DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, araç kiralama sözleşmesi ile birlikte verilen bonodan kaynaklı borçlu olunmadığının tepsiti istemine ilişkin menfi tespit davasıdır....
No:752/A Osmangazi/BURSA adresindeki ... isimli, 91815 ticaret sicil nolu ticari işletme, 31/08/2022 tarihinde yaşanan sel felaketi nedeniyle tamamen sular altında kaldığını, söz konusu felaket nedeniyle davacı...şirketin ticari işletmesinde bulunan tüm ticari defterler, faturalar, vergiye esas belgeler ve sair her türlü belge ve evraklar zayi olduğunu, sel felaketinden kaynaklı hasarın yol açtığı enkaz kaldırma çalışmaları halen devam ettiğinden biriken çamurun henüz tahliye edilemediği ve ulaşılamayan bölümler mevcut olduğunu, işbu nedenle zayi olan ticari defter ve kayıtların enkaz çalışması tamamlandığında bildirmek üzere yasal süresinde işbu davanın açılması zarureti doğduğunu, TTK madde 82/7 gereğince mahkemenizden, sel felaketinde hasar gören müvekkil şirkete ait tüm defter, fatura ve sair belgelerin zayi olduğunu belirterek sel felaketinde hasar gören tüm defter, fatura ve sair belgelerin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir ----------- Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir ------ yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder --------------. Bu durumda İİK’nın 72/6 maddesi gereğince bedele dönüşen isteminin temeli menfi tespit davasıdır....
Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK'nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilen davalardır. Buna göre, her iki tarafın da "ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan" hukuk davaları, ticari dava sayılmıştır. Mutlak ticari davalar ise, tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK'nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır. TTK'nın 4/1-a maddesinde, “TTK'da öngörülen” hususlardan kaynaklanan hukuk davaları, mutlak ticari davalar arasında sayılmıştır. Kambiyo senetleri, 6102 sayılı TTK'nın 670 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİLİMESİ VE GEREKÇE: Dava, 2004 sayılı İİK'nın 89/3. maddesine dayalı olarak 3. şahıs tarafından açılan menfi tespit davasından ibarettir. 6102 sayılı TTK'nın 4 ve devam eden maddeleri uyarınca asliye ticaret mahkemeleri ticari davalara bakmakla görevlidir. Ticari davalar ise mutlak ticari dava ve nispi ticari dava olmak üzere iki kısıma ayrılmaktadır. 6102 sayılı TTK'nın 4/1'inci maddesinde mutlak ticari dava türleri sınırlı sayıda sayılmıştır. Nispi ticari dava ise her iki tarafın ticari işletmesinden doğan uyuşmazlıklardan kaynaklı dava türüdür. Bu kapsamda bir davanın nispi ticari dava niteliğinde olması için tarafların tacir olması ve uyuşmazlığın ticari faaliyetten kaynaklanması gerekir. Yargıtay . Hukuk Dairesi'nin ... E ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/423 KARAR NO : 2021/536 DAVA : Tazminat (Ticari Mümessillik Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 21/04/2015 KARAR TARİHİ : 02/06/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/06/2021 Mahkememizin 07/09/2016 tarihli celsesinde davacı gelmemiş ve geçerli mazeret de bildirmemiş olduğundan HMK' nun 150. maddesi gereğince davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, davacı vekilinin dosyanın yenilenmesi talebi üzerine yargılamaya devam olunmuştur. Mahkememizin 08/05/2019 tarihli celsesinde tarafların duruşmaya katılmadıklarından bahisle HMK'nun 150.maddesi gereğince dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği ve davanın yeniden davacı vekilinin talebi üzerine yenilenerek yargılamaya devam olunduğu anlaşılmıştır....
Mahkemece, davacı tarafından karşı tarafça ....02.1998 tarihinde açılan itirazın iptali davasından sonra 26.03.2010 tarihinde takibe konu kredi ile ilgili menfi tespit davası açıldığı, mahkemenin 2010/69 esasında kayıtlı olan itirazın iptalinde takibin genel kredi sözleşmesi uyarınca davacı şirketin 311681 sayılı hesabından kullandırılan ve kefil olan dava dışı ... Tekstil San.Ltd. Şti davacı şirket temsilcisi ...'ın talimatı ile 256791 nolu hesabına virman yapılan ....000,00 TL miktarlı krediye dayandığı, menfi tespit davasında ileri sürülen iddiaların itirazın iptali davasında da savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden davacı borçlunun bu menfi tespit davasını açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı şirket temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....
Hukuk Dairesi'nin 2020/85 esas ve 2020/454 karar sayılı ve 13.02.2020 tarihli "BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ HUKUK DAİRELERİ’NİN KESİN NİTELİKTEKİ KARARLARI ARASINDAKİ UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİNE YÖNELİK KARARI " ile 7155 sayılı Kanun'un 20. maddesi ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesi gereğince, ticari nitelikteki menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığına ve arabuluya gidilmiş olmasının bir dava şartı olmadığına, uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir. Yine YARGITAY 11. Hukuk Dairesi 'nin ............ tarihli,.........esas, ............ karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamalarında da HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davasının, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemeyeği ve menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi tutulmadığı yönündeki kararları dairemiz tarafından da benimsenmiştir....
Hukuk Dairesi'nin 2020/85 esas ve 2020/454 karar sayılı ve 13.02.2020 tarihli "BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ HUKUK DAİRELERİ’NİN KESİN NİTELİKTEKİ KARARLARI ARASINDAKİ UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİNE YÖNELİK KARARI " ile 7155 sayılı Kanun'un 20. maddesi ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesi gereğince, ticari nitelikteki menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığına ve arabuluya gidilmiş olmasının bir dava şartı olmadığına, uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir. Yine YARGITAY 11. Hukuk Dairesi 'nin 24/05/2021 tarihli, 2020/2891esas, 2021/4366 karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamalarında da HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davasının, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemeyeği ve menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi tutulmadığı yönündeki kararları dairemiz tarafından da benimsenmiştir....
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayılı TTK'nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir....