Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit - istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın süresinde açılmadığından bahisle reddine karar verilmesi üzerine karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 72/7 maddesinde takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahsın, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebileceği düzenlemesi yer almaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT - İSTİRDAT -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 12. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 12. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin feshi-Menfi tespit-İstirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin feshi, menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 18/12/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki menfi tespit/istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın menfi tespit talebi yönünden kabulüne, istirdat talebi yönünden dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I İlgisi nedeniyle, ...Vergi Mahkemesinin ... sayılı dava dosyasının, dosya içerisine konularak temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......

          Esas ... sayılı ilamında da belirtildiği üzere; İİK'nın 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edileceği gibi bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına dahi gerek olmadığı, borcun ödenmiş olduğunu öğrenen mahkemenin yukarıda yazılı yasa hükmü gereğince davaya kendiliğinden istirdat davası olarak devam etmesi gerektiği belirtilmiştir .Yine anılan kararda borçlunun İİK'nın 72. maddesinin 6. fıkrasına göre menfi tespit davasından dönüşen istirdat davasının kabulü kararının faiz, tazminat ve yargılama giderlerine ilişkin bölümü için ilâmlı icra yoluna başvurulabileceği fakat, bunun için de, istirdat davasının kabulü kararının kesinleşmesi gerektiği...

            Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2018/8- 55 Esas 2020/130 sayılı ilamında da belirtildiği üzere; İİK'nın 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edileceği gibi bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına dahi gerek olmadığı, borcun ödenmiş olduğunu öğrenen mahkemenin yukarıda yazılı yasa hükmü gereğince davaya kendiliğinden istirdat davası olarak devam etmesi gerektiği belirtilmiştir .Yine anılan kararda borçlunun İİK'nın 72. maddesinin 6. fıkrasına göre menfi tespit davasından dönüşen istirdat davasının kabulü kararının faiz, tazminat ve yargılama giderlerine ilişkin bölümü için ilâmlı icra yoluna başvurulabileceği fakat, bunun için de, istirdat...

            Bu halde; bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkilimin eldeki takip dolayısıyla borçlu olmadığına, fazladan ödenen 1.078,00 TL'nin davalı yandan tahsili ile müvekkilime iadesine karar verilmesini talep ederiz." şeklinde istirdat talebinde bulunduğu, kaldı ki İİK'nun 72/6. maddesi gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında, dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edileceği ve bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına gerek olmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan Adalet Bakanlığı’nın bu yöne ilişen kanun yararına temyiz talebinin reddi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma talebinin reddine, dava dosyasının mahalline iade edilmek üzere Adalet Bakanlığına gönderilmesine, 07.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

              Bu durumda yukarıda anılan kanun hükmü gereğince menfi tespit davası devam ederken takip konusu borcun icra tehdidi altında ödenmesi halinde menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü gözetilerek işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde davanın reddinde isabet görülmemiştir." denilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde,davalı ..., Şerafettin Özbek ve ... tarafından bono düzenlendiği ve bononun teminat altına aldığı kredinin ... tarafından ödendiği, bononun banka tarafından davalı ... Akyürek'e verildiği, davalı ...'in, diğer davalı ...'...

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacının keşidecisi olduğu hamiline düzenlenen 25.10.2007 tanzim tarihli 3.543.00 TL.'lik çeke istinaden davalı tarafından, davacı hakkında 12.11.2007 tarihinde icra takibi yapılmış, davacı 08.02.2008 tarihinde menfi tespit ve istirdat davası açma hakkını saklı tutarak borcu ödemiş, aynı tarihde de iş bu menfi tespit davası açılmıştır. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, davacının çekle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  Mahkemece, menfi tespit davası sırasında paranın icra dairesine ödenildiği bildirilmemiş böylece davaya istirdat davası olarak bakılamamış ise daha sonra açılacak istirdat davasında bir yıllık hakdüşürücü süre menfi tespit davasının kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlayacağı, somut olayda, davalıya ödemenin 14.5.2004 tarihinde yapıldığı, menfi tespit davasının kararının 08.01.2010 tarihinde kesinleştiği, davaya konu icra takibinin başlatıldığı tarih ile menfi tespit davasının kesinleştiği tarih arasında 1 yılı aşkın süre geçtiğinden davanın hakdüşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 17.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu