WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki davada davacı, 6183 Sayılı Yasa'nın 79. maddesinin 1, 2 ve 3. fıkraları uyarınca kendisinin vergi borçlusu olmayıp üçüncü şahıs olduğunu ve haciz bildirisine itiraz edemediklerinden menfi tespit davasını açtıklarını ileri sürmüş olduğundan dava, 6183 Sayılı Yasa'nın 79/IV. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası olup vergi dairesince konulan ve 6183 Sayılı Yasa'nın 58. maddesinin uygulanmasını gerektiren haciz işlemiyle ilgili değildir. 6183 Sayılı Kanun'un 79/IV. maddesinin açık hükmüne göre açılan menfi tespit davalarına bakmak genel mahkemelerinin görevi olduğundan mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu davanın görev yönünden reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat ve menfi tespit istemine ilişkin davada Ankara 20.Asliye Hukuk ve Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, bononun geçersizliğinin tespiti, istirdat ve menfi tespit istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, asıl alacak olan ve iptali istenen takibe konu 5.250,00 TL.lık bononun miktarına göre, Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, toplam 7.777,19 TL üzerinden icra takibi yapıldığı ve bu miktar değer gösterilip harcı yatırılarak menfi tespit ve İstirdat davası açıldığı, 9.442,62 TL olarakda harçın tamamlandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, menfi tespit davasıdır. Mahkemece verilen 31/12/2014 gün ve 2014/408 E.- 2014/447 K. sayılı hüküm Dairemizin 10/12/2016 gün ve 2015/14404 E.- 2016/2017 K. sayılı kararı ile davada menfi tespit (olumsuz tespit) kararı verilmesi gerekirken olumlu tespit hükmü kurulduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulduğu halde yine ilk karardaki gibi davacının borçlu olduğu miktar belirtilip bunun dışındaki borçtan sorumlu olmadığı şeklinde karar kurulmuş ise de hükümde ''bunun dışındaki'' sözcükleriyle belirtilen miktarlar belli olmadığından yine menfi tespit kararı verilmemiş olmaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit istemine ilişkin davada .... Asliye Hukuk ve ... .... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, menfi tesbit istemine ilişkindir. .... Asliye Hukuk Mahkemesi, davalının ikametgahının ... olduğu, taraflar arasında imzalanan ve yetkili mahkemenin kararlaştırıldığına ilişkin hüküm ihtiva eden bir sözleşmenin de bulunmadığı davalı vekilinin süresi içinde yetki itirazında bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. ... .......

          Menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi olup olmadığı uygulama ve doktrinde tartışmalara sebep olmuştur. Kanun metninin lafzi yorumuna bağlı kalındığında menfi tespit davaları kapsam dışında görünmektedir. Ancak unutmamak gerekir ki menfi tespit davası bir olumsuz alacak davasıdır. Esasen tartışılan husus bir alacağın varlığı veya yokluğudur. Alacak davası olumlu bir tespite dayalı alacak hükmü kurulmasını gerektirir ve bir tarafı para ödemeye mahkum eder. Menfi tespit davası ise olumsuz tespit içeren alacak davası olup bir tarafı para ödemekten kurtarır. Hatta menfi tespit davası sonuçlanmadan veya henüz açılmadan alacak tahsil edilirse menfi tespit davası istirdada yani bir alacak davasına dönüşür. Davanın tabiatı bu biçimde tavsif edildiğinde kanun koyucunun amacına yönelik bir yorumla menfi tespit davalarının da arabuluculuk dava şartına tabi olduğu kabul edilmelidir....

            Davalı tarafa dava dilekçesi---- edilmiş ve davalı vekili ----- süresinde sunduğu cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunmuş, açılan menfi tespit davasında icra takiplerinin başlatıldığı İstanbul Adliyesi mahkemelerinin yada müvekkilinin yerleşim yeri adresine göre -----mahkemelerinin yetkili olduğunu beyan etmiştir. İcra İflas Kanunu'nun 72/son maddesi uyarınca menfi tespit davalarında yetkili mahkeme genel hükümler saklı kalmak kaydı ile davalının yerleşim yeri mahkemesi veya takibe başlandıktan sonra menfi tespit davası açılmışsa takibin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesidir. Somut uyuşmazlıkta mahkememizde açılan dava öncesi---- icra takip dosyaları bulunduğundan yetkili mahkeme---- Asliye Ticaret Mahkemeleridir....

              DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 11/11/2023 KARAR TARİHİ : 15/11/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasında tensip zaptının tebliğ edilmediği, duruşma gününün verilmediği anlaşılmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ... tarihli dilekçesinde özetle; Dava konusu TTK 5A ve TTK 4 ....

                Menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi olup olmadığı uygulama ve doktrinde tartışmalara sebep olmuştur. Kanun metninin lafzi yorumuna bağlı kalındığında menfi tespit davaları kapsam dışında görünmektedir. Ancak unutmamak gerekir ki menfi tespit davası bir olumsuz alacak davasıdır. Esasen tartışılan husus bir alacağın varlığı veya yokluğudur. Alacak davası olumlu bir tespite dayalı alacak hükmü kurulmasını gerektirir ve bir tarafı para ödemeye mahkum eder. Menfi tespit davası ise olumsuz tespit içeren alacak davası olup bir tarafı para ödemekten kurtarır. Hatta menfi tespit davası sonuçlanmadan veya henüz açılmadan alacak tahsil edilirse menfi tespit davası istirdada yani bir alacak davasına dönüşür. Davanın tabiatı bu biçimde tavsif edildiğinde kanun koyucunun amacına yönelik bir yorumla menfi tespit davalarının da arabuluculuk dava şartına tabi olduğu kabul edilmelidir....

                  Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre dava sahtelik iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır. Kesinleşen ... AĞCM ilamı uyarınca senedin sahte olduğu sabit olmuştur. Bu nedenle davacının menfi tespit istemi haklı görülmüş, her iki davalı yönünden menfi tespit hükmü kurulmuştur. Davacı yan maddi tazminat talebinin haksız takip nedeniyle yapmış olduğu masraflara dayandırmış olup, herhangi bir delil sunmamıştır. İstenen miktar nazara alındığında davacının icra işlemleri için icra dairesine gitmesi nazara alınarak yapmış olduğu yol gideri bulunabileceği kabul edilmekle bu 10,00 TL lik maddi tazminat talebi kabul edilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki iflas ve menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı itirazın kaldırılması ve iflas davasının reddine, menfi tespit davasının tefrikiyle yeni bir esasa kaydına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı-birleşen dosya davalısı vekili, bir alacaktan dolayı davalı aleyhine haciz yoluyla icra takibi yaptıklarını, takibin kesinleşmesi üzerine takip yolunu iflas yoluyla takibe çevirdiklerini, davalının iflas ödeme emrine karşı kötüniyetle itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu ileri sürerek, davalının itirazının kaldırılmasına ve iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiş; birleşen menfi tesbit davasının da reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu