"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık; aile konutu üzerine konulan ipoteğin fekki talebine ilişkin olup, 2. Hukuk Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine 12.12.2017 gününde oybirliği ile karar verildi....
"Taraflar arasındaki menfi tespit ve ipotek fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi,gereği konuşulup düşünüldü....... .........Dava, ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, taşınmazın aynına ilişkin olması nedeniyle HMK'nun 12/1.maddesi uyarınca taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olup ipoteğe konu taşınmazın Kütahya'da bulunduğu anlaşıldığından somut olayda Kütahya Mahkemeleri kesin yetkilidir. Kesin yetki, 6100 sayılı HMK'nun 114. maddesinde dava şartları arasında sayılmıştır. Aynı Kanun'un 115. maddesinde ise dava şartlarının yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetileceği hüküm altına alınmıştır....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre taraflar arasında bağıtlanan bayilik sözleşmesinin feshi şartlarının oluşmadığı, davacı şirketin borçlu olması nedeniyle de menfi tesbit, ipoteğin fekki ve tazminat istemlerinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 3.7.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/12/2016 KARAR TARİHİ : 13/07/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit ve ipoteğin fekki davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili, müvekkilinin 17.12.2009 tarihinde vefat eden babası ...'in oğlu olduğunu, geride mirasçı olarak ... ve ...'in kaldığını, tek başına iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunu, vefat eden Kadri Bilgiç'in Kadiroğlu Ticaret ile davalı arasındaki ticari ilişki gereği ... tarafından davalıdan alacağı mallara karşılık teminat olmak üzere 50.000,00 TL bedel mukabilinde 1. derecede ve sırada faizsiz olarak Kırıkkale ili Yahşiyan köyü Hacıbeyderesi mevkiinde 3928 kütük, 65 pafta, 3933 parselde kayıtlı 4130 m2 miktarlı bağın tamamı üzerine ipotek tesis edildiğini, vefat eden ... aleyhine davalı tarafından ... 22. İcra Müdürlüğü'nün 1996/357 E....
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek, icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine itiraz edebilir. İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "kanunen makbul" sebep niteliğindedir. Somut olayda, ipotek alacaklısı mirasçılarının ipoteğin günümüz koşullarına göre uyarlanması gerektiği iddiasıyla, depo edilen ipotek bedeline itiraz ettiği görülmüştür. Bu durumda, ihtilafın çözümlenmesi yargılama yapılmasını zorunlu hale getirdiğinden, ipoteğin fekki anılan madde kapsamında talep edilemez (Yargıtay 12....
Tüm bu açıklamalar ve özellikle İİK’nun 72. maddesinde icra takibinden önce de menfi tespit davası açılmasına cevaz verilmesi karşısında, yerel mahkemenin, ipoteğin fekki sebebiyle davalının itirazın kesin kaldırılmasını talep edemeyeceği, davacının şikâyet yoluna giderek takibin iptalini sağlayabileceği ve menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı yolundaki gerekçesi yerinde görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk (İcra Hukuk) Mahkemesinin 2018/16 Esas ve 2018/19 Karar sayılı dava dosyasında verilen kararla bu doğrultuda icra emrinin düzeltilmesine karar verildiğini, öte yandan dayanak ipoteğin başından itibaren geçersiz olduğunu, zira ipotek tesisi sırasında eş rızasının alınmadığını ileri sürerek dava ve takibe dayanak ipoteğin fekkine, takip uyarınca davalıya 100.000,00- TL borçlu olunmadığının tespitine davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle dava değerini 161.994,17- TL'ye yükseltmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ipotek tesis edilen taşınmazın arsa vasfında olması nedeniyle eş rızasına gerek olmadığını, bu haliyle ipoteğin geçerli olduğunu, davanın kötü niyetle açıldığını savunarak davanın reddiye davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava ipoteğin fekki ve menfi tespit talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, davalı bankanın kredi alacaklarına ilişkin olarak davacı kooperatifin taşınmazları üzerinde ipotek tesis edildiğini, kredi borcunun ödenerek kapatılmasına rağmen davalı banka tarafından ipoteğin fekkedilmediğini belirterek davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin terkinini talep ve dava etmiştir....
E. sayılı dosyasından devam ettiğini, bu aşamada davacının ipoteğin fekki talebinin dinlenebilmesi hukuken mümkün olmadığını, davacının beyanlarıyla da sabit olduğu üzere davacı borcuna istinaden ödemeyi 04.06.2021 tarihinde yaptığını, akabinde icra dairesine ipoteğin kaldırılması talebinde bulunduğunu ve işbu talebin taşınmazın alacağa mahsuben ihale edilmiş olması ve ihalenin feshi davası açılması nedeniyle dosyanın Yargıtay’da olması sebebiyle icra müdürlüğünce reddedildiğini, icra dairesinin red kararı usul ve yasaya uygun olduğunu, öte yandan davacının, borç ödenmesine ve tarafımıza ipoteğin terkini talebiyle ihtarname gönderilmiş olmasına rağmen haksız olarak ipoteğin terkin edilmediğine ilişkin beyanlarının da hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, zira borçlu tarafından ipoteğin fekki için Bankaya yapılan bir ödeme bulunmadığı gibi, taşınmaz (Antalya İli Muratpaşa İlçesi ... Mah. ... Ada ... Parselde kain ... nolu bağımsız bölüm) üzerindeki banka ipoteğinin Antalya 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki talebine ilişkin olmasına ve Aile Mahkemesi sıfatıyla karar verilmiş olmasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 2. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 31.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....