Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, hayat sigorta sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 11.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda, davacıların miras bırakanı ile davalı banka arasında konut kredisi sözleşmesi düzenlendiği, davalı sigorta şirketi tarafından da konut kredisi kapsamında hayat sigortası yapıldığı, murisin poliçe başlangıç tarihinden önce böbrek yetmezliği hastası olduğu ve bu hastalığı beyan etmediği gerekçesi ile kalan kredi borcunun düzenlenen hayat sigortası sözleşmesi kapsamında karşılanmadığı, davacıların menfi tespit davası açtığı anlaşılmaktadır. Dava, konut kredisinden ve bunun tamamlayıcısı niteliğindeki hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklandığına göre, uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacılar kredi borçlusu murisin kredi borcunun garanti altına alınması için davalı sigorta şirketi tarafından iki adet hayat sigortası poliçesi düzenlendiğini, davalı bankanın davalı sigorta şirketine müracaat ederek kredi borcunu tahsil etmediğini, davalı bankanın rehin alacaklısı/ dain-i mürtehin olması nedeniyle hayat sigortası teminat tutarını davalı sigorta şirketinden tahsil etmesi gerektiğini ve bu nedenle kendilerinin borçlu olmadıklarının tespitini, sigorta bedelinin bakiye kısmının ise kendilerine ödenmesini istemişlerdir. İddianın ileri sürülüş biçimi itibariyle böyle bir davanın görülebilmesi için alacaklı olan banka ile sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketine birlikte husumet yöneltilmesi gerekmektedir. Davanın dayanağı hayat sigorta sözleşmesi olup tarımsal kredi sözleşmesi değildir. Hayat sigorta sözleşmelerinin niteliği gereği, sigortalı tarafın mesleği ne olursa olsun (tacir, esnaf, işçi, memur vs.) sigortalı gerçek kişi ve tüketicidir....

        Noterliği'nin 09/07/2021 tarihli ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirketin taleplerine itiraz ettiğini ve sigorta, kredi ve diğer sözleşmelerle ilgili bilgilerin kendisine bildirilmesini talep ettiğini, ilgili banka tarafından herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını, açıklanan nedenlerle davalı aleyhine açılan menfi tespit davasının kabulünü, müvekkilinin davalı bankaya davaya konu kredi sözleşmesinden kaynaklanan hiçbir borcunun bulunmadığının tespitini, davaya konu sözleşmeden kaynaklanan borcun müvekkilinden tahsilini engeller mahiyette ve muhtemel icra takiplerinin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Kooperatifi arasındaki protokol çerçevesinde kooperatifin kefaleti ile kullandırıldığını, adı geçenin esnaf (tacir) olup, kullandığı kredilerin ticari mahiyette olduğunu, murisin talepte bulunması üzerine Türkiye Hayat ve Emeklilik A.Ş. sigorta şirketinden 25.09.2019 tarihinde ... numaralı "Uzun Süreli Esnaf Hayat Sigortası Poliçesi” isimli 4 yıl süreli sigorta yapıldığını, murisin bunun dışında herhangi bir sigorta yaptırmadığını, davaya konu kredinin bireysel kredi olmadığı gibi, bahsekonu sigortanın da kredi ile bağlantılı hayat sigortalarından olmadığını, ihtiyari nitelikte isteğe bağlı olarak satışı yapılan bir sigorta olduğunu, rizikonun gerçekleşmesi halinde kredi borcunun ödeneceği, karşılanacağı bir sigorta olmadığını dolayısıyla, bireysel kredilerle bağlantılı sigortalar yönetmeliğine tabi olmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            Dava, muris ile davalı banka arasındaki kredi sözleşmesi düzenlenirken bu kredinin teminatı olmak üzere bankanın çalıştığı sigorta acentesi tarafından hayat sigortası yapıldığı ve kredi borçlusu ...'nin 01/10/2018 tarihinde vefat ettiği bununla birlikte ...'ye mirasçı olan davacı ... tarafından ödeme yapılmasının istendiği, hayat sigortasının başlama tarihinin 29/05/2018 olduğunu, 1 yıllık süre ile yapıldığı, sigortalının ölüm tarihinin ise 01/10/2018 olduğu, sigorta şirketinin hayat sigortası kapsamında kalan borcu ödemekle mükellef olduğundan bahisle davacı yerine sigorta tarafından karşılanacak bedelin tazminine ve davacının kredi borcundan dolayı davalıya mirasçı sıfatıyla borçlu olmadığının tespitine ilişkin davadır....

              DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ: 17/05/2021 Her ne kadar İSTANBUL ANADOLU 9....

                Dava kredi sözleşmesine bağlı hayat sigortasından kaynaklanan bakiye kredi borcundan dolayı menfi tespit talebine ilişkindir....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda, ''...Yapılan yargılama, dava dilekçesi, sigorta poliçesi, veraset ilamı, diğer mirasçıların mirası reddettiğine dair mahkeme kararları, Hayat Sigorta Şirketinden gelen bilgi ve belgeler, bilirkişi raporları, gelen yazı cevapları, sunulan bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamı hep birlikte incelenip değerlendirildiğinde; davacılar tarafından murislerine ait kredi sözleşmesi nedeniyle zorunlu olarak yaptırılan Hayat Sigortası Poliçesi nedeniyle sigorta tazminatının murisinin davalı bankaca kredi borcuna mahsup edilmesi gerekip bu sebeple kredi borcunun bulunmadığı sebebiyle eldeki menfi tespit davasının açılmış olduğu, yaptırılan Hayat Sigortasının dava dışı Allianz Sigorta A.Ş olduğu anlaşılmakla, iddianın ileri sürülüş biçimi itibariyle böyle bir davanın görülebilmesi için alacaklı olan banka ile sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketine birlikte husumet yöneltilmesi gerekmektedir. 6100 sayılı HMK’da dahili dava...

                Emeklilik ve Hayat AŞ vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir 2-Dava, dava dışı bankadan alınan kredi dolayısyıla davalı sigorta tarafından yapılan hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, murisin ölümü ile ölmeden önceki mevcut rahatsızlıkları arasında illiyet bulunmadığı, denetime elverişli rapora göre davalı sigorta şirketinin davacılara 10.405,80 TL ödemesi gerektiği, söz konusu alacaktan sadece davalı sigorta şirketinden istenebileceği, davalı sigorta şirketinin cayma hakının hukuki olmadığı, 23.10.2011-23.06.2013 tarihleri arasında doğmuş olan 14.568,12 TL lik tutar yönünden de davacıların davalılara karşı borcu olmadığı, bu tutarın davalı sigorta şirketince karşılanması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu