Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. (3) Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. (4) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.” C. Değerlendirme 1. Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinde genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilerek genel yetkili mahkemelerin yetkisi düzenlenmiş olup menfi tespit ve istirdat davalarında yetki kesin değildir. Bu davalarda kesin yetki kuralı bulunmadığından 6100 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez. 2....
Bir tespit davasında davanın konusunu oluşturan hukuki ilişkinin var olup olmadığının mahkemece hemen tespit edilmesinde davacının hukuki yararının bulunması gerekir. Borçlu menfi tespit davası açmamış ve takip borcunu icra tehdidi altında ödemiş ise bu halde ancak İİK 72/7 maddesi uyarınca istirdat davası açabilir, istirdat davası açma hakkı bulunan borçlunun borcun tamamının ödenmesinden sonra ve ödeme davadan sonra yapılmış olmadıkça istirdat davası açmak yerine menfi tespit davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır. İİK.’nun 72/7. maddesi uyarınca istirdat davası, borçlunun borçlu olmadığı bir parayı icra tehdidi altında ödediği tarihten itibaren bir yıl içinde açılabilir. 1 yıllık süre ödemenin tamamlandığı tarihten itibaren hesap edilir. Yasalarda ön görülen hak düşürücü sürelerin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle mahkemelerce resen dikkate alınmalıdır....
"İçtihat Metni"ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, mahkeme nitelendirmesinde de belirtildiği üzere İİK'nın 72. maddesine dayanan istirdat davası olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.02.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca belirlenen iş bölümü uyarınca İİK'nın 72. maddesine dayanan ticari dava niteliğindeki menfi tespit ve istirdat davaları sonunda verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. Ancak, anılan Dairece de gönderme kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmesine karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın Başkanlar Kurulu'na sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 25.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, istirdat davasının kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/911 Esas KARAR NO : 2021/208 DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan), İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/11/2014 BİRLEŞEN DOSYA DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 03/03/2021 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 05/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan), İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davacı aleyhine davalı alacaklı tarafından Küçükçekmece ....... İcra Müdürlüğü'nün ...... Esas sayılı icra takip dosyası ile kambiyo senedine dayalı takibe geçildiğini, senetlerin alacaklısı ....... OTOMOTİV olup, o şekilde düzenlendiğini, senet borçlusu ...'ın ve senette kefil gözüken davacı ...'nın 6 adet senet bedelini ....... Otomotiv'e ödediklerini, ..........
Menfi tespit davasında kural olarak, hukukî ilişkinin varlığını ispat yükü davalı/alacaklıdadır ve alacaklı hukukî ilişkinin (borcun) varlığını kanıtlamak durumundadır. Keza açılan menfi tespit davasında alacaklı (davalı) nın senedin ihdas (veriliş) nedenini değiştirmesi (tâlil etmesi) hâlinde de kanıt yükü alacaklı davalıya düşer (Çavdar, 755). İİK'nın 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir. Bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına gerek yoktur....
den celp edilen kredi kartı hesap ekstrelerine göre davacı tarafından icra takibinden sonra toplam 1.600,00 TL harici ödeme yapıldığının ve bu ödemelerin icra dosyasına bildirilmediğinin anlaşılmış olmasına, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun gerekçeli, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olmasına, yargılama devam ederken dava dışı üçüncü kişi tarafından davacı borçlu adına itirazi kayıt koymadan icra dosya borcunun tamamının ödenmiş olmasına, davacı borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında dava konusu borç ödenmiş olduğundan İİK'nun 72/6 maddesi uyarınca menfi tespit davasının kendiliğinden istirdat davasına dönüşmüş olmasına, bu durumda borçlunun bir talepte dahi bulunmasına gerek olmamasına, borcun ödenmiş olduğunu öğrenen mahkemenin İİK'nun 72/6 maddesi gereğince davaya kendiliğinden istirdat davası olarak devam etmesinin gerekmesine göre mahkemece yazılı şekilde verilen karar usul ve yasaya uygun olup, temlik alan davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece imza incelemesi yapılmayarak, ceza dosyasında alınan rapor ile yetinildiğini, dava devam ederken icra dosyasına ödemeler yapıldığı ve bu nedenle menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü, mahkemenin bunu gözetmeden karar verdiği, müvekkil aleyhine hükmedilen kötü niyet tazminatında, müvekkilin kötü niyetli olmadığı, aksine mağdur durumda olduğu ve ceza davasında görüleceği üzere dolandırıldığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece imza incelemesi yapılmayarak, ceza dosyasında alınan rapor ile yetinildiğini, dava devam ederken icra dosyasına ödemeler yapıldığı ve bu nedenle menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü, mahkemenin bunu gözetmeden karar verdiği, müvekkil aleyhine hükmedilen kötü niyet tazminatında, müvekkilin kötü niyetli olmadığı, aksine mağdur durumda olduğu ve ceza davasında görüleceği üzere dolandırıldığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
Haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde menfi tespit davasını açması gerekirken bu süreyi geçirdikten sonra dava açmış olup davanın öncelikle hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmesini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini de talep ettiklerini, İstirdat davasının da yine İİK 89/3 maddesi hükümlerine göre açıldığından genel hükümlere göre ancak sebepsiz zenginleşme davası şeklinde açılabileceğini, bu nedenle istirdat talebinin de reddine karar verilmesini talep etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, davacının icra takibinden kaynaklı İİK'nun 89/1-2-3 maddeleri uyarınca borçlu bulunup bulunmadığı, hak düşürücü sürenin geçirilip geçirilmediğine ilişkin menfi tespit davasıdır. Mahkememizce davalı vekiline borçlu tarafından açılan menfi tespit davasına ilişkin dosya numarasını bildirmesi ve davacı ... ile ilgili İİK'nun 89/1-2-3....