Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, Hayat Grup Sigorta Sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 11.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 3.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, hayat sigorta sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 26.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı vekili; davacı ile müvekkili arasında imzalanan sigorta poliçesinde lehdarın kredi veren banka olduğunu, davacının bu sebeple talep hakkı bulunmadığını; kaldı ki murisin açıkça kanser olmadığına dair sözleşmede beyanda bulunarak, “gerçek bildirimde bulunma yükümlülüğünü” yerine getirmediğini, kanser teşhisinin sigorta sözleşmesinden önce konulduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davanın murisin kanser olduğunu saklayarak bu sözleşmeyi imzalamasıyla gerçek bildirimde bulunma yükümlülüğünü yerine getirmemiş olduğu, sigorta şirketi yönünden riski karşılama borcunun ortadan kalkmış olduğu gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda davacı, murisince ...'...

        DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, hayat sigortası poliçesinin yenilenmemesinden kaynaklanan maddi tazminatın kredi veren bankadan tazmini ve menfi tespit istemine ilişkindir. Somut olayda, davacıların murisi Leyla Daşdelen tarafından davalı bankadan 26/06/2007 tarihinde 120 ay vadeli ve 35.000 TL bedelli konut kredisi kullanıldığı ve bu krediye istinaden 26/06/2007 tarihinde ihbar olunan Halk T8 nezdinde 3 yıllık hayat sigorta poliçesi düzenlendiği, davacıların murisinin 21/10/2013 tarihinde vefat ettiği anlaşılmış, davacı tarafça poliçenin süresinde yenilenmemesinde davalının kusurlu olduğu iddiası ile dava açılmıştır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda vaktinden evvel açılan davanın usulden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalıların miras bırakanının 07/06/2018 tarihinde vefat ettiği, murise ait tüketici kredi borcuna ilişkin Ergo Emeklilik ve Hayat A.Ş. Tarafından azalan teminatlı kredi hayat sigorta poliçesi düzenlendiği, bu poliçenin başlangıç tarihi 15/04/2016, bitişinin ise 14/04/2019 olduğu görülmüştür. Yine İdeal Hayat Grup Hayat Sigortası adı altında başlangıç tarihi 24/08/2017 bitiş tarihi 24/08/2018 tarihli hayat sigortasının da yaptırıldığı görülmüştür....

        CEVAP 1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; murisin davalı bankadan kullandığı kredi sözleşmesi için düzenlenen hayat sigortası poliçesinin lehtarının davalı banka olduğunu, hayat sigortası poliçelerinden kaynaklanan tazminat alacağının ilk olarak Yapı ve Kredi Bankası A.Ş....

          SAVUNMA : Davalı Ziraat Bankası A.Ş. vekili beyan dilekçesinde özetle; asıl muhatabın Ziraat T8 A.Ş olduğunu, davalı bankanın ayrı bir tüzel kişiliği olması nedeniyle davalı olarak bu şirketin gösterilmesi gerektiğini, davaya konu talep bakımından aktif husumet ehliyetinin de bulunmadığını, davacının menfi tespit davası ile birlikte alacak davası açtığını, her iki talebin birbirinden bağımsız nitelikte talepler olduğunu, davacı yanın borçlu olmadığını düşündüğü bir sözleşme için önceden borcu kabul ederek ödeme yapması karşısında menfi tespit davası açamayacağını, dava dilekçesinde belirtildiği gibi imzalanmış sigorta poliçesinin olmadığını, davacı yan ile vekili olduğu banka arasında 03/03/2015 tarihinde Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme tarihinde mirasbırakanın 74 yaşında olduğunu, sigorta şirketlerinin kredi sözleşmesine binaen sigorta sözleşmesi yaparken yaş ve hastalık kriterlerine göre sözleşme imzaladığını, söz konusu hayat poliçesinin imzalanmasında, sigortalının yaşı...

          Maddesinde (müşterinin, sigorta yaptırmak ve yen demek öncelikli olarak müşterinin tercihinde bulunduğundan herhangi bir nedenle bankanın re sen sigorta yenilememesi yopmaması/yapamumust hafinde bundan bankanın sorumlu tutulamayacağını, kabul ettiği), ayrıca 06.10.2011 tarihli kredili hayat sigortası katılım beyanında (aksine bir talimatım olmadığı takdirde, Yupt Kredi Emeklilik AŞ.'...

          Asliye Hukuk Mahkemesince davacıların murisinin hayat sigortasından kaynaklı alacak talebiyle davayı açtıklarını, sigorta poliçesinden doğan davaların TTK'da düzenlendiği sabit olduğu, tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi'nin kurulması ile birlikte mahkemenin dava konusu somut uyuşmazlık bakımdan görevsiz hale geldiği gerekçesiyle görevsizlik/ kararı verilmiştir. Dosyanın gönderildiği Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi ise, dava konusunun hayat sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğunu, buna göre davacıların murisinin ......

            Muris, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirkedir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi lehtar konumunda olduğundan, bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin, kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini ileri süremez. Çünkü, sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentesidir....

            UYAP Entegrasyonu