Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan menfi tespit isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (10.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 08.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    menfi tespit talebinden ibarettir....

      Encümen kararına istinaden 2005 yılına ait bir adet ve 2009 yılına ait iki adet toplamda üç adet olmak üzere asfalt tahrip bedeli altında ile 6183 sayılı yasaya istinaden müvekkili aleyhine ödeme emri gönderildiğini, müvekkilinin tahribin gerçekleştirildiği belirtilen sahada çalışma yapmadığını belirterek davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davaya konu asfalt tahrip bedeli alacağının amme alacağı olduğu, davacının 6183 sayılı Kanunun 55.maddesi ve 58. Maddesi gereğince 7 gün içinde itiraz etmemesi nedeniyle takibin kesinleştiği ve yasa gereğince açabileceği bir menfi tespit davası olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği gibi, kamu alacaklarının tahakkuk ve takibi, itirazların incelenmesi gibi hususlar 6183 sayılı Kanun gereğince belli kamu kurum ve kuruluşlarına verilmiştir. Davalı ...'...

        A.Ş hakkında (2004/8-2005/2) ve (2006/8-2007/7) dönemlerine ilişkin prim borcu nedeniyle 2007/18337 ve 2010/11841 takip no’lu dosyalardan icra takibine girişilip, ilgili ödeme emirlerinin 27.11.2013 tarihinde davacıya tebliğ edilmiştir. 6183 sayılı Yasanın 55. maddesi kapsamında davacı adına düzenlenmiş ve anılan yasanın 58. maddesi uyarınca tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin ya da başlatılmış bir icra takibinin bulunmaması, yapılan bu tebliğatın ödeme emri niteliğinde olmayıp borç bildirim yazısından ibaret bulunması karşısında, davanın menfi tespit davası olarak kabul edilip esastan karara bağlanması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hata olup bozma nedenidir. 2-Anonim şirket niteliğindeki tüzel kişi işverenlerin üst düzey yönetici ve yetkililerinin kamu alacaklarından sorumluluğu 5510 sayılı Kanun’un geçici 7’nci maddesi uyarınca uygulama alanı bulan ve uyuşmazlığa konu dönemde yürürlükte bulunan mülga 506 sayılı Kanunun 80 ve 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35’inci maddelerinde...

          Kamu alacağına ilişkin olarak anılan madde kapsamında öngörülen menfi tespit davası dışında, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılmasına anılan kanun hükümleri cevaz vermemektedir. Zira, tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 15 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.04.2006 gün ve 2006/21- 198 Esas, 249 Karar sayılı Kararı). Ancak, 6183 sayılı Kanun'un 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır.( Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21- 623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.)...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 79. maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 09/12/2020 gün ve 2020/1238- 2020/4256 sayılı ilamıyla düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

            KARŞI OY Mülga 506 sayılı Kanun’un 80. maddesi uyarınca prim alacağının tahsili 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılmakta iken 01.12.1993 tarih ve 3817 sayılı Kanunun 1. maddesi ile yapılan değişiklik ile 6183 sayılı Kanun hükümlerine tabi kılınmıştır....

              Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı İdare vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Eldeki dava 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesi hükmüne göre açılmış olup, davacı haciz bildirisine süresinde itiraz etmemiş olup davanın açılmasına kendisi sebebiyet verdiğinden yargılama giderlerinin üzerinde bırakılması ve davacı lehine vekalet ücretinin hüküm altına alınmaması gerekir....

                Hukuk Dairesi'nin görevlerine ilişkin listenin 9. bendinde; "6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanundan doğan ve diğer Dairelerin görev alanına girmeyen her türlü davalara ilişkin hüküm ve kararlar," hakkındaki istinaf başvurusunu incelemekle görevli dairenin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 4. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu şeklinde belirlenmiştir. İstinaf başvurusuna konu davada ; "...Dava, 6831 sayılı yasanın 79. Maddesine dayalı olarak açılmış menfi tespit davasıdır....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 18.11.2009 Nosu : 733-756 Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, davacı bankada bulunan bir kısım mudi hesaplarının 5411 Sayılı Kanunun 62.maddesi gereğince zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davalı TMSF tarafından davacı hakkında 6183 Sayılı Yasa kapsamında başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve takibin iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın 5411 Sayılı Kanun çerçevesinde müvekkili tarafından gerçekleştirilen idari işlemden kaynaklandığından ve takibinde 6183 Sayılı Kanun çerçevesinde yapıldığından davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini belirterek görev itirazında bulunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu