Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Başka bir anlatımla, 6183 sayılı Kanunda, 2004 sayılı Kanunun 72. maddesine koşut bir düzenleme bulunmadığı gibi, 6183 sayılı Kanunda menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi” başlıklı, 08.04.2006 günü yürürlüğe giren 5479 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değiştirilen 79. maddesinde “… Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna, borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. …” düzenlemesi ile yalnız üçüncü kişiler yönünden yer verilmiş, bu hak ve olanak, kamu alacağı borçluları için tanınmamıştır....

    Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu karar, Asliye Hukuk Mahkemesince karar bağlanmış 6183 sayılı Kanundan kaynaklanan tasarrufun iptali isteğine ilişkin olup, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin iş bölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü dava dosyasının Yargıtay 17. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verilidi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı kararı, 22 Ocak 2015 tarih 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde ve Yargıtay Kanununda değişiklik yapılmasına dair 6644 sayılı Kanun 29323 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanun uyarınca yapılan takiplerden (Sosyal Güvenlik Kuramunun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsiline ilişkin olarak) kaynaklanan tüm davalar (ödeme emrine itiraz, menfi tespit, haczin kaldırılması, haczedilemezlik), kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2020 NUMARASI : 2019/315 E- 2020/157 K DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) KARAR : Turgutlu 2....

        Başka bir anlatımla, 6183 sayılı Kanunda, 2004 sayılı Kanunun 72. maddesine koşut bir düzenleme bulunmadığı gibi, 6183 sayılı Kanunda menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi” başlıklı, 08.04.2006 günü yürürlüğe giren 5479 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değiştirilen 79. maddesinde “… Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna, borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. …” düzenlemesi ile yalnız üçüncü kişiler yönünden yer verilmiş, bu hak ve olanak, kamu alacağı borçluları için tanınmamıştır....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 6183 sayılı Yasanın 79/IV. maddesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-6183 sayılı Yasanın 79/III. maddesi uyarınca alacaklı kamu idaresi tarafından kendisine haciz bildirisi tebliğ edilen üçüncü kişi, aynı bentte gösterilen nedenlere dayanarak haciz bildirisinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı yasadan kaynaklanan menfi tespit davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 03/06/2020 gün ve 2020/948-2020/1527 karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’un 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddine ve aynı kanunun 442/3. ve 4421 sayılı Kanunun 2. ve 4/b-1. maddeleri gereğince takdiren 450,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine 24/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ticari ilişkiden kaynaklanan 01/07/2016 tarihinde kabul edilip 23/07/2016 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir. Bu düzenlemeye göre, dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir. Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın 6183 sayılı Yasa'nın 79/4. Maddesi uyarınca menfi tespit istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 17. Hukuk Dairesine aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 17....

                "İçtihat Metni" 01/07/2016 tarihinde kabul edilip 23/07/2016 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir. Bu düzenlemeye göre, dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir. Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın 6183 sayılı yasadan kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 17. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki Yargıtay 21. Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden dosyanın görevli Dairenin belirlenmesi için Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine 14/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  İş bölümüne ilişkin bu düzenlemede; prim alacaklarının 2918 sayılı Yasanın 98.maddesinden kaynaklanması halinde görevin Dairemize ait olacağı yönünde de özel bir tespit bulunmamaktadır. Her ne kadar iş bölümü düzenlemesinde Dairemizin görev alanına giren işler arasında "Özel Yasalardan Kaynaklanan (Maden Kanunu, Taş Ocakları Nizamnamesi, Milli Müdafaa Mükellefiyetlik Kanunu gibi) diğer hukuk dairelerinin görevi dışında kalan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar ile "6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanundan Doğan ve diğer Dairelerin görev alanına girmeyen her bir davalara ilişkin hüküm ve kararlar" bulunmakta ise de, sigorta ve ilişkilerinden kaynaklanan prim alacaklarına ilişkin davalar bakımından istinaf incelemesi yapma görevi açıkça az yukarıda açıklanan Dairelere verildiğinden görülmekte olan dava bakımından istinaf incelemesi görevinin Dairemize ait değildir....

                  UYAP Entegrasyonu