WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sağlık Hizmetleri Ltd Şti ile davacı banka arasında birden fazla kredi sözleşmesi bulunmakta olup, davalı 25.10.2010 tarihli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi'nde müteselsil kefil olarak imzası bulunmaktadır. Davalı, yalnızca kefil olarak imzaları bulunan kredi sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredilerden sorumlu olup, kefil olarak imzası bulunmayan kredi sözleşmelerine dayalı olarak kullandırılan kredilerden sorumlu tutulmaları mümkün değildir....

    Anonim Şirketi, borçlu ... ve ..., 100.000,00 TL asıl alacak, olmak üzere toplam 100.733,33 TL alacak için 21/06/2017 tarihinde takibe girişildiği görülmüştür. Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dosyanın bilirkişiye tevdii edildiği, 22/05/2019 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; 1. Bankanın Kağıthane Şubesi ile Dava dışı kredi borçlusu ... arasında 08.07.2010 tarihli,...edi Genel Sözleşmesi ve bu sözleşmeye Ek 3 olarak 75.000,00 TL limitli 07.07.2010 tarihli, Cari Heşap Kredi Sözleşmesi imzalandığı, 2. ...'un, ...'un ...'inden 08.07.2010 tarih ve KI ... nolu Genel Kredi Sözleşmesine bağlı 3 nolu ek sözleşme kapsamında kullandığı veya kullanacağı nakdi ve/veya gayrinakdi kredilerden kaynaklanan dıoğmuş ve doğacak tüm borçlar ile her ne suretle olursa olsun asaleten ve ya kefaleten doğmuş Ve doğacak tüm borçlarının toplam 75,000,00 TL'lik kısmıma müteselsil kefil olduğu, bunun için Kefalet Sözleşmesi imzaladığı, 3. ...'un ...'un ...'...

      Yukarıda açıklanan hukuki gerekçeler ışığında mahkememize ibraz edilen bilirkişi ek ve kök raporu çerçevesinde yapılan değerlendirmede; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu ... arasında 10.01.2017 tarihli, 2.750.000,00-TL bedeli genel kredi sözleşmesi ile yine davacı banka ile dava dışı ... Proje ... Ltd. Şti. arasında akdedilen 29.01.2016 tarihli, 2.750.000,00-TL bedeli genel kredi sözleşmesini ayrı ayrı davalının müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, davalının her iki genel kredi sözleşmesi için imzalamış olduğu kefalet sözleşmesinin akit tarihi itibariyle bekar olması karşısında TBK. 584. ve yine her iki kefalet sözleşmesinin kanuni şekli şartları içermesi karşısında TBK. 583. maddesi gereğince geçerli olduğu, davacı bankanın asıl borçlusu ...'...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi K A R A R Davacı ile davalı arasında genel kredi sözleşmesi ve bu sözleşmeye bağlı olarak işletme kart taahhütnamesi imzalanmıştır. Dava, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlık istemine ilişkindir. 9.2.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 günlü ve 2013/1 sayılı kararı uyarınca Banka ve finans kuruluşlarından kullandırılan genel veya ticari kredi sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali ve menfi tespit davaları sonunda verilen hüküm ve kararların, temyizen incelenme görevi 19.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          dan 08.05.2019 tarihinde 533,84 TL, 10.06.2019 tarihinde 513,17 TL olmak üzere toplam 1.047,01 TL tahsil edildiği, davacı ödenen bu tutarların da yasal faizi ile birlikte istirdadını talep ettiği, yukarıda arz ettiğimiz üzere 18.03.2015 tarihi itibariyle 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle, 18.03.2005 tarihinde imzalanmış kefalet sözleşmesine dayalı olarak kefil ... hakkında kefaletten kaynaklı borç için talepte bulunulamayacağından icra marifeti ile tahsil edilen 1.047,01 TL”nin de dava tarihi olan 12.06.2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Banka ile dava dışı ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. arasında 18.03.2005 tarih ve 30.000,00 TL limitli Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalanmıştır....

            dan 08.05.2019 tarihinde 533,84 TL, 10.06.2019 tarihinde 513,17 TL olmak üzere toplam 1.047,01 TL tahsil edildiği, davacı ödenen bu tutarların da yasal faizi ile birlikte istirdadını talep ettiği, yukarıda arz ettiğimiz üzere 18.03.2015 tarihi itibariyle 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle, 18.03.2005 tarihinde imzalanmış kefalet sözleşmesine dayalı olarak kefil ... ... hakkında kefaletten kaynaklı borç için talepte bulunulamayacağından icra marifeti ile tahsil edilen 1.047,01 TL”nin de dava tarihi olan 12.06.2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Banka ile dava dışı ... Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. arasında 18.03.2005 tarih ve 30.000,00 TL limitli Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalanmıştır....

              “ bb) Kredi sözleşmesinin 20.3 maddesinde de; ” Kefil ,Borçlar Kanunu'nun 493 ve 494. maddelerinde kendisine tanınmış olan kefaletten kurtulma imkanı veren haklardan feragat eder ve bu maddelere dayanarak Bankaya karşı hiçbir istemde bulunmamayı kabul eder” şeklindeki hükümleri içermektedir. cc)Yerel mahkemenin kararında bahsi geçen Yüksek Hukuk Genel Kurulu Kararı ise karar düzeltme isteği üzerine Yüksek Genel Kurulun 23.10.2002 gün ve 2002/ 19-866, 2002/845 sayılı kararı ile onanma kararı kaldırılarak ;“...Davalı, dava dışı borçlu ile davacı Banka arasındaki süresiz kredi sözleşmesinde müteselsil kefil durumunda olup, ortada cari hesap şeklinde yürüyen bir borç ilişkisi bulunduğundan, kredi borcunun bir tarihte tamamen ödenmiş olması, kredi sözleşmesini sona erdirmeyeceği için, bu ödemeden sonra borçluya yeni bir kredi kullandırılması, yeni bir borç ilişkisi niteliğinde değildir....

                Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunda belirlendiği üzere dava ve takip konusu kredi alacağını oluşturan Borçlu Cari Hesabı (BCH) kredisi davalıların kefalet imzalarının bulunduğu 09.12.2011 tarihli kredi sözleşmesinden sonra imzalanan 03.03.2015 tarihli davalıların kefalet sözleşmelerinin bulunmadığı ikinci genel kredi sözleşmesi imzalandıktan sonra 25.03.2015 tarihinde kullandırıldığı, davacı bankaca da işbu kredinin davalıların kefalet imzalarının bulunduğu genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırıldığının ispatlanamadığı, şu halde davalıların kefil sıfatıyla imzalarının bulunmadığı 03.03.2015 tarihli genel kredi sözleşmesinden sonra açılarak kullandırıldığı belirlenen takip konusu BCH kredisi sebebiyle davalılar kefil olarak sorumlu tutulamayacağı, o halde İlk Derece Mahkemesince, davacı bankanın söz konusu kredi alacağı sebebiyle açmış olduğu itirazın iptali davasının reddine karar verilmesinde herhangi bir...

                  A.Ş 'den dört ayrı tarihte kredi kullanmak üzere genel kredi sözleşmesi imzaladığını; 25/12/2006 tarihinde... ile ... AŞ arasında Genel Kredi Sözleşmesi yapıldığını ve sözleşmeye ..., ..., ... LŞ ve ... AŞ 500,000'er TL limitle müteselsil kefil olduğunu, 05/03/2007 tarihinde ... LŞ ile ... AŞ arasında ikinci Genel Kredi Sözleşmesi yapıldığını ve ..., ..., ... LŞ ve ... AŞ 150,000 TL'er limitle mütelselsil kefil olduğunu, 20/03/2007 tarihinde ...LŞ ile ... AŞ arasında üçüncü Genel Kredi Sözleşmesi yapıldığını ve sözleşmeye ..., ..., ... LŞ ve ... AŞ 500,000'er EURO limitle müteselsil kefil olduğunu, 12/07/2007 tarihinde ...LŞ ile ... AŞ arasında dördüncü Genel Kredi Sözleşmesi yapıldığını ve sözleşmeye ..., ..., ... LŞ ve ... AŞ 1.700,000'er TL limitle müteselsil kefil olduğunu; davacılardan ...'ın maliki olduğu dava konusu taşınmazı GKS'den doğan borçlanının teminatı olmak üzere 980,000 TL limitle ipotek olarak verdiğini ve asıl borçlunun borçlarını ifa etmemesi üzerine ... 10....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -KARAR- Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 14. madesini değiştiren 6110 sayılı Yasa'nın 8. maddesinde, daireler arası işbölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirmenin esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesine göre asıl dava kefaletten kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

                      UYAP Entegrasyonu