilen 19.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece uyulan Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 20.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
KANITLAR, DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır: Dava, tapulu taşınmaz üzerindeki muhdesat şerhinin terkini isteğine ilişkindir....
Mahkeme davanın kabulüne karar vererek müdahale edilen kısımdaki ağaç, tel örgü vb. gibi mevcut olan tüm muhdesatların kaldırılması suretiyle davalıların elatmasının önlenmesine karar vermiş, hükmü davalılardan ... temyiz etmiştir 1-Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2- Davada istem sadece müdahale edilen taşınmaz üzerinde bulunan bina, muhdesat ve var ise tecavüzlü yerleri çevreleyen tel örgü vs.’nin kaldırılmasına ilişkin olduğu halde, mahkemenin kal kararına ağaçları da ekleyerek HUMK.nun 74. maddesindeki taleple bağlılık kuralına aykırı şekilde taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların kaldırılmasına karar vermesi yanlış ise de; bu husus kararın bozularak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün H.U.M.K. nun 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
korunması çevresinde davalının taşınmazdan men edilmesi ve müdahalesine fiilen son verilmesi ile birlikte kayden müdahale teşkil eden şerhin de terkini ve davalarının kısmen değil tümüyle kabulü gerekmekle redde ilişkin kısımların da kaldırılmasını talep ettiklerini; Ayrıca dilekçelerinde açıkça bu mümkün olmadığı takdirde demek suretiyle terditli olarak bildirdikleri ve duruşma tutanaklarında da açıkca biz asıl olarak taşınmaza vaki müdahalenin men'ini talep ediyoruz şeklindeki ısrarlı beyanlarına rağmen mahkeme yanlış yorumlayarak terditli talep olan kal talepleri yönünden red kararı verilmesinin de usul ve kanuna aykırı olmakla bu kısmın da kaldırılmasını ettiklerini; Tüm bu sebeplerle; Müvekkilinin mülkiyet hakkı çevresinde kurulan ve krokiye bağlı olarak tesis olunan Müdahalenin men'i kararının usul ve kanuna uygun olduğunu Ancak; Taşınmazda filen müdahalesinin men'ine karar verilen davalının lehine kayden müdahale...