Asliye Hukuk Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. İş Mahkemesince, davaya bakma görevinin 6183 sayılı Kanunun 79/4 maddesi uyarınca genel mahkemelere ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, açılan davada 5510 sayılı Kanunun 88/19 maddesi gereğince iş mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Öte yandan süresi içinde itiraz edilmeyen haciz ihbarnamesine karşı bir yıl içinde açılabilecek menfi tespit davasına iş mahkemesi değil genel mahkemeler görevli olduğu ve ödeme emrine konu pirim alacağı ile haciz ihbarnamesine konu prim alacağının farklı dönemlere ilişkin olduğu halde mahkemece menfi tespit davası yönünden davaya genel mahkemelerde bakılacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken bu davanın derdestlikten reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Yapılacak iş; menfi tespit davasının tefrikine karar verilerek ayrı esasa kaydedilip davaya bakmaya genel mahkemeler görevli olduğundan, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar vermek, ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın süresi içinde açıldığının kabulüyle işin esasına girilmek suretiyle çıkacak sonuca göre bir karar vermektir....
Maddesinde düzenlenenler hariç) 4-5464 sayılı Banka Kartları ve kredi kartları kanununundan, 5-6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununundan, 6-6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, --------------- hakkında kanundan, kaynaklanan ve Asliye Ticaret Mahkemelerinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamına gelecek işlere -------bulunması nedeniyle, bakmakla görevli mahkemenin----- görev alanına girdiği belirtilmekle; huzurdaki davada kullanılan ticari kredi kapsamında oluşan alacağın tahsili için başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine dair menfi tespit davası olduğu anlaşıldığından, bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkur mahkemelere gönderilmemesine, 15/12/2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmesine karar verilmiş olduğundan dosyanın esastan kapatılmasına karar...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Yargıtay 19’uncu Hukuk Dairesi’nin görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nda gösterilmiştir. Bu Kanun hükmü uyarınca, 19’uncu Hukuk Dairesinin görevleri, “Mahkemelerden verilmiş iflâs ve konkordatoya ilişkin hüküm ve kararları, İcra ve İflâs Kanununun 142,151,235’inci maddelerine ilişkin davalar ve şikâyetler sonunda verilen hüküm ve kararları, icra mahkemelerinden 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 99’uncu maddesine göre verilen ihalenin feshine dair kararları” incelemektir. İnceleme konusu, kredi sözleşmesindeki imzanın davacının eli ürünü olmadığı iddiasından kaynaklanan menfi tespit davası olup, davacının sıfatına, uyuşmazlığın niteliğine göre Dairemizin görevleri içerisinde bulunmamaktadır. Dosyanın açıklanan bu niteliğinden dolayı görevli olan Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir....
ve diğerleri aleyhine 24/03/2014 gününde verilen dilekçe ile 6183 sayılı Kanundan kaynaklanan istihkak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04/10/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 17/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, 6183 sayılı Kanundan kaynaklanan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen Geçici 14. madde gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görev sorunu giderilmek üzere dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 27.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Zira, tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.04.2006 gün ve 2006/21-198 Esas, 249 Karar sayılı Kararı). 6183 sayılı Kanun ile menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini” düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir....
Zira, tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Kanun'da, İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 26.04.2006 gün ve 2006/21-198 Esas, 249 Karar sayılı kararı). 6183 sayılı Kanun ile menfi tespit davasına, "Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini" düzenleyen 6183 sayılı Kanun'un 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 6183 Sayılı Yasa’dan kaynaklanan menfi tesbit istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne ilişkin karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davalı yanca davacıya gönderilen haciz bildirisinin davacıya tebliğine rağmen davacının 6183 Sayılı Yasa’nın 79/III. maddesinde öngörülen süre içerisinde itirazda bulunmadığı, bu itibarla da kendisine bildirilen borcun zimmetinde sayıldığı, davacının bu durumun aksini ispat için aynı Yasa’nın IV. fıkrası uyarınca menfi...
Davalı Hazine vekili; davalı kurum mükellefi davalı şirketin muhtelif dönemlerde tahakkuk eden vergilerini kanuni süresinde ödemediğinin tespiti üzerine 847.312,67 TL amme alacağının takip ve tahsili amacıyla, 6183 sayılı Kanun'un 55. maddesi hükmü gereği, ödeme emrinin düzenlenerek, muhtelif tarihlerde davalı şirkete tebliğ edildiğini, ancak buna karşılık hiçbir ödemede bulunulmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın kabulü ile; 6183 sayılı Kanunun 79. maddesi uyarınca davacı tarafa gönderilen haciz ihbarnameleri sebebiyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 79.maddesi gereğince açılmış menfi tespit istemine ilişkindir....