Asliye Hukuk Mahkemesi 411-169 KARAR Dava tacirler arasındaki satış sözleşmesinden kaynaklanan fatura bedelinin tahsiline ilişkin olup Yargıtay Başkanlar Kurulunun 29.1.1999 günlü ve 4408 sayılı kararı gereğince tacirler arasındaki satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat davaları ile buna bağlı olarak açılan itirazın iptali ve menfi tesbit davalarında verilen hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi 19.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkin icra takibine vaki itirazın iptali isteğine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 31.1.1997 gün ve 4115-801 sayılı kararı gereğince tacirler arasındaki satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat davaları ile buna bağlı olarak açılan itirazın iptali ve menfi tesbit davalarında verilen hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 11.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 9.7.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece dava dosyası ile Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2007/193 Esas sayılı dosyası arasında tarafların aynı olması, davaya konu edilecek borç ve alacak miktarlarının aynı bayilik sözleşmesinden doğması ve her ikisinin de aynı dönemi kapsayacak borç ve alacak iddiası bulunması dikkate alındığında, her iki dava arasında HUMK.nun 45.maddesi anlamında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, bu nedenle bir dosyada verilecek karar diğerini etkileyecek mahiyette olup, ilk dava dosyası olan Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2007/193 Esas sayılı dosyası ile bu dosyanın birleştirilmesi gerektiği gerekçesi ile birleştirme kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece birleştirmeye karar verilmiş ise de, ilk dava dosyası olan menfi tespit davasının karara bağlandığı ve temyiz aşamasında olduğu anlaşıldığından, menfi tespit davasının sonucunun beklenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2023/816 Esas KARAR NO:2024/112 DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:14/11/2023 KARAR TARİHİ:13/02/2024 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dilekçesinde özetle; ---- üzerinden müvekkile ait ---------- bedelli çek için menfi tespit davası açmış bulunduğunu, davalı şirket yetkilisi ------ birçok firma ile son altı ayda iş yapması hesabıyla tanıştığı, ilgili şahıs çevre esnafa kendisini ------- yetkilisi olarak tanıttığı, oto galeriye gelerek bindiği ve kullandığı aracı satmak istediğini, şahsın bindiği araç -------- satmak üzere pazarlık ettiğini, müvekilinin araç bedelini nakit ödeme gücünün olmadığını ancak çek ile aracı satın alabileceğini , Şahıs bu şekilde çek kabul edebileceğini ancak aracın devrini ilk çekin ödeme tarihi olan 10/11/2023 tarihinden önce yapacağını, bu anlaşma üzerine müvekkili ile...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2020 NUMARASI : 2019/480 E-2020/577 K DAVACI VEKİLLERİ DAVALI : DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 20/10/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 20/10/2023 Eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit talepli davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili özetle; müvekkili hakkında başlatılan 2018/2693 sayılı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe dayanak senedin düzenleme yerinin bulunmadığını, borcun konusunun yazılmadığını, ödeme tarihinin açıkça belirtilmediğini, dayanak bonodaki eksiklikler nedeniyle kambiyo senedi vasfını taşımadığını, ödemeler sonunda müvekkilinin 88.750 TL borcu bulunduğunu, davalının borç miktarını bilmesine rağmen kötü niyetle takip başlatıldığını öne sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini...
-TL limitli tüketici kredisine kefil olmadığının tespiti ve bu sözleşmedeki kefilliğin iptali talebiyle menfi tespit davası açtığı anlaşılmaktadır. Dava, tüketici kredisi sözleşmesinden kaynaklandığına göre, uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince... 9. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 30/01/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Uyuşmazlık, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 26.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Uyuşmazlık, ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Dava, finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 19.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 31.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASIL VE BİRLEŞEN DAVANIN KONUSU : Alacak- Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 08.07.2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 08.07.2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve menfi tespit talepli dava ve birleşen davada mahkemece davanın kısmen kabulüne ve birleşen davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 344. maddesi hükmünde "İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir....