Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesi'nin ..... esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibinde icra takibinin taraflarına borcu olmadığını, haciz ihbarnamelerine itiraz süresinin kaçıldığını ve bu nedenle genel hükümlere göre borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı tarafça haciz ihbarnamelerine itiraz süresini kaçırması ve haciz ihbarnamelerinin kesinleşmesi sebebiyle genel hükümlere göre menfi tespit davası açmasında hukuki yararı bulunmaktadır. Genel hükümlere göre açılan menfi tespit davası ise hak düşürücü süre veya zamanaşımı süresine tabi değildir. Bu nedenle davalı vekilinin iş bu davanın 2004 Sayılı İİK'nun 89/3 maddesinde düzenlenen 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığına dair savunmasına itibar edilmemiştir. Davacı tarafından 2004 Sayılı İİK'nun 72....

    Maddesine göre açtıklarını beyan etmiş ise de; dosya kapsamından, dava dilekçesindeki açıklamalar ve davanın dayandırıldığı vakıalar değerlendirildiğinde davanın İİK’nın 89/3. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası olarak açıldığının anlaşıldığı, kaldı ki İİK’nın 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası, takip borçlusunun takip alacaklısına karşı açacağı bir dava türü olup, somut olayda davacı takip borçlusu olmadığından, belirtilen kanun hükmünün uygulanmasının mümkün olmadığı, İİK'nın 89/3. maddesi gereğince kendisine haciz ihbarnameleri tebliğ edilen 3. kişinin önceki haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde itiraz etmemiş ise üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde menfi tespit davası açabileceği, üçüncü haciz ihbarnamesinin 19/10/2021 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği, iş bu davanın 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 30/12/2021 tarihinde...

      Dosya içeriğine göre, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 89/4. maddesi hükmünde öngörülen tazminatın kaynağı İİK 89/1 haciz ihbarnamesinden kaynaklanır ve hükmedilecek tazminat miktarı haciz ihbarnamesi ile istenen miktarı aşamaz. İİK 89/4 maddesi gereğince istenebilecek tazminat miktarının üst sınırı haciz ihbarnamesinde belirtilen borç miktarını geçemez. Davacının dava dilekçesinde tazminat miktarını dosya borcu olarak belirttiği, haciz ihbarnamesinde belirtilen miktarın da 76.210,80 TL olduğunun anlaşılması karşısında, temyize konu edilen toplam miktar 76.210,80 TL olup, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kalmaktadır....

        nun 89- (3) maddesi uyarınca 3. haciz ihbarnamesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı Nuray vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi HMK.'nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. Davalı vekilinin istinaf başvurusu hükümde davalıya yükletilen yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkindir. Somut olayda; davalı T3 tarafından diğer davalı T5 aleyhinde İstanbul 8. İcra Müdürlüğü'nün 2016/20460 E. ve 2016/20461 E. sayılı takip sayılı dosyalarında ilamsız icra takibinde bulunduğu; takibin kesinleştiği; davacıya icra dosyasından 1. ve 2. haciz ihbarnameleri gönderildiği; davacının, bu haciz ihbarnamelerine itiraz etmemesi üzerine İİK.'...

        HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Eldeki dava, İ.İ.K. 89/3. maddesine göre açılmış menfi tespit/ istirdat davasıdır. Davacı taraf takibin borçlusu olmayıp, haciz ihbarnamesine muhatap olmuştur. Davacıya 1.haciz ihbarnamesi 25/06/2020 tarihinde tebliğ yapılmış ve itiraz edilmemiştir. 2. Haciz ihbarnamesi ise 17/08/2020 tarihinde tebliğ yapılmış ve yine itiraz edilmemiştir. Bunun üzerine 3. Haciz ihbarnamesi 09/10/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davanın 07.05.2021 tarihinde açılmış olduğu gözetildiğinde İİK89/3 maddesi uyarınca 3. Haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük yasal sürede davanın açılmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          Her ne kadar çoğunluk görü ; ihtiyati haciz talep edenin menfi tespit davası var ise burada itiraz hakkında karar verilmesi gerektiğini HMK 394. Maddeye kıyasen benimsemiş ise de ; yargılama usulü birbirinden farklı iki kavram söz konusudur. Menfi tespit davasında ; davalı /alacaklı bu mahkemeden ihtiyati haciz talep edebilecek durumda değildir ki itirazın menfi tespit davasına bakan mahkemece çözümlenmesi yolu zorunlu tutulsun. Yargıtay pek çok kararında ; ihtiyati hacze itiraz üzerine verilen kararların temyiz incelemesinde “……Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; ihtiyati haciz kararının verilmesinde usulsüzlük bulunmadığı, iflas erteleme talebinin ihtiyati hacze engel teşkil etmediği, ileri sürülen sebeplerin, İİK m.265'de sınırlı olarak sayılan ihtiyati hacze itiraz sebepleri arasında bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.( ONAMA ) 11. HD. Daire ihtiyati hacze itirazı iflas erteleme davasına bakan mahkeme incelemelidir şeklinde bir hükme varmamıştır....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/63 Esas KARAR NO : 2018/521 DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/01/2018 KARAR TARİHİ: 06/08/2018 Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkile gönderilen 3. haciz ihbarnamesinin ... tarihinde tebliğ edildiğini haciz ihbarnamesinin gönderilmesine sebep olan icra dosyasının takip borçluları ... ve ...ya müvekkilinin herhangi bir borcunun olmadığını belirterek menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

              Aynı maddenin IV. bendine göre de herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açma hakkına sahiptir. Somut uyuşmazlıkta da davacı üçüncü kişiye, alacaklı Vergi Dairesi tarafından gönderilen haciz bildirisi 04.09.2007 tarihinde tebliğ edilmiş, ancak davacı üçüncü kişi Yasada öngörülen yedi günlük sürede haciz bildirisine karşı itirazlarını bildirmemiş, daha sonra eldeki menfi tespit davasını açmıştır. Şu halde davacı her ne kadar Yasanın öngördüğü yöntem dahilinde kamu borçlusuna karşı borcu olmadığını kanıtlamış ise de, davanın açılmasına kendisi sebep olmuştur. Yasal sürede haciz bildirisine itiraz etmeyerek bu davanın açılmasına neden olması nedeniyle de davalı aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerekirken aksi yönde karar oluşturulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

                Haciz ihbarnamesinin aynı şekilde şirket yetkilisi Ümran Kazar'a tebliğ edildiğini, yine süresinde itiraz bildiriminde bulunulmaması üzerine 3. Haciz ihbarnamesi gönderildiğini, 16/02/2021 tarihinde bizzat şirket yetkilisi Sırrı Taylan Türedioğlu imzasına tebliğ edildiğini, icra müdürlüğüne yazılı bildirimde bulunularak 3. Haciz ihbarnamesine itiraz edildiğini, ancak 1 ve 2 haciz ihbarnamelerine itiraz etmeyen 3. şahsın kendisine tebliğ edilen 3.haciz ihbarnamesinden sonra 15 gün içerisinde yetkili mahkemede olumsuz tespit davası açması, ayrıca 20 gün içerisinde bu davayı açtığına dair icra dairesine bildirimde bulunması gerektiğini beyanla şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Aydın 1. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda şikayetin reddine karar verilmiştir....

                Maddesine göre açılmış menfi tespit davasıdır. Davacı vekili, dosya borçlusu dava dışı şirketin dosyada 3.kişi olan müvekkiline ...'in hisse payına ve bu hisselerden kaynaklı ortak sıfatıyla doğmuş ve doğacak tüm hak ve alacaklara haciz konulması için gönderilen 89 haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde itiraz edilmediğini, dava dışı şirkete ve müvekkili şirkete yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığını, bu kapsamda borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmektedir. Dosya kapsamına göre takip dosyasına ilişkin 89 haciz ihbarnamelerinin davacının, elektronik tebligat adresi dahil olmak üzere MERSİS'te kayıtlı tüm bilgilerinin icra müdürlüğüne iletildiği ve iletilen adres bilgilerine tebligat yapıldığı tespit edilmiştir. Davacı her ne kadar kendisine gönderilen haciz ihbarnamelerine karşı süresi içerisinde itiraz etmemiş ise de açılan menfi tespit davasının İİK'nun 89/5.maddesi doğrultusunda TBK'nın genel hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu