K.sayılı, 03.03.2020 tarihli ilamı ile "Davacıların dosyadaki diğer talepleri, ipoteğin fekki ve ipoteğin zamanında fekkedilmemesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarara ilişkindir. Mahkemece bu taleplerde reddedilmiştir. Ancak ipoteğin fekki talebinin red gerekçesi gösterilmemiştir. Alınan bilirkişi raporunda davalının bayilik sözleşmesinin son yılından kaynaklanan satın alma taahhüdünün ihlali nedeniyle cezai şart alacağı olduğu saptanmış, ipoteğin bu alacağında teminatını oluşturduğu için ipoteğin davalı tarafça fekkedilmemesinin haklı olduğu belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece sonuçta ipoteğin fekki talebinin reddi ve ipoteğin zamanında fekkedilmemesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarar oluşmadığı yönündeki kararı doğru ise de, kararın gerekçesinde bu husus belirtilmemiştir....
Söz konusu hükümler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; davacı tarafça dosyaya sunulan 14/03/2023 tarihli tam ıslah dilekçesi kapsamında davanın menfi tespit ve ipoteğin fekkine ilişkin olduğu, bu anlamda ipoteğin fekki talebinin taşınmazın aynına ilişkin olduğu, dava konusu, ipoteğin fekkine konu taşınmazın .../...'de bulunduğu, bu nedenle tam ıslah talebi sonrasında görülmekte olan davada ... Asliye(Ticaret) Mahkemelerinin kesin yetkili olduğu sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Mahkememizin yetkisine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan, 6100 sayılı HMK'nun 12/1., 114/1-ç, 115/2. maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE, 2-Karar kesinleştiğinde ve süresi içerisinde talep edildiğinde dosyanın yetkili ......
İşbu davada, ipotek resmi senedinin borçlunun ehliyetsizliği ve senetteki imzaların borçluya ait olmaması sebebiyle geçersiz olduğu iddia edilmiş, borçlunun vefatından uzun yıllar sonra kullandırılan krediler sebebiyle ipotekli takip başlatılamayacağı ileri sürülerek, menfi tespit ve ipoteğin fekki talep edilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun, "Dava şartı olarak arabuluculuk" başlıklı 5/A maddesinin ilk fıkrasına göre; TTK'nın 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Eldeki davada, menfi tespit talep edilmiş ve ipoteğin fekki isteminde bulunulmuş olup, davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığı açıktır. Bu halde, davalı banka vekilinin bu yöne ilişkin itirazı yerinde değildir. İpotek borçlusu ... 01.05.2003 tarihinde vefat etmiş olup, veraset ilamına göre davacılar dışında 2 mirasçısı daha vardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 8.5.2003 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki, takibin iptali, menfi tespit istenmesi üzerine bozma ilamına da uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 31.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, tüm dosya içeriği ve hükmüne uyulan Dairemiz bozma ilamında yol gösterildiği üzere hüküm kurulduğuna, 31.3.2003 tarihli ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte davacının borçlu gösterilmesinin nedeninin ipotekli taşınmaz maliki olmasından kaynaklanmasına, davacının bu sıfatı dışında borçtan ayrıca şahsen sorumlu bulunmamasına ve şahsi borcundan ötürü aleyhinde icra takibi olmamasına göre davacının yerinde görülmeyen...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih :11.2.2008 Nosu :59-34 Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında davalının ürünlerinin satışı konusunda yazılı olmayan bayilik sözleşmesi yapıldığını, teminat olarak dava dışı kişinin taşınmazlarının ipotek verildiğini, bayilik sözleşmesinin sona erdiğini ileri sürerek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.07.2011 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit, ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 09.07.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya ve dosya içeriğine göre mahkeme kararı ve dayanılan gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 26.02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki ipoteğin fekki ve menfi tespit davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya içerisinde rastlanılamadığından; davaya konu 2011/2419, 2011/2955, 2011/15488 Esas sayılı ve takip numaralı İcra dosyaları suretlerinin ilgili icra müdürlüklerinden ve Mahkemesi'nin 2012/920 Esas, 2013/634 Karar numaralı (bozmadan sonra 2015/357 Esas, 2015/693 Karar numaralı) dava dosyasının ilgili mahkemesinden getirtilerek evraka eklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 21.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin kaldırılması K A R A R Şikayetin konusu İİK'nun 153. maddesine göre ipoteğin fekki talebine ilişkin şikayet niteliğinde olup, belirgin biçimde Dairemiz'in inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi’nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Av. ... aralarındaki menfi tespit-ipoteğin fekki davası hakkında....... Mahkemesi'nden verilen 26/09/2017 gün ve 2016/434 E. - 2017/422 K. sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Dava, ......karşı açılmıştır. Daha sonra temlik alan......vekaletname sunarak davaya devam etmiştir. Yargılamanın devamında........ yargılamaya girdiği anlaşılmıştır. Bu şirkete ait usulüne uygun temlikname ile vekaletnamesinin süresi dolduğundan yeni vekaletnamesinin dosyaya eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
yolu ile takip için ilgili mahkemeden yetki belgesi aldığını ve ipoteğin paraya çevirilmesi yolu ile takip başlattığını ve işbu takibi satış aşamasına getirdiğini belirterek, İstanbul 10....