WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, dava dışı ... ile evli oldukları sırada ... ilçesi, Işık mah. 98 parsel sayılı taşınmazın davalı bankadan kullanılan konut kredisi ile satın alındığını, kullanılan konut kredisi karşılığında davalı banka lehine borçlu ... adına 07.12.2009 tarih ve 27150 yevmiye numaralı ipoteğin tesis edildiğini, ödemenin devam ettiği sırada tarafların boşandıklarını, taşınmazın yarı hisse borcunun faiz ve cezalarla birlikte 122.646,99 TL'sinin ... adına bankaya yatırıldığını, ...'...

    İş Bankası Eşrefpaşa Şubesindeki hesabına gönderildiği, davalının parayı çekerek menfaat temin ettiği, savcılık soruşturması sırasında 02/01/2012 tarihli T3 imzası bulunan konut kredisi başvuru formundaki imzanın T3 eli ürünü olduğunun, konut kredisi sözleşmesinde T3 adı altına atılan imzaların T3 eli ürünü olmadığının, bu imzaların Dilek Çimen, Mehmet Anıt, Özhan Memiş, Mustafa Evci ve Muhterem Yakar'ın da eli ürünü olmadığının, 06/12/2012 tarihli ipotek belgesindeki Nilüfer Tapu Müdürlüğündeki 3755 ada, 5 parsel üzerindeki mührün, konut kredisi sözleşmesindeki 02/01/2012 tarihli ipotek kaydı üzerindeki mührün Nilüfer Tapu Müdürlüğüne ait olmadığının, mührün sahte olarak düzenlenmiş olduğunun, ipotek belgesindeki ve tapu senedindeki imzaların Özhan Memiş eli ürünü olduğunun tespit edildiği, OYAK Konut Kredisi Yönetmeliğinin 26. maddesi "aşağıda belirtilen durumlarda herhangi bir ihtar ve ihbara gerek duyulmaksızın konut kredisinden yararlanan üyenin sözleşmesi fesih edilir....

    Bankaya karşı açılan menfi tespit davası yönünden; bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere dava konusu kredi nedeniyle kalan borç bakiyesi 26.144,06 TL'dir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 07.12.2009 Nosu : 17-760 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı ... arasında akdedilen Konut Kredisi Sözleşmesi’nde davalının kefil olarak yer aldığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine aleyhine girişilen takibe davalının itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek itirazın iptali, takibin devamı ve % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kredi sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını bildirerek davanın reddini savunmuş ve % 40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir....

      Mahkemece, menfi tespit ve istirdat isteminin reddine karar verilmiştir. Davalı banka ile davacıların murisi ... arasında imzalanan konut kredisi sözleşmesinin sigorta teminatı başlıklı 12.1.maddesinde ''...taraflar isteğe bağlı sigortaların yaptırılması hususunda mutabakata varmış olup...borçlu açılacak kredi sebebiyle......

        Davalı vekili, davalı bankanın ilgili mevzuata göre faaliyet gösteren bir finans kuruluşu olduğunu, bir sigorta şirketi olmadığını, davacıların murisinin, müvekkil bankadan konut kredisi kullandığını, kredi çekilirken de müşteriyle mutabakat metni içeren tüketici konut kredisi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme uyarınca sözleşmede yer almayan hiçbir kesinti yapılmamasına rağmen davacıların, konut kredisine bağlı olarak mevcut olmayan hayat poliçesi teminatının -vefat tazminatının iadesini talep ettiğini, hayat sigortası poliçesine bağlı olarak talep edilebilecek vefat tazminatının sigorta firmasından talep edileceğinden müvekkil bankaya haksız surette yöneltilen davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, müvekkiline ait olmayan bir yükümlülüğün varmış gibi davaya konu edilmesinin hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, müvekkil bankanın, konut kredisi verirken davacıların murisine hayat sigortası poliçesi yaptırması gibi bir yasal zorunluluğun bulunmadığını, konut kredisi kullanan...

        Davalı vekili cevabında, takip dayanağı kredinin konut kredisi olup, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğunu, davacının SS.Özaslım Kent Konut Yapı Kooparatifi üyesi olarak T.C Başbakanlık Toplu Konut İdaresi kaynaklı kredi kullandığını, müvekkili bankanın bu kredinin kullandırılmasına aracılık ettiğini, davacının kooperatif üyesi olması nedeni ile kredi yükümlüsü olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın, davacının konut kredisi nedeni ile davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, konut kredisine ilişkin düzenlemelerin 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasada yer almakta ve aynı Yasa’nın 23.maddesi uyarınca anılan yasadan kaynaklanan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği, görevin kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Mahkmemece, davaya konu uyuşmazlığa ilişkin olarak 4077 sayılı yasanının 3. maddesinde 4822 sayılı konunla yapılan değişiklik ile konut kavramı mal kavramına dahil edilmekle konut kredisi 10. maddesinde düzenlenen tüketici kredisi kapsamına alınmış olup bu durumda aynı yasanın 23/1 maddesi hükmü karşısında davaya bakmanın mahkemenin görevi dahilinde olmadığı, Tüketici Mahkemelerinin görevi olduğu gerekçesiyle görev yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 20.6.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            T6 vekili istinaf dilekçesinde özetle; muris Erdoğan Sayar’ın konut kredisi kullanımı için müvekkili bankadan 15.08.2014 tarihli sözleşmeyle 71.000TL konut kredisi kullandığını, 25.12.2014 tarihinde murisin talebiyle hayat sigortasının iptal edilerek aynı gün poliçe bedelinin murisin hesabına iade edildiğini, bu iadeden sonra hiçbir şekilde murisin müvekkili bankaya başvurmadığını, iptal edilen poliçeyi yenilemek için vefat tarihi olan 16.01.2016 tarihine kadar başvurusunun olmadığını, bu nedenle murisin de kusurlu olduğunu, sigorta nedeniyle poliçe bedelini iade edilmiş olmasına rağmen sigortalının sigortayı takip etmemesinin Yargıtay içtihatları doğrultusunda birlikte kusurlu olduklarının kabulü gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

            nin gösterildiği, belirtilen tespitler ve değerlendirmeler sonucunda, davalı satıcı ile diğer davalı banka arasında ilişkinin bulunduğu, davacıların davalı satıcından konut aldıkları ve davalılar arasındaki ilişki nedeniyle davacıların davalı satıcıdan aldıkları konut ile ilgili olarak diğer davalı bankadan konut kredisi kullandıkları, davacıların davalı satıcı ile yapmış oldukları konut satış sözleşmesi ile davacıların davalı banka ile yapmış oldukları konut kredisi sözleşmesinin birlik oluşturduğu, davalı satıcı ile kredi veren davalı banka arasında bir iş birliğinin bulunduğu, bu kapsamda davalı bankanın davacı T1'na kullandırmış olduğu 172.000.-TL tutarındaki konut kredisinin 6502 yasanın 35.Maddesi hükmüne göre bağlı kredi niteliği taşıdığı anlaşıldığından, davalının tüm istinaflarının reddi gerekmiştir....

            UYAP Entegrasyonu