Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; Kurum işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, "......
Mahkemece, davacının davasının kabulü ile dava konusu 19/02/2014 tarihli kurum işleminin iptaline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile taraflar arasında varolan sözleşmeye aykırı hareket edilmediğinin ve borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, dava konusu 19/02/2014 tarihli kurum işleminin iptaline karar verilmiştir. Dava, menfi tespit davasıdır. 6100 sayılı HMK’nın “taleple bağlılık ilkesi” başlıklı 26/1. maddesinde hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır. Dava dilekçesinde, taraflar arasında varolan sözleşmeye aykırı hareket edilmediğinin ve borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi hakkında talepte bulunulduğu halde, mahkemece, emredici nitelikteki anılan yasa maddesi hükmüne aykırı olarak, kurum işleminin iptaline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen dosyada kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu asıl dava yönünden açık, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca birleşen dava yönünden karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 31/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 31/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Sendikası vekili Avukat ... tarafından, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Genel Müdürlüğü aleyhine 13/07/2010 gününde verilen dilekçe ile kurum işleminin iptali ve menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 15/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 27/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi No : Dava, Kurum işleminin iptali ve menfi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun gerekçesizlikten reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen gerekçesizlikten red kararı ile temyiz dilekçesinin süre nedeniyle reddine dair ek kararının, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacının ek kararı temyizi dilekçesinin kayıtlara ne zaman girdiğinin araştırılarak ikmal olunacak evrakın gönderilmesi için, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali - menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/09/2021 tarihinde...
Mahkemece tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının öncelikli olarak davalı kurum tarafından yersiz ödeme ve cezai şart işleminin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu, mahkemece işlemin tedbiren durdurulmasına karar verildiği, talep eden vekilinin süresi içerisinde karara itiraz ettiği, talebin T3 tarafından tahakkuk ettirilen para cezası işleminin iptali ile muarazanın giderilmesi talepli borç tahakkuk işleminin durdurulmasına yönelik olduğu, davacı tarafından dilekçe ekinde ibraz edilen ve dosyada bulunan T3 Adana Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi'nin 14/12/2021 tarihli yazısında davacı adına 37.631,12 TL tutarlı borç tahakkuk edildiğinin bildirildiği, davacının ihtiyati tedbir talebinin 6100 sayılı kanunun 389 vd maddelerinde düzenlenen şartları taşıdığı, davanın menfi tespit ve davalı kurumca verilen para cezası işleminin iptaline ilişkin olduğu, davalı kurum tarafından uygulanmış olan cezai işlemin yasaya ve taraflar arasında yapılmış olan protokole...
İş bu davada davacının talebi açıkça kurum işleminin iptaline yönelik olup kusur durumunun yeniden tespiti gibi bir talebi bulunmamaktadır. Kaldı ki davalı kurum tarafından açılacak rücu davasında davacı kurumun kusurunun varlığı veya yokluğu ile oranı tespit edilebileceğinden, davacının talebi olmaksızın bu külfeti davacıya yüklemenin hakkaniyete aykırı olacağı kanaatiyle salt kurum işleminin iptaline yönelik açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, davanın açılmasına davalı kurumun hatalı işlemleri ile sebebiyet vermesi nedeniyle takdiren davalı kurum lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuştur."gerekçelerine dayalı olarak,davanın HMK'nın 114/1- h ve 115/2 maddeleri gereğince hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....