WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, MUARAZANIN GİDERİLMESİ VE TESPİT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı ile birlikte paydaşı oldukları 483 parsel sayılı taşınmaza 1995 yılında kavak ağacı dikerek yetiştirdiğini, kesme aşamasına gelip satmak istediğinde davalının kavakların kendisine ait olduğunu iddia ederek satmasına engel olduğunu ileri sürerek taşınmazdaki kavak ağaçlarının mülkiyetinin tespitine, elatmanın önlenmesi ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, iddiaların doğru olmadığını, çekişme konusu kavak ağaçlarını birlikte yetiştirme konusunda davacı ile anlaştıklarını, verdiği para ile ağaçlarının alındığını, dikme işlemini davacının yaptığını, ancak bakımı ile ilgilenmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının iddialarının sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....

    Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nun "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir....

      Davacının sübjektif ve aşırı duyarlılığı ile değil, objektif her normal insanın duyarlılığına göre elatmaya katlanıp katlanamayacağı araştırılmalı; sonuçta katlanılabilir, hoşgörü sınırlarını aşan bir zarar veya elatmanın varlığı tespit edildiği takdirde mülkiyet hakkının taşkın olarak kullanıldığı sonucuna varılmalıdır. Somut olaya gelince; Dairemizin 17.10.2017 gün; 2015/5330 Esas ve 2017/7626 Karar sayılı bozma ilamından sonra yapılan yargılama esnasında alınan 22.03.2019 tarihli bilirkişi ek raporunda “davaya konu olan teras, davacının da içinde bulunduğu apartmana aittir” şeklinde tespitte bulunulmuştur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununa göre borcun kaynakları; sözleşme, sebepsiz zenginleşme ve haksız fiildir. Haksız fiilin borç doğurması, kişinin kendisine yönelik hukuka aykırı bir eylemden kaynaklanmaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde muarazanın ve müdahalenin önlenmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, mahkemece kararın kesin olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmiş, bu karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı kurumun ... kırcı ve... isimli hastalara koroner antiyografi yapılmadığı halde, yapılmış gibi fatura düzenlediği gerekçesiyle 27.589,95 TL cezai şart uyguladığını belirterek muarazanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı kurum tarafından iki hastaya koroner antiyografi yapılmadığı halde,yapılmış gibi gösterilerek cezai şart uygulandığını, belirtilen hastalara belirtilen işlemin uygulandığını belirterek,muarazanın giderilmesi istemi ile,eldeki davayı açmıştır....

            İİK'nun Menfi tesbit ve istirdat davaları başlıklı 72.maddesinde: "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurul- masına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir." hükmüne yer verilmiştir. İİK 72. Maddesi ; menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir ile ilgili özel düzenleme olup davanın takipten önce veya sonra açılması, verilecek tedbirin şekli yönünden değişikliğe yol açmaktadır....

            şirket tarafından davalı kurum aleyhine İstanbul 18 ATM'nin 2022/790 E sayılı dosyasından muarazanın men'i talepli açılan davada, elektrik enerjisinin kesilmesinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, aynı kararda muarazanın men'i talebinin reddine karar verildiğini; davalı kurum ile yapılan görüşmelerde önceki kiracının borçlarının ödenmesi halinde elektrik aboneliğinin verileceğinin tekrar bildirildiğini, müvekkili şirketin çeşitli yaptırımlar öne sürülerek enerjisiz bırakılma tehdidi altında olduğunu; eksi kiracının borçlarının ödenmesinin dayatıldığını; akabinde davalı kurum tarafından müvekkili şirkete kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiği iddiasıyla kaçak enerji faturası düzenlendiğini, müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığını, faturaların gerçeğe aykırı düzenlendiğini, süreçte bu kadar elektrik kullanmasının dahi mümkün olmadığını, fatura bedelinin zorla müvekkilinden tahsil edilmeye çalışıldığını, faturaların davalı kurum tarafından tek taraflı, keyfi...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı şirketler, davalının açtığı ihalenin üzerlerinde kaldığını ve davalı ile "Genel temizlik yemek pişirme sözleşmesi" imzaladıklarını, daha sonra Kamu İhale Kurumunca ihalenin iptaline karar verildiğini, bunun üzerine 4.7.2008 tarihli sözleşmenin de feshedildiğini ileri sürerek, haksız fesih işlemi ile yaratılan muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                Davacı arsa sahibi müdahale ve muarazanın giderilmesi ile teslim isteminde bulunmuş olduğundan bu taleplerin içerisinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi isteminin de bulunduğu kabul edilmelidir. Bu durumda inşaatın projesine aykırı yapıldığı sabit olduğu ve verilen süreye rağmen yasal hale getirilmediğinden asıl davadaki davacının fesih, el atma ve muarazanın önlenmesi istemlerinin kabulüne ve davacının dava dilekçesindeki sözleşmenin tasfiyesi ile neyi talep ettiği açıklattırılarak, bu husus da değerlendirilip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi (muarazanın önlenmesi) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu