Asliye Ticaret Mahkemesince kurulan 13.12.2022 sayılı "ihtiyati tedbir talebinin, harç yatırılmaması nedeniyle usulden reddi" kararının usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, eldeki davanın menfi tespit talepli dava olup; menfi tespit davası süresince davacı müvekkilin mahvına sebep verilmemesi üzere taraflarınca ihtiyati tedbir talep edildiğini, Yerel Mahkemenin, ihtiyati tedbir taleplerinin usulden reddi ara kararının nitelik ve içeriğinitelik ve içeriğinin usule ve hukuka açıkça aykırı olduğunu, taraflarınca başlı başına açılmış bir ihtiyati haciz talebinin bulunmamakta olduğunu, taraflarınca ihtiyati tedbir talepli menfi tespit davasının ikame edilmiş olduğunu, Kayseri 1....
Asliye Ticaret Mahkemesince kurulan 13.12.2022 sayılı "ihtiyati tedbir talebinin, harç yatırılmaması nedeniyle usulden reddi" kararının usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, eldeki davanın menfi tespit talepli dava olup; menfi tespit davası süresince davacı müvekkilin mahvına sebep verilmemesi üzere taraflarınca ihtiyati tedbir talep edildiğini, Yerel Mahkemenin, ihtiyati tedbir taleplerinin usulden reddi ara kararının nitelik ve içeriğinitelik ve içeriğinin usule ve hukuka açıkça aykırı olduğunu, taraflarınca başlı başına açılmış bir ihtiyati haciz talebinin bulunmamakta olduğunu, taraflarınca ihtiyati tedbir talepli menfi tespit davasının ikame edilmiş olduğunu, Kayseri 1....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 17/06/2021 tarihli ön inceleme tutanağı duruşmasında; davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına yapmış olduğu itirazın reddine karar verildiği, İLK DERECE MAHKEMESİNİN 21/06/2021 TARİHLİ ARA KARARINDA: "Tedbirin, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından tahakkuk ettirilen para cezası işleminin iptali ile muarazanın giderilmesi davasında borç tahakkuk işleminin durdurulmasına yönelik olduğu, tedbir talepli dilekçe ekinde ibraz edilen Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı T3 11/03/2021 tarihli yazısında davacı adına 3.076,27- TL tutarlı borç tahakkuk edildiğinin bildirildiği, davacının ihtiyati tedbir talebinin HMK 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen şartları taşıdığı, davanın menfi tespit ve davalı kurumca verilen para cezası işleminin iptaline ilişkin olduğu, davalı kurum tarafından uygulanmış olan cezai işlemin yasaya ve taraflar arasında yapılmış olan protokole uygun olup-olmadığının yapılacak olan yargılama sunucunda ortaya çıkacağı, davacı tarafın sunmuş olduğu evraklar...
Asliye Ticaret Mahkemesinin ....... esas sayılı dosyasından verilen 14/03/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararı nedeniyle uğranılan zararın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 4.000.000 TL sinin işleyecek ticari avans faiziyle birlikte tazmini talepli belirsiz alacak davası olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK 399.maddesi uyarınca: "(1) Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür. (2) Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır. (3) Tazminat davası açma hakkı, hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar" hükmü mevcuttur. Davanın dayanağını oluşturan ihtiyati tedbir kararının Bakırköy ........
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2022 NUMARASI : 2022/139 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine dair hükme karşı İlgili kişi DEDAŞ vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla; dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: A) DAVACI VEKİLİNİN İDDİASI VE TALEBİ: Davacı vekili DEPSAŞ'a yönelttiği dava dilekçesinde özetle: davalının abonelik sözleşmemesi yapmamak suretiyle oluşturduğu muarazının meni ile elektrik enerjisinin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
İİK 72/ 2-3 maddesi gereği , İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir. Bu hükümde, icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulabileceği, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesine giren paranın takip alacaklısına ödenmemesine karar verilebileceği öngörülmüştür. Somut olayda, eldeki davanın davalı tarafından başlatılan İstanbul ......
, bu dava dosyalarının 4 tanesinin konusunun faturalara yapılan menfi tespit iddiası olduğunu, bu dosyalarla mahkemelerden tedbir kararı alınarak fatura ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmediğinin amaçlandığını, söz konusu menfi tespit dosyalarının müvekkili şirket lehine sonuçlandığını, bu menfi tespit davalarını davacısının Kerem DEMİR adlı kişi olduğunu, İş bu davalar davacı aleyhine sonuçlanınca bu sefer Batman 5....
Oysa Maden Kanunu'nun 41. maddesi hükmü “madenin tamamına veya çıkarılmış cevherlerle bakiye yığını ve cürufuna gerek haciz veya ihtiyati tedbir konulması ve gerekse bunların icraen satışına teşebbüs edilmesi hallerinde alacaklı veya icra dairesince madenin faaliyeti durdurulamayacağı gibi bu faaliyete müdahale de edilemez” şeklinde olup, maddenin başlığı da “Haciz ve İhtiyati Tedbir Dolayısıyla Madenin Faaliyetine Müdahale Edilemeyeceği” dir. Hüküm icra takip işlemleri ve mahkemeler tarafından verilecek ihtiyati tedbirlerle ilgili olup, maden ocaklarının elektriklerinin kesilmesi yönünden bir sınırlama bulunmamaktadır. Ayrıca Maden Kanunu'nun 42. ve 43. maddeleri uyarınca ipotek tesis edilebilirse de, bu hükümler davalı lehine ipotek tesis etme zorunluluğu getirmemektedir. Mahkemece bu yönler gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
GEREKÇE:Talep, başlatılan icra takibine karşı açılan menfi tespit davasında tedbiren takibin durdurulması istemine ilişkindir. Davacı vekili, çeke dayalı başlatılan takiple ilgili olarak açtığı meni tespit davasında müvekkilleri ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, borç doğurucu işlem söz konusu olmadığını, çekteki imzaların müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, menfi tespit isteminde bulunduğu davada ayrıca tedbir isteminde bulunmuş, mahkemece tedbir isteminin reddine karar verilmiştir. İİK'nın 72/3. maddesinde " İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu geçikmeden doğan zarraları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir." hükmüne yer verilmiştir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız müdahalenin meni/muarazanın giderilmesi ve işlemlerin dava sonuna kadar ihtiyati tedbir yoluyla durdurulması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince 17/12/2021 tarihli taraf vekillerinin katıldığı duruşmada, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş ve 21/12/2021 tarihli gerekçeli karar ile tebliğden itibaren iki hafta içinde istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiş, davalı vekilinin yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir kararına karşı yukarıda gösterilen nedenlerle istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. Davalı Belediye Başkanlığı bir kamu tüzel kişisidir....