Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İmalat bedeli alacağı sözleşmenin feshinde tarafların kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın menfi zarar kapsamında talep edilebilir....

Kök ve ek rapor oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır. DEĞERLENDİRME: Dava, alt taşeronluk sözleşmesinin haksız feshi nedeni ile zararın tazmini istemine ilişkindir. Taraflar arasında bir yıl süreli 12/12/2017 tarihli sözleşme ile Polatlı Belediyesi hudutlarında kaynakta ayırım geri kazanım projelerinin belediye ve yetkilendirilmiş kuruluş ile belirlenen program doğrultusunda yürütülmesi amacıyla toplama, taşıma, ayırma ve satış işlemleri için alt yüklenici sözleşmesi yapıldığı, davacının sözleşmenin haksız feshi iddiası ile uğradığı zararın tazmini amacıyla eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Davacı yan dava dilekçesinin içeriğinde, sözleşmenin haksız feshi nedeni ile satılan katı atıklarının bedelinden mahrum kaldığını, işi yerine getirmek için yaptığı harcamalar ve aldığı araçların satımında zarara uğradığını açıklamış, sonuç olarak müspet zarar talebinde bulunduğunu bildirmiştir. Sözleşmenin devam etmediği taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir....

    Somut olayda uyuşmazlık, davacı arsa sahibi kooperatif ile yüklenici arasında düzenlenen25.07.2007 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca inşaata başlanmadığı ve dairelerin zamanında teslim edilmediği iddiasıyla sözleşmenin feshi ile sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan zararın davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesine ilişkin olmadığı, temelinde eser sözleşmesi bulunduğu ve genel hükümlere göre çözümlenecek davaniteliğinde olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde...2.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince...2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 13.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Eser sözleşmesi, “iş sahibi” ile “yüklenici” arasında yapılan bir anlaşma uyarınca ve önceden kararlaştırılan belli bir bedel karşılığında, iş sahibinin denetimi ve gözetimi olmaksızın “bağımsız” bir çalışmayla bir nesnenin yapımı veya bakımı-onarımı ya da üstlenilen bir işin yerine getirilmesidir. Eser sözleşmesinin varlığının da HMK'nın 200 ve devamı maddelerine göre ispatlanması gerekir. Eser sözleşmesinde sözleşmenin ehliyet, anlaşma gibi genel şartları dışında ayrıca eser ve bedel şartları da yer almaktadır. Ancak anlaşırken bedel kararlaştırılmamış olunması sözleşmenin kurulmasına etki etmez. TBK'nun 481.maddesinde "Eserin bedeli önceden belirlenmemiş veya yaklaşık olarak belirlenmişse bedel, yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak belirlenir." hükmü düzenlenmiştir. Bu durumda sözleşme bedelin tam veya kesin olarak kararlaştırılmadığı hallerde sözleşme bedeli bu hükmün sonucu olarak mahalli piyasa rayicine göre belirlenecektir....

        Maddede taraflara tek taraflı fesih hakkı tanıdığı ve fesih sonrası izlenecek yol açıkça belirtilmiş olup, fesih durumunda herhangi bir tazminat ve/veya cezai şarttan bahsedilmediği için fesih ihbarnamesi sonrası yapılan tespit tutanağına göre işin %17,50 ‘sinin tamamlandığı ve buna karşılık gelen ödemelerin yapıldığı belirtilmiştir. Doktrinde hakim olan görüşe ve Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır. Menfi zarar; sözleşmenin karşı tarafınca yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan zarardır. Kısaca bu zarar, alacaklının sözleşme yaptığı için uğradığı, sözleşme yapmamış olsa idi uğramayacağı zarar olup, sözleşmeye güvenilerek yapılan harcamaların (giderlerin) tamamının, başka bir anlatımla karşı tarafın mal varlığına girmese bile o sözleşme sebebiyle cepten çıkan paradır. Müspet zarar ise, sözleşme sebebiyle cebe girmesi gereken paranın, girmemesi sebebiyle meydana gelen zarardır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Devremülk sözleşmesinden kaynaklanan aktin feshi Uyuşmazlık, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 6/B ve 23. maddesine göre devremülk sözleşmesinden kaynaklanan aktin feshi ve sözleşmenin tapudan terkini istemine ilişkindir. Mahkemenin nitelemesi de bu yöndedir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18/04/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Hukuk Dairesi - K A R A R - Dava, adi yazılı eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıp, eksik iş nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödenen sözleşme bedelinin iadesi istemine yönelik alacak davasıdır. ... 2.AHM’nin(ATM sıfatıyla) 2014/411 E., 2015/121 K.sayılı ilamı ile verilen yetkisizlik kararı ile yetkisizlikle dosyanın gönderildiği ... 6.ATM 2015/762 E., 2018/400 K. sayılı ilamı ile verilen görevsizlik kararı taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olup, ... 28.AHM 2018/139 E., 2019/276 K. sayılı ilamı ile mahkemenin karşı görevsizliğine, görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna dair verilen 11.12.2019 tarihli kararın davacı ... tarafından süresinde istinaf edilmesi sonucunda, ... 31. HD’nin 2020/1124 E., 2020/137 K. sayılı ilamı ile dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 15....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/219 Esas KARAR NO : 2021/64 DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/06/2020 KARAR TARİHİ : 19/01/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ---- tarihli prefabrik ev yapım sözleşmesi imzalandığını, davalının yapıyı 2 ay içinde yapacağını belirttiğini ancak----ihtarnamesi ile ihtar edildiğini, ihtar tarihine kadar iş yapılmadığını, davalıya sözleşmenin fesh edildiğini ---- teminat senedini 7 gün içinde tesliminin istendiğini ancak senedin iade edilmediğini, davalının duyarsız kalması üzerine---- sözleşmenin feshi ve teminat senedinin bedelsizliği talepli dava açıldığı, dava sonucunda sözleşmenin feshi ve sözleşme çerçevesinde düzenlenen kıymetli evrakın bedelsizliğine karar verilmiş, bu kararın --- tarihinde kesinleştiğini, davalı şirketin...

                farkın menfi zarar olarak hesaplanmasından ibarettir....

                Kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar TTK'nın 5/1.maddesine istisna teşkil etmekte olup ---- tarihinde yürürlüğe giren ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 4/(1)-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, ---tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilâmsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” sulh hukuk mahkemesi görevlidir. Bu nedenle kira sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda TTK'nın 5/1. maddesinin uygulanma imkanı bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu