ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2019 NUMARASI : 2016/964 ESAS, 2019/81 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Sulama Birlik Üyeliğinden Kaynaklanmadığı iddiasına Dayanan ) KARAR : Kozan 2....
Yukarıda açıklandığı üzere takibe konu senetlerin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 6172 sayılı sulama birlikleri kanunu hükümleri nazara alındığında; yönetim kurulu başkanının, kanunun, amaç ve kapsamı dışında, ödünç sözleşmesi yaparak tek başına kamu kurumu niteliğinde olan sulama birliğini borçlandırma yetkisi bulunmadığı, bu nedenle sulama birliği başkanı sıfatıyla senedi imzalayan ... şahsi sorumluluğunun bulunduğu, bu durumun yasada 19/04/2018 tarihinde yapılan değişiklikten kaynaklanmadığı, değişiklik öncesinde de birlik başkanının tek başına borçlandırma yetkisi bulunmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/05/2022 NUMARASI : 2021/58 ESAS 2022/81KARAR DAVA KONUSU : MENFİ TESPİT (HİZMET SÖZLEŞMESİNDEN KARAR : Silifke 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 17/05/2022 tarih ve 2021/58 Esas 2022/81 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davacının, davalı Göksu Sulama Birliğinde birlik başkanlığı yaptığını, 6172 Sayılı Sulama Birlikleri Kanununun 18. Maddesinin 1.Fıkrası ile geçici 2.Maddesinin 4.fıkrası uyarınca 01.01.2018- 31.12.2018 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olmak üzere Silifke Sulama Birliğinde yapılan mali denetim sonucunda düzenlenen 30.01.2020 tarihli Denetim Raporunda " Ödeme Evraklarının Denetimi" başlığı altında " Birlik Başkanına ( T1 Huzur Hakkı Ödemesi " başlıklı 2....
Sulama Birliği vekili tarafından, davalı M.Emin aleyhine 13.05.2004 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit-istirdat istenmesi üzerine, mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.11.2005 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, menfi tespit olarak açılıp, yargılama sırasında istirdada dönüşmüştür. Mahkemece istem kabul edilmiş, karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece; dosyaya celbedilen ÇKS kayıtlarına göre davacının 2010 yılından sonrasına ait kayıtlarının bulunduğu, bu yıldan önce sulama birliğinden sulama yapmasının mümkün olmadığı, 2012-2013 yıllarına ilişkin olarak ise davacının taşınmazlarında tarım yaptığının ve birlik vasıtasıyla sulama yaptığının davalı tarafça kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Müvekkili kurum üye tespiti yaparken birden çok metodu bir arada kullanmak suretiyle üyeleri tespit ettiğini. Sulama bölgelerine göre birlik bünyesine yeterli miktarda su dağıtım personeli istihdam ettiğini. Su dağıtım personelleri sulama sezonundan önce kendi sorumluluk sahaları içerisinde kimin ne miktarda arazi suladığını, taşınmazın maliki mi yoksa kiracısı mı olduğunu tespit ettiklerini. Yine müvekkili kurum saha çalışması yapmak suretiyle su dağıtım personelinin vermiş olduğu bilgileri teyid ettiğini. Sulama sezonu içerisinde ilgili personeller aktif bir çalışma yapmak suretiyle çiftçiler tarafından beyan edilen şekilde sulama yapılıp yapmadığını tespit ettiklerini. Öte yandan birlik açısınından önemli olan husus çiftçinin taşınmazın maliki olup olmadığı değildir. Önemli olan çiftçinin birliğe ait suyu kullanıp kullanmadığıdır. Dolayısıyla sulanan taşınmazın dava konusu edilip edilmediği veya kimin adına tescilli olduğu hususları müvekkili kurumu bağlamadığını....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/09/2008 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29/05/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı, mevcut sulama kanallarının faaliyet göstermediğini, tarlaların iskana açıldığı için birlik üyeliğinden ayrıldığını, davaya bakmanın idari yargının görevi içinde kaldığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Uyuşmazlıkta, İdare Mahkemesince; Ova Sulama Tesislerinin …Mahallesi mevkiinde bulunan ve davacının taşınmazına su taşırdığı iddia edilen sulama kanalının ve 2014 yılı sulama dönemi içerisindeki olması gereken ve fiilen kanala bırakılan suyun debisinin teknik gerekliliklere uygun olup olmadığı, taşmanın nedeninin Ova Sulama Birliğinin söz konusu tarımsal bölümü bakımsız bırakmasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, kanalların genişliği ve kilometrelerce uzunlukta olması dikkate alındığında betonla kaplanmasının mümkün olup olmayacağı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün kanalın betonla kaplanması veya bakımı konusunda sorumluluğunun olup olmadığı hususlarının saptanabilmesi için mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen 21/01/2016 tarihli bilirkişi raporunda; kanalda meydana gelen taşmanın büyük bir ihtimalle kanalın bakımsız olmasından kaynaklandığı, sorumluluğun Ova Sulama Birliği'nde olduğu, taşmanın Birlik tarafından yapılan toprak...
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve özellikle sulama birliklerinin ülkenin su, varlık ve kaynaklarının rasyonel kullanımını sağlama amacını gerçekleştirebilmesi için; yetki sahasındaki gerek yer altı, gerekse yer üstü sular üzerinde tasarruf ve tevzii yetkisine sahip olduğunun kabulü gerekmekle, davacı müteveffa ...’nın arazilerini yer altı suyu ile suluyor olması sulama bedelinden muaf olduğu anlamına gelmediğinden ve 6172 sayılı Sulama Birlikleri Kanununun 19. maddesi gereği davacı müteveffanın sulama bedelini ödemesi için birlik üyesi olması gerekmediğinden, tarafların yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan kararın ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının 35,90 TL'sinin davacıya, 976,00 TL'sinin de davalıya yükletilmesine, peşin alınan harçların bundan mahsubuna 22/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....