Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, bilirkişi raporuna göre, davalıya 65.033,81 TL fazla ödeme yapıldığı, karşılıksız kaldığı belirtilen senetlerin ödemeler hesabına dahil edilmiş olması nedeniyle senetlere ilişkin talebin reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 65.033,81 TL' nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline, davaya konu senetlere ilişkin menfi tespit isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, toplamı 57.000 TL olan iki senetten dolayı menfi tespit istemi ile birlikte 64.838,00 TL yönünden istirdat talebinde bulunmuştur. Hal böyle olunca, mahkemece talep aşımına sebebiyet verecek şekilde ''65.033,81 TL nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline'' karar verilmiş olması HMK'nın 26/1. maddesindeki taleple bağlılık ilkesine aykırılık teşkil ettiğinden hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi2011/387 E.2011/439 K. sayılı dosyasında menfi tespit taleplerinin kabul edilerek, bu borçlardan sorumlu olmadıklarının tespitine karar verildiğini, esasen menfi tespit davası sırasında borcun ödenmiş olması nedeni ile davaya istirdat davası olarak devam edilmesi gerekirken, menfi tespit davası olarak devam edildiğini ve davalı şirkete borçlu olunmadığı yönünde tespit hükmü kurulduğunu, sonuçta davalı şirket tarafından haksız tahsil edilen bedellerin iade edilmediğini ve bu suretle davalının sebepsiz zenginleştiğini belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere şimdilik 34.150,00 TL'nin 10/04/2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını ve davacının bu davayı açmakta iyiniyetli olmadığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir....

      GEREKÇE VE KANAAT Dava İİK 72.md. gereğince takipten sonra açılan menfi tespit davasıdır. Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından, Bursa 12. İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takipten dolayı borçlu olunmadığının tespiti talepli iş bu dava açılmıştır. Davalı ... vekilince süresinde ibraz edilen cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunulmuştur. Menfi tespit ve istirdat davalarında yetkili mahkeme İİK 72/son maddesinde özel olarak düzenlenmiştir. Hükme göre, menfi tespit ve istirdat davaları takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davaya konu takip Bursa 12. İcra Müdürlüğünün .... Esas sayılı takibidir. Davalının yerleşim yeri de Bursa'dır. Davacı davasını yetkili mahkemede açmamıştır. Davalıda süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunmuştur. Belirtilen nedenlerle yetkisizlik kararı vermek ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

        DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-İstirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, Dairemizin 17/04/2014 gün ve 2013/13715-2014/5218 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmesi üzerine bu defa davalı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 5219 sayılı Kanunla değişen, 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesinin III.fıkrasının 1 numaralı bendinde, miktar veya değeri 6 milyar TL (6 Bin TL)'den az olan davalara ait hükümlerin onanması veya bozulmasına ilişkin kararların düzeltilmesinin istenemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Parasal sınırlar 21.7.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 5236 Sayılı Kanunun 19.maddesi ile eklenen Ek 4.madde uyarınca da parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığı’nca tespit edilen yeniden değerleme oranında arttırılacağı öngörülmüştür....

          Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporana göre, takibe konu senetlerdeki keşideci imzasının davacının eli ürünü olmadığının tespit edildiği, davacı tarafından yapılan ödemelerin yargılama sırasında iade edildiği gerekçesiyle, davanın menfi tespit talebi yönünden kabulüne, bono nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, istirdat talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 06/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasında .... 2. Asliye Hukuk ile .... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taraflar arasındaki kira sözleşmesi ve kat mülkiyetinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Sulh hukuk mahkemesi tarafından ise, dava değerine göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'na göre alacak ve menfi tespit davalarında görev dava değerine göre belirlenir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasında .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ile .... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, uyuşmazlığın taraflar arasındaki kira sözleşmesi ve kat mülkiyetinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Sulh hukuk mahkemesi tarafından ise, dava değerine göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'na göre alacak ve menfi tespit davalarında görev dava değerine göre belirlenir....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-İİK nun 72/6. maddesi uyarınca; “ Borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.”...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Denizli Asliye Ticaret Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin 20.10.2016 tarihli ve 2016/1093 Esas, 2016/760 Karar sayılı direnme kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Hukuk Genel Kurulunun 09.11.2021 tarihli ve 2017/(19)11-1662 Esas, 2021/1357 Karar sayılı ilâmı ile karar bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece karar verilmiş ve dosya tekrar Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hukuk Genel Kurulunca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda gereği düşünüldü: Dava menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece verilen direnme kararı, Hukuk Genel Kurulunun yukarıda esas ve karar numarası belirtilen kararı ile bozulmuş; mahkemece yeni bir karar verilmiştir....

                    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/1094 esas sayılı kararı dayanak yapılarak müvekkili aleyhine Bursa 3.İcra Müdürlüğünün 2020/4223 esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, dayanak ilamın konusunun menfi tespit olduğunu, yargılamasının devam ettiğini, istinaf aşamasında bulunduğunu, davalı tarafın ilam kesinleşmeden takip başlattığını, menfi tespit-istirdat davalarına ilişkin kararlar kesinleşmeden icraya konulamayacağını belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Bursa 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/1094 esas sayılı dosyasının doğrudan ve sadece istirdat davası olduğunu, bu nedenle istirdat davası olan dosyalarda kararın kesinleşmesinin gerekmediğini beyan ederek davanın reddine ve davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu