WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu senedin de araç satımı nedeni ile düzenlendiği anlaşıldığından, mahkemece bu hususlar dikkate alınmadan yanılgılı gerekçe ile yazılı biçimde hüküm verilmesinde isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Maddesi ile 6102 Sayılı TTK'na eklenen 5/A maddesi gereğince ticari nitelikteki menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığına ve arabulucuya gidilmiş olmasının bir dava şartı olmadığına, uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine" karar verilmiştir.6102 Sayılı TTK'nın 5/A. maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı ise de; menfi tespit davalarında bir miktar paranın ödenmesi istemi bulunmadığından, alacak davası mahiyetinde değerlendirilemeyeceğinden, somut olay yönünden davacı tarafın arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır.HMK 4/a maddesinde "kiralanan taşınmazların İcra İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu olan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinde" görüleceğinin...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK'nun 155/2, 62/1, 52/2-4, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmü sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü, Katılanın adına kayıtlı olan ... plakalı aracını araç alım satımı yapan sanığa denemesi için verdiği, ancak sanığın araç ile birlikte kayıplara karıştığı ve aracı tanık ...’a harici satış ile sattığının iddia edildiği olayda; sanık savunması, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamından sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Tanık ...'...

        dan 29.3.2002 tarihli harici sözleşme ile araç satın aldığı ve toplam 6.450.000.000 TL ödediği, aracın kayden maliki olan davalı şirketin ise, vekili diğer davalı ... aracılığı ile araç dava dışı üçüncü şahsa sattığı ve aracın davacının elinden alındığı, dosyadaki delillerden anlaşılmış olup, davacı, davalı ...'a ödediği 6.450.000.000 TL'nin her üç davalıdan tahsili talepli bu davayı açmıştır. Davacı, ödediği parayı harici sözleşmenin tarafı olan davalı ...'dan isteyebilir. Kararı temyiz eden ... ise sözleşmenin tarafı olmadığı için, bu davalı hakkındaki davanın reddi gerekirken, ... hakkındaki davanın da kabulü, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 9.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Ancak, araç alım-satım işi ile iştigal eden davacının, araç alım-satımı konusunda mesleki tecrübesi de dikkate alındığında, satıcı ve araç hakkında yeterli araştırma yapmaması, satışa esas olan belgeleri incelememesi, noterde yapılan satıştan önce haksız fiil faili ile aralarında yaptıkları harici satış sözleşmesinde satıcının soyadını "Hasırcı" olarak yazıp, "Hazırcı" olarak düzeltmesinden ve yine noterde satış işlemi yapılırken satıcının soyadını "Hsırcı" olarak yazmasından şüphelenmemesi, davacının somut olayda kendisinden beklenen özeni göstermediğini ortaya koymaktadır. Zarar görenin kendi menfaatlerini korumak için makul bir insandan beklenen davranışta bulunmayarak zararın meydana gelmesinde veya artmasında etkili olmasına birlikte kusur denir. Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/309 Esas KARAR NO : 2022/491 DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/08/2014 KARAR TARİHİ : 09/06/2022 Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA /Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili ile davalının ...'da bulunan arsaların alım satımı konusunda anlaştıklarını ve davacının 500.000,00 TL bedelli senedi davalıya verdiğini, davalının bu senede dayalı olarak ...'daki ...Eyalet Mahkemesi'nde alacak davası açtığını, mahkemenin davanın kabulüne karar verdiğini,müvekkilinin ... Eyalet Mahkemesi'ne temyiz başvurusunda bulunduğunu,......

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın taşınmaz satımı dolayısı ile düzenlenen temliknamenin muvazaa nedeni ile geçersizliğine dayalı menfi tespit istemine ilişkin bulunması ve tarafların tacir olmamasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 04.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, asıl dava, kambiyo senedine dayalı menfi tespit, karşı dava, kalorifer yakıtı satımı nedeniyle verilen kambiyo senedine dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yüksek 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 02.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  nın beyanına göre kendisi tarafından rehnin kaldırılması için tüm borcun davalıya nakit şekilde ödendiği, dosyada bulunan 2 Mart 2007 tarihli noter ibranamesinde davalının davacıdan alacağı kalmadığını ibra ettiği, bunun dışında taraflar arasında alacak borç ilişkisinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davaya konu icra dosyasında toplam 34.920,00TL ödeme yapıldığından ödenen meblağın davacıya istirdadına karar verilmiştir. İşbu karara karşı davalı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur. Dava takibe dayanak senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece senedin tefecilik ilişkisi nedeniyle tanzim edildiği ve davalının bundan dolayı Ceza Mahkemesinde hüküm giydiğinden bahisle menfi tespit ve istirdata karar verildiği görülmekte ise de dava konusu senedin taraflar arasında ödünç para verme işleri karşılığında düzenlendiği her iki tarafında kabulündedir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili; davalı ve ortağı...'ın tehdit etmek suretiyle müvekkillerine zorla 9.500,00 TL değerinde senet imzalattıklarını, senedin hükümsüz olduğunu belirterek müvekkillerinin davalıya senet nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; söz konusu senedin davacılardan ...'a satılan araç için verilen çeklerin sahte çıkması nedeniyle diğer davacı tarafından kendisine verildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu