Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda açıklandığı üzere menfi tesbit davalarında kanunda belirlenen şartların bulunmadığı anlaşılmaktadır. Kanun koyucu menfi tesbit davalarını zorunlu aracbuluculuğa tabi tutmak isteseydi bunu açık şekilde ifade ederdi. Yukarıda açıklandığı üzere yorum yoluyla menfi tesbit davalarını İİK 5/A maddesi kapsamına almak mümkün bulunmamaktadır. Tüm bu gerekçeler ışığında menfi tesbit davalarında dava açılmadan önce arabulucuya başvurmanın dava şartı olmadığının sonucuna varılmalıdır. Somut olayda davacı tarafı olmadığı bir sözleşmenin feshi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tesbitini talep etmiş yani menfi tesbit davası açmıştır. İlk derece mahkemesi menfi tesbit davalarında arabulucuya başvurunun dava şartı olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar vermiş, kararın istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesine başvuruyu esastan reddetmiştir....

    No: ... ) DAVA : İİK 'nun 89. Maddesi Kapsamında 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 15/11/2018 KARAR TARİHİ : 07/09/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan İİK 'nun 89. Maddesi Kapsamında 3....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. ---- sayılı dosyası ---- sisteminden celp edilmiştir. ---- yazıları dosya içerisinde mübrezdir....

        Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı, icra takibine konu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesince, "kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibine konu edilen bonodan kaynaklanan ve bu nedenle ticari nitelikte bulunan davada asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, "uyuşmazlığın İİK 89. madde kapsamında gönderilen haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde cevap verilmemesi üzerine açılan menfi tespit davası olduğu ve kambiyo senedinden doğmadığı" gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir....

          SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava şartı arabuluculuk başvurusu yapılmadan açılan davanın, dava şartı yokluğundan reddine, Dava şartı hak düşürücü sürenin dolmasından sonra açılan davanın, dava şartı yokluğundan reddine, Neticeten haklı ve yerinde olmayan, yasal koşulları bulunmayan davanın reddine, İİK 89/3 maddesi uyarınca, Davacının %20'den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, Yargılama gideri ve vekalet ücretinin Davacıya yükletilmesine karar verilmesini vekaleten talep etmiştir. DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava, 3.kişi tarafından İİK 89/3.maddesine göre açılan menfi tespit davasıdır. --------- Esas sayılı takip dosyaları celp edildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/05/2014 gününde verilen dilekçe ile İİK m. 89/3'ten kaynaklanan menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 06/10/2021 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü K A R A R Hükmüne uyulan Dairemizin 19/02/2020 tarihli 2019/3346 esas ve 2020/719 karar sayılı ilamında “davacı tarafından kendisi ile dava dışı borçlu arasında alacak ilişkisi bulunup bulunmadığına dair yemin deliline dayanılarak davalının bu hususta yemin etmesinin istenildiği, davacının yemin teklifinin davalının kendisinden kaynaklanan vakıalara ilişkin olmadığı gibi davalının bu hususu bilebilecek...

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/136 Esas KARAR NO: 2022/199 DAVA: Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 23/02/2022 KARAR TARİHİ : 24/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı ile hiçbir hizmet ilişkisi olmaması nedeniyle ---- sayılı icra takibinde dosyaya ödenecek paraların İİK 72/3 maddesi gereği mahkememizce belirlenecek teminat karşılığı alacaklıya ödenmesinin dava sonuna kadar tedbiren durdurulmasına, ----dosyası dayanağı faturalar yönünden müvekkilin davalıya borçlu olmadığının tespitine, evvelce ve yargılama sürecinde müvekkilden tahsil edilen paraların istirdatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE: Talep; Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir....

                Esas numaralı dosyası ile görülmekte olan Menfi Tespit davasında da tarafların ve dava konusu borcun ortak olması sebebiyle HMK m.166 uyarınca iş bu davaları ile söz konusu menfi tespit davasının birleştirilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, ilgili dosyada da davalının kaçak elektrik kullandığı tespit edildiğini, taraflar arasındaki ilişkinin kaçak elektrik kullanımından doğması sebebiyle taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6502 sayılı Kanun kapsamında olamdığını, davanın "haksız fiil" hükümlerine göre Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğini, kaçak elektrik kullanımı eyleminin niteliği itibariyle "haksız fiil" teşkil etmesi ve haksız fiilden doğan davalarda "zarar görenin yerleşim yeri" icra daireleri ve mahkemelerinin de yetkisinin bulunması dolayısıyla zarar gören müvekkili şirketin yerleşim yerinin tabi olduğu İstanbul Adliyesinin icra daireleri ve mahkemeleri de İİK 50. maddesinin atfı ile HMK'nın 16. maddesi gereği yetkili olduğunu, müvekkili şirket görevlileri...

                  Davacı istinaf dilekçesinde özetle; kararın hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, kararın sonuç kısmında davacı vekilinin yüzüne davalının yokluğunda ibaresi olduğunu oysa ki bu davada vekili bulunmadığını, yerel mahkemece her ne kadar dava konusunun abonelik sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davası olduğunu ve TKHK 73/A-1 hükmünde geçen istisnalardan olmadığını ve bu nedenle ara bulucuya başvurmanın zorunlu olduğu belirtilse de menfi tespit davaları için arabulucuya başvurmasının zorunlu olmadığını doktrin ve Yargıtay içtihatları ile sabit olduğunu, menfi tespit davalarının niteliği itibariyle bir alacak veya tazminat davası değil tespit davasının bir türü olduğunu, menfi tespit davalarının karşı tarafın parasal bir edime mahkum edilmesi şeklinde bir hüküm içermediğinden arabuluculuk Kanunu md. 18/A'nın açık lafzı karşısında hüküm yorum yoluyla genişletilmesinin mümkün olmadığını, ilgili maddenin hukuki temeli dava konusunun karşı tarafı bir edime mahkum etme çabası içinde olduğunu,...

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 27/07/2022 NUMARASI: 2017/9 Esas DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/12/2022 İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin 27/07/2022 tarihli ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü....

                    UYAP Entegrasyonu