Taşınmazın aynına ilişkin ipoteğin fekki davasına HMK'nun 114/1-ç maddesi uyarınca kesin yetki kuralı niteliğindeki HMK'nun 12. maddesi gereği taşınmazın bulunduğu Ilgın Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) kesin yetkilidir. Öte yandan, ipoteğin fekki yanında ayrıca menfi tespit davası açılmış olması ipoteğin fekki davasında dava şartı niteliğindeki kesin yetki kuralını ortadan kaldırmayacaktır. Menfi tespit davası ile ipoteğin fekki istemi borcun bulunmadığı hukuki sebebine dayalı olduğundan delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinden tefrik de usul ekonomisine aykırı olacaktır....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 08.05.2014 tarihli, 2013/256 E, 20147101 K.sayılı ilamıyla davacının ipoteğin fekki ile menfi tespit talebinde bulunduğu, ipoteğin fekki talebinde taşınmazın bulunduğu Ünye mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmesi üzerine hüküm davalı vekilince temyiz edilmiş, dairemizin 18.11.2015 tarihli, 2015/7981 E., 2015/15042 K. Sayılı ilamıyla mahkemenin yetkili olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. 2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı tarafın defterlerine göre dava dışı... adlı kişinin davalıya borcu olduğu, davacının bu kişiye bayiliğini devir ettiğine dair delil olmadığı, bu nedenle davacının ipoteğin kaldırılmasını istemekte haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, bankadan kullanılan kredinin teminatı olarak tesis edilen ipoteğin, kredi borcunun ödendiğine dair menfi tespit iddiasıyla fekki istemine ilişkin olup uyuşmazlığın çözümünde bankacılık hukuku ilkeleri de gözetileceğinden, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 19.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 19.01.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki-menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, kredi borcunun ödenmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının, dava dışı ...'e olan kefaleti nedeniyle borcunun bulunduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacının dava dışı ...'...
Dava, genel kredi sözleşmesinin teminatını teşkil etmek üzere tesis edilen ipoteğin hukuken geçersiz kurulduğu ve yolsuz tescil olması nedeniyle ipotekten dolayı borçlu olmadığının tespiti (menfi tespit), ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Bu görevlendirmenin Yargıtay iş bölümüne paralel olarak yapılmış, dairemizin Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin baktığı bir kısım işlere bakmakla görevlendirilmiş, ipoteklere ilişkin görev düzenlemesinin Yargıtay 14. Hukuk Dairesi iş bölümü ile birebir aynı olup Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nde genel kredi sözleşmesine dayalı ipoteğin fekki istemine ilişkin davaların Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu yönünde kararları bulunmaktadır. Davacının ipotek akdinin tarafı olup olmamasının da bu anlamda bir önemi yoktur. Zira ipotek sınırlı bir ayni hak olup malikin değil taşınmazın borcudur. Nitekim taşınmazı devreden malikin bu yönde açacağı davalar da uygulamada aktif husumet yokluğundan reddedilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin ...İli Merkez İlçesi...Mah. 302 ada, 16 parselde kayıtlı bulunan taşınmazı üzerine bankadan çektiği kredi mukabilinde ... Bankası tarafından 35.000,00 TL meblağlı ipotek tesis ettirildiğini, müvekkilinin ... Bankası'na tüm borcunu ödediğini ve bankaya borcunu ödemiş olması nedeniyle ipoteğin fekki hususunda müracat ettiğini, ipoteğin fekki için ...Tapu Sicil Müdürlüğü'ne talimat verildiğini, talimatın işleme alındığını, ancak... 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, borçlu olunmadığının tespiti ve ipoteğin fekki ilişkindir.Taşınmaz aynına ilişkin davalarda kesin yetki mevcuttur.HMK.MADDE 12- (1) Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.İİK /72. düzenlemesi takipten önce ve takipten sonra açılacak menfi tespit ve istirdat davaları ile ilgili düzenlemeler getirirken 72/son maddesi takipten sonraki davalarda yetki düzenlemesi getirirken yasal düzenlemede “açılabilir” şeklinde ifade kullanarak kesin yetki olmayan davalarda seçenek yetkili mahkemeleri düzenlenmiştir.İİK72/son “Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazımgelmediğini ispata mecburdur.”...
Bu hukuki açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde: Davacının iş bu davadaki talebi, menfi tespit ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir. TTK'nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Davanın konusu (müddeabih), dava dilekçesindeki talep sonucuna, yani neticei talebe göre belirlenir. Neticei talebin bir para alacağının tahsili veya tazminat olduğu durumlarda, arabulucuya başvuru yapılmış olması dava şartıdır. Menfi tespit davaları ve buna bağlı olarak ipoteğin fekki talebi bu kapsamda değerlendirilemez. Çünkü, menfi tespit davalarında, bir miktar alacağın tahsili talebi yoktur. Yani, ticari dava niteliğindeki menfi tespit davalarının açılabilmesi için arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesinin karar gerekçesi bu nedenle usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.06.2006 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki, borçlu olmadığının tespiti, icra takibinin iptali ve icra inkar tazminatı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, ancak inkar tazminatına yönelik talebin reddine dair verilen 28.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 12.04.2005 günlü ipoteğe dayalı menfi tespit, ipoteğin kaldırılması, icra takibinin iptali ve inkar tazminatı ödetilmesi istemlerine ilişkindir. Davalı davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı; dava dışı şirketin davalı bankadan alacağı krediye teminat olmak üzere taşınmazı üzerinde ipotek tesis ettirdiğini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalı alacağı olan 94.000 TL'yi 2007 yılı içinde ödediğini, davalı bankanın dava dışı şirkete verdiği çeklere karşılık 537.63- TL miktarlı takip başlattığını belirterek takibin kaldırılmasına, ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir....